Arama

Popüler aramalar

Futboldan fazlası gerek

Haberin Devamı

Fatih Terim’in göreve geldiği günden bu yana ülke olarak milli farkındalığımızın arttığını söylemek yanlış olmaz. 2 ay önce Brezilya 2014 için şansımız yüzde 5’lerdeyken bugün yüzde 75. Belki de daha fazlası.

Hollanda’yı yenmek o kadar kolay olmayacaktır buna şüphe yok, kazanmamız için futboldan fazlasına ihtiyacımız var. Hele hele Macaristan’ı 8-1 yenerek gelen bir Hollanda’yı yenmek hiç kolay olmayacak. Ama yenmek zorundayız. Bu zorunluluk önemli. Zira bizim motivasyon kaynağımız, bu zorunluluk. Millet olarak kaostan büyük bir sinerji yaratmayı iyi beceririz.
Bizim bu gece kullanacağımız argüman ile Hollanda’nın ki çok farklı.

Biz kaybedersek Brezilya treni kaçıyor ama Hollanda kazansa bile FIFA Dünya klasmanında 6. Belçika ve 7. Uruguay’ın önüne geçmesi çok kolay değil. En azından sadece kendine bağlı bir durum değil. Çünkü FIFA her ay milli takımların performanslarına göre bir sıralama oluşturuyor. Ekim ayı değerlendirmesi 17 Ekim’de yapılacak. Eylül sıralamasında İspanya 1., Belçika 6, Uruguay 7, Hollanda 9. sırada. Brezilya ev sahibi olduğu için Dünya Kupası finallerinde seri başı sayılacak. Hollanda’nın 1. torbada yer alabilmesi için ilk 7’nin içine kendini atması gerekiyor. Belçika Galler ile oynuyor, Uruguay ise Güney Amerika Elemeleri’nde lider Arjantin’le.

Euro 2012’yi hatırlamamak için

Hollanda Euro 2012’de seri başı olamadığı için Almanya, Portekiz ve Danimarka’yla aynı gruba düşmüş, ilk turda evinin yolunu tutmuştu. Bernt van Marwijk ile sütten ağızları yandığı için şimdi Van Gaal ile işi çok sıkı tutuyorlar. Macaristan’ı parçalamalarının sebebi buydu, bize karşı da aynı motivasyonla oynayacaklarına şüphe yok. Yani kamuoyundaki ‘rahat’ algının aksine bir durum var.

Selçuk’un Sneijder ile imtihanı

Gelelim Türkiye’ye. Biz var olma savaşı vereceğiz bu gece. 4-3-3 oynayan Van Gaal’e karşı Fatih Terim üç maçtır bozmadığı 4-4-2’sini Umut ile Burak bu kadar formdayken yine sahneye koyar. Maçın en kritik adamı ise Selçuk olur. Avcı döneminde kendini itilmiş hisseden Selçuk’un Terim’le birlikte Milli Takım’daki yükselişi gözlerden kaçmamıştır. Selçuk’un Burak ile Trabzonspor dönemindeki uyumu yakalamasına ihtiyacımız var.

Van Gaal, Macaristan karşısında orta sahada Milanlı de Jong ile Romalı Strootman’ı kullanarak İtalyan Ligi sertliğini tercih etti. Önlerine de van der Vaart’i koyarak orta sahayı ters ‘V’ye çevirdi. Ama bize karşı, Nigel de Jong sarı kart cezalısı olduğundan van Gaal, Sneijder ile ‘V’ dizilimli orta sahayı tercih edecek. (Clasie-Strootman-Sneijder)Bu durumda da Selçuk’a büyük bir hesaplaşma fırsatı doğacak. Galatasaray’a ilk geldiği sezon 13 gol, 15 asistle şampiyonluğun baş aktörüyken Sneijder’le gözden düşen Selçuk’un bu gece Hollandalı meslektaşına birşeyler ispatlaması gerekecek. Her frikikte topun başında Hollandalıyla savaş vermeyecek, kendisi atacak. Atsın ki, Mancini’ye de birşeyler ispatlasın.
Hollanda çok tehlikeli bir hücum takımı. Sol açıkta Lens, sağda Robben önde de van Persie. Sol açıktaki Lens sezon başında 9 milyon Euro’ya PSV’den Dinamo Kiev’e gitti. Hızlı ve üretken bir oyuncu, Robben ile sık sık yer değiştiriyor. Kadıköy’e gelene kadar okyanusta büyük dalgaları aştık, şimdi sıra en büyük dalgayı aşmakta.

En doğru model: Belçika

FIFA klasmanında 3 yıl önce 62. sıraya kadar gerileyen Flamanlar, 2014 Dünya Kupası Elemelerinde Hırvatistan ve Sırbistan’ın önünde grubu lider bitirerek dünya klasmanında 6. sıraya kadar yükseldi.

2010 Dünya Kupası Eleme Grupları bitiminde Belçika futbolu büyük bir hayal kırıklığı yaşıyordu. 2008 Pekin Olimpiyatları’nda Fellaini ve arkadaşlarıyla yarı final oynayan Flamanlar, FIFA Dünya sıralamasında 62. sıraya kadar düşmüştü. 2002 Dünya Kupası 2. turunda Brezilya ile eşleşip 2-0 kaybettikten sonra büyük bir kaosa sürüklenen Belçika, peş peşe büyük turnuvaları kaçırmaya başlayınca yeni bir projeyi hayata geçirme kararı aldı.
2005 yılında 1988 jenerasyonu U17 Takımımız Abdullah Avcı ile Avrupa Şampiyonluğuna ulaşırken, Flamanlar 86’lılardan Kompany, 87’lilerden Fellaini, Dembele, 88’lilerden Defour, 89’lulardan Hazard, 90’lilardan Benteke, 91’lilerden De Bruyn gibi yetenekleri toplayarak 2013’e kadar geldi. Bu jenerasyonu oluştururken arada 2008 Pekin Olimpiyatları’nda yarı final oynasa da 2014’e kadar hiç bir büyük turnuvaya katılamadı. 1986 yılında Eric Gerets ve yoldaşlarıyla Meksika 86’da 4. sırayı alarak tarihindeki en önemli başarılardan birini elde eden Belçika, şimdi Fellaini ve arkadaşlarıyla yeni bir destan yazmanın arefesinde.

Çok değil 3 yıl önce 62. sıraya kadar gerileyen Flamanlar, 2014 Dünya Kupası Elemelerinde Hırvatistan ve Sırbistan’ın önünde grubu lider bitirerek dünya klasmanında 6. sıraya kadar yükseldi.

Eski Trabzonsporlu Leekens’in yardımcı antrenörlüğünü yaparken 14 Mayıs 2012’de teknik direktörlük koltuğuna oturan Marc Wilmots, Dünya Kupası Elemeleri’nde 9 maçta 8 galibiyet 1 beraberlik ile ülke tarihine geçti bile. Şimdi sıra Brezilya 2014’te kürsüye çıkmakta.
Belçika, Dünya Kupası’nda kürsüye çıkar mı bilinmez ama Wilmots ve öğrencilerinin şimdiden kıtanın en saygı duyulan takımı oldukları kesin.

Biz beceremedik

Belçika jenerasyon yenileme işini o kadar güzel yaparken biz 2005’te Avrupa Şampiyonu ve dünya 4. sü olan neslimizi aynı verimlilikle kullanamadık. Tabloda da göreceğiniz gibi Belçikalıların tamamına yakını büyük liglerin yolunu tutarken, bizimkilerden büyük takım görenler bile bir elin parmağını geçmiyor maalesef. Nuri Şahin (Dortmund), Aydın Yılmaz (GS), Caner Erkin (FB) Aykut Demir ve Onur Kıvrak (TS) büyük takımlara tutunabilen altın jenerasyonumuz! Bu gece Hollanda’yı yenelim ya da yenilelim hiç farketmez. Biz bu jenerasyonu yenileyemediğimiz sürece, arada bir turnuva yakalayan ve zaman zaman renk katan takım olmanın ötesine geçemeyiz.

FIFA küçükleri büyüklere yem ediyor

Dünya Kupası Avrupa elemelerinde 9 grupta 53 takım mücadele veriyor. 8 grup 6’şarlı 1 grup 5’li takımdan oluşuyor. 6’lı gruplarda bu geceden sonra 6. sırayı alan takımlar devre dışı bırakılacak ve her grup 5 takım üzerinden bir değerlendirmeye tabii olacak. Cuma gecesi B Grubu’nda Ermenistan, Bulgaristan’ı yendiği için bizim en kötü 2. olmamız söz konusu değil. Bu gece Hollanda’yı yenip 2. olursak dişli bir rakiple eşleşeceğiz. Sebebi de FIFA’nın 2006’da devreye soktuğu seribaşı uygulaması. Şu anda biz 49. sıradayız, ekim ayı klasmanı 17 Ekim’de açıklanacak, kuralar 21 ekim’de çekilecek. FIFA sıralamasına göre Play-Off’lardaki 8 takım içerisinde en yukarıda yer alan 4 takım ile aşağıdaki 4 takım eşleşecek. Türkiye’ye de muhtemelen Portekiz/Rusya, Fransa, İngiltere, İsveç ve İsviçre’den biri denk gelecek.
FIFA’nın turnuvaların reytingini düşünerek hayata geçirdiği baraj maçlarındaki bu uygulama küçükleri büyüklere yem ediyor maalesef. 2010’da İrlanda, Fransa’ya, 2010 ve 2012’de Bosna, Portekiz’e dramatik bir şekilde boyun eğmişti. Hatta Fransa’ya Henry’nin eliyle attığı golden sonra elenen İrlanda Teknik Direktörü Trapattoni, FIFA’nın bu uygulamasını ‘Futbolun ölümü’ diye tanımlamıştı. Haksız da sayılmaz. Adı üzerinde ‘eleme’. Ama FIFA bu uygulamasını sürdürürse kazanan hep büyükler olacağı için ‘eleme maçları’ bir ‘elenme’ye dönüşecek. Kıta elemeleri başlangıcında ve finallerde gruplar belirlenirken seri başı uygulaması ‘tamam’ ama baraj maçlarında küçüklere de yaşam hakkı tanınması adına ‘hayır’...

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü

‘’Ateş topu‘’

15 Ekim 2013, Salı 02:30
YAZININ DEVAMI