Arama

Popüler aramalar

5N-1K

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

En basitinden; gazetecilik kamu görevidir. Doğru bilgilendirmektir, bilgiye ulaşmak isteyeni. “2 kere 2 dört eder” demek gibi bir şeydir yani.

Yazılı, sözlü, görsel, sanal fark etmez. Yorum, yazana aittir. Ne var ki, haber söz konusu olduğunda, gazetecilik araştırmacılık, bilimsellik, dürüstlük, tarafsızlık ve aslında sadece ‘5N ve 1K’dan oluşan, ağır ve bir o kadar da kolay bir meslektir.

Yazıyoruz, haber yapıyoruz ısrarla, “2004-2005 sezonunun 15. haftasında, 3 Aralık 2004 tarihinde, Şükrü Saracoğlu Stadı’nda Fenerbahçe’nin Ankaragücü’nü 5-0 yendiği lig maçının 42. dakikasında atılan birinci gol Alex’e değil, Nobre’ye ait” diye, kimin umurunda!

Görüntüler yayıncı kuruluşun sitesinde var. “Bakın” diyoruz öncelikle o kuruluşun çalışanlarına, sonra diğer tüm medyaya! Ne bakan var, ne önem veren, ne ciddiye alan işini; onca duayene, çok bilip ahkam kesene rağmen! Yeni yetmesi de dahil buna, eski kaşarı da! Yazıyoruz, haber yapıyoruz ısrarla, “2005-2006 sezonunun 27. haftasında, 26 Mart 2006 tarihinde, Şükrü Saracoğlu Stadı’nda Fenerbahçe’nin Malatyaspor’u 2-0 yendiği lig maçının 90. dakikasında atılan ikinci gol Alex’e değil, Johansson’a (k.k.) ait” diye, kimin umurunda!

Bırakın, görüntülere sahip olan, işini çok ciddi ve ince eleyip sık dokuyarak yapan (!) yayıncı kuruluşu ve diğer tüm yazılı veya görsel basını, yanı başımızdaki, hatta içimizdeki Milliyet ve Posta gazeteleri bile önem vermiyor olaya.

Alex henüz ligdeki 98. golünü atmış olsa da, yer dolduracak söylenti, dedikodu yani malzeme var ya; ver gitsin ya da koy gitsin! Vay canına gazeteciliğin, ‘salla gitsin’! Öte yandan, beri yandan, öğrenildi, belirtildi misali...

Kimse kusura bakmasın; eski Bab-ı Ali artık QTM (Quality Turkish Media=Kaliteli Türk Medyası), Hooijdonk’un zamanında tespit ettiği gibi! Siyasette de böyle, sanatta da, bilimde de, sporda da!

Artık haddimiz olduğuna gönülden, bilinçten ve bilgiden inanarak, ‘5N-1K’ olarak bilinen gazetecilik mesleğinin özünü, Rudyard Kipling’in 1902’de kaleme aldığı satırlarla hatırlatalım medyacı arkadaşlarımıza:

Altı tane sadık hizmetkârım var. Ne biliyorsam onlardan öğrendim. Ne, Neden, Ne Zaman, Nasıl, Nerede ve Kim.

Onları her yere gönderirim,
Batı’ya da Doğu’ya da.
Yeterince çalıştıklarında,
Dinlenmelerine izin de veririm...