Arama

Popüler aramalar

Çocuklar inanmış

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Dünkü büyük karşılaşmayla yakından ilgilenenlerin şaşırabileceği ve onlara eleştiri kolaylığı sunan tercihlerdi bunlar. Yine de, tüm hafta futbolcularıyla çalışan ve işin doğrusunu bilen teknik adamlar, mutlaka haklıdırlar!..İlk üç dakika sonunda, maçtan daha büyük bir sessizlik olabilirdi Kadıköy’de. Muhteşem onbinler, dut yemiş bülbüle dönebilirdi. Ancak, muhtemelen en önemli rakibi Fenerbahçe’ye karşı oynamak, Galatasaraylı futbolculara bir kez daha ağır geldi.Bu ilginç ve umulmadık başlangıçtan sonra, kontrol her zamanki gibi artık tamamen Fenerbahçe’deydi. Hatta, akl-ı selim Galatasaraylılar için, ilk yarının 2-0 bitmesi bile sevindiriciydi... Ve maçın 4-0 bitmesi, daha da sevindiriciydi. Çünkü, 3 direkten dönen top ve ondan daha fazla net pozisyonlarla dün akşam tarihe geçebilirdi. Neyse ki, 22 Nisan’dı tarih. Ya, 8 ya da 9 Nisan olsaydı kimbilir...Hafta içinde de yazdığım gibi, sonuç ne olursa olsun kazanan öncelikle tribündeki Sarı-Lacivertliler’di. Onlar, dün akşam alkışın büyüğünü hakedenlerdi. Hatta, Nobre’nin sakatlığında topu dışarı gönderen Hasan Şaş’ı alkışlayacak kadar centilmenlerdi...Dün akşam, bir Fenerbahçe - Galatasaray klasiği olarak geride kaldı... Ve Sarı - Kanaryalar liderliği bir kez daha ve tek rakibini bu sezon üçüncü kez yenerek geri aldı.Kalan haftalarda liderin tek dezavantajı, ezeli rakibiyle bir daha oynayamayacak olması...