Futbol ekolümüz kimin umurunda?
Haberin Devamı ›
Çarpık futbol coğrafyamızda maalesef istikrara yer yok, bunu bir kez daha anladık. Türkiye’de hocalar camialar tarafından müthiş bir baskıya maruz kalınca suçu sahiplenip istifayı seçiyorlar. İyi de yanlış politikalarla kulüpleri kıpırdayamaz hale getiren yönetimlerin hiç mi suçu yok? Hocalar gidince tüm dertler bitiyor mu? Neyse bunlar derin mevzu, biz asıl konumuza dönelim.
Türkiye’de futbolun temel direği ve geleceği Futbol Gelişim Merkezi’dir. Bunun başında da tüm futbol kamuoyunun beceri ve yeterliliğine inandığı bir direktör olur. Tolunay Kafkas da gelecek vaad eden, yetenekli bir antrenör olarak hem Futbol Gelişim Merkezi’nin patronu hem de Ümit Milli Takım’ın teknik direktörü idi. Yani Türk futbolunun tüm alt yapı faaliyetlerinin başındaki adamdı. 2016 Avrupa Şampiyonası’nda A Milli Futbol Takımımız’ın kadrosunu yetiştirmekle görevliydi, Türk futbolunun damarına kan pompalayan kalbi yönetiyordu.
Trabzon’dan gelen teklifle aynı gün koltuğu bırakıp gitti, ardına bile bakmadan. Tıpkı Ersun Yanal gibi, Ünal Karaman gibi. Peki şimdi ne olacak onca proje? Abdullah Avcı’nın omuzlarına bir yük daha mı konacak?
Demek ki her antrenörün gönlünde yatan aslan, büyük bir kulübü çalıştırmakmış. Türk futbolunun geleceği ve alt yapı şeması kimsenin umurunda değilmiş. Oysa ki bu kez çok umutlanmıştık, alt yapılarımız sağlam ellerde diye rahat nefes almıştık.
Bildiğim kadarıyla Türkiye Futbol Federasyonu bu koltukta oturan antrenörlere her imkanı sunuyor. Ama nedense büyük kulüplerin reytingi bizim hocaların aklını çelmeye yetiyor.
Antrenörleri; yarışmacı ve eğitici diye ikiye ayırmak gerek. Demek ki bundan sonra Futbol Gelişim Direktörlüğü koltuğuna oturacak hocanın hırslarını bastırmış, yarışmacı kimliğini törpülemiş olması gerekiyor. Mesela Şenol Güneş. Bu iş için biçilmiş kaftan. Futbol için fikir üreten gerçek bir entelektüeldir Şenol hoca. Birikimlerini tüm genç fidanlara aktarsın, camiaların kör dövüşlerine kurban edilmeden.
2004 yılından beri Ümit Milli Takım’ın başına tam 7 farklı antrenörün geçtiğini biliyor musunuz? Şimdi 8. gelecek. Raşit Çetiner’in yıllarca üçlü savunma oynattığı Ümit Milli Takım, Reha Kapsal’la 4’lü savunmaya geçtiğinde ciddi bir kimlik değişimi yaşamıştı futbolumuz. Peki ya sonra? Neden bir adım öteye gidemedik?
Bu da yetmezmiş gibi son 7-8 yılda Futbol Gelişim Merkezi’nin bırakın direktörünü, ismi bile defalarca değiştikten sonra, ‘Neden bir futbol ekolümüz yok?’ diye sorma hakkımız olur mu?
Sonra oturup koltuklarımızdan, ‘Neden jenerasyon değişimini yapamıyoruz?’ diye komik sorular sormayalım. İşte bu yüzden yapamıyoruz.