Kazanmak kaderi olmalı

Haberin Devamı ›
Büyük kulüplerden gelen oyuncular, yüksek moral içindeler. Aynı şekilde form durumları da zirveye yakın. Andorra da olsa alınan galibiyet çok şeyin üstünü örtmüş durumda. Kampyapılan otelde oyuncuların yemeğe girişine şahit olduk. Gerçekten 'kolej' havası mevcut. Hastalığı atlatan Egemen ile iki gündür idmanlara başlayan Hamit'in az da olsa sıkıntıları mevcut. Macaristan ile Budapeşte'de oynadığımız maç hala hafızalarda. Öne geçip farklı kaybetmiştik. Rakibin sistemi, oyun planı aynı. Normal şartlar altında bize diş geçirecek bir ekip asla değiller. Kadıköy'de kazanmak öyle zor olmayacak gibi duruyor. Kamptaki tüm oyuncuları ilk kez bu kadar rahat, kendinden emin ve galibiyete inanmış olarak gördük. Bu mutlaka sahaya da yansıyacaktır. Bu gece teknik ekibin üstüne düşen fazla iş yok! Önce görev alan futbolcular, ardından da, tribünlerin etkinliği belirleyici güç olacaklar. Avcı, Gökhan Zan'ı, rakibin yüksek toplardaki etkinliği ve hakimiyeti için kadroya dahil etti ki, normal! Asıl anormal olan ise Oğuzhan'ın olmayışı. Emre'nin yokluğunda; Nuri değil, ilk on bir de Oğuzhan olsa daha verimli olurdu. Teknik ekibin başında tatlı sıkıntı var.Kadro kurmakta güçlük çekiliyor. Kalede başlayan rekabet, fovet hattına kadar sürüyor. Avcı bir sürpriz isim olabilir tüyosu verse de, iskelet bozulmayacak. Milliler bu gece kazanması halinde finallere gitme şansını kalan maçlarda kendi elleri ile belirleyecek. O yüzden işi şansabırakmadan Macaristan'ı yenip eylül ayına bakmalı. Galibiyet serisi şans değil, bir anlamda kaderi olmalı.