Arama

Popüler aramalar

İyi ki...

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Futbol büyümüş büyümüş de, ‘sanayileşme’ tanımlamasının bile sınırlarını aşacak kıvama gelmiş, küreselliğin cılkını çıkarmış, amatör tüm kaygılardan uzaklaşıp, sadece oynayanlar değil birçok kesim için ‘aşırı duygusal!’ boyutlar kazanmışken, şu yaşanılanlara bakın, alt tarafı Mehmet Topuz için!
Neymiş, ‘doğuştan Beşiktaşlıymış’ Topuz!
Neymiş, ‘söz vermiş Recep Mamur, Aziz Yıldırım’a! Söz ‘namusmuş’ futbol gibi zamaneleşmiş oyunda bile hala!
Neymiş, ‘biz kulübüyle anlaştık, aldık’, hani mal satın alır gibi; yok yaa!
Neymiş, ‘Beşiktaşlı olduğunu söyleyen bir futbolcu, Beşiktaş’ta oynar’mış; hadi yaa!
Hala güdük, hala sıradan, hala arabesk, hala geriden bizim profesyoneller.
Futbolcusu da öyle, yöneticisi de. Hele, arabesk yaklaşımlar yok mu, bu gerçek dışılıkla, gerçekle uzlaşmazlıkla insanı sinir eden...
Daha önce Mehmet Topuz’dan Fenerbahçe’ye bir hayır gelmeyeceğine, daha doğrusu Topuz’dan Fenerbahçe’ye sadece “hayır” gelebileceğine uyanamayan Aziz Yıldırım’ın, şu saatten sonra ondan bir beklentisi olmayacağına neredeyse eminiz de, büyük hedeflerden söz eden Yıldırım Demirören’in arabesk yaklaşımını doğrusu anlayabilmiş değiliz. Gerçi, onun çok duygusal bir kişi olduğunu, çok sık şahit olduğumuz göz yaşlarından kavrayabilmiş vaziyetteyiz. Bu durum karşısında da, “yoksa, futbol sadece bir oyun değil mi gerçekten?” diye, daha ciddi düşünmekteyiz!
Hal böyleyken; yöneticiler bile sıradan bir gol veya galibiyet sonrası göz yaşı döküyorken ülkemizde, taraftarların daha da aşırı tepkilerini nasıl eleştirebiliriz!
Geçen hafta yazmıştık zaten, “futbol yaşamındaki 13 Galatasaray karşılaşmasında tek bir galibiyeti bile bulunmayan Mehmet Topuz’u, Galatasaray’a karşı kazanmanın tadını çıkarsın diye mi alacak Fenerbahçe!” diye.
Şimdi çok daha rahat ve eminiz bu konuda. Durum açık ve basit; çocuk Fenerbahçe’yi sevmiyor, istemiyor yaa!
Bırakın, istediği kulübe gitsin, hayatını istediği gibi özgürce şekillendirsin.
Siz de, Eren Güngör’ü, Ali Turan’ı alın Kayserispor’dan Sayın Aziz Yıldırım. Hiç pişman olmazsınız ve inanın “iyi ki...” dersiniz sonunda.