Arama

Popüler aramalar

Önce...

Abone OlGoogle News

Bugün 28 ekim.

Haberin Devamı

İki gün önce, ekimin 26’sında Romanya ile ilk milli futbol karşılaşmasına çıkmıştı Türkiye, 1923’de.

Yarın 29 ekim.

Cumhuriyet ilan edilmişti, maçtan üç gün sonra, bundan 86 yıl önce.

Etnik kökene dayalı, totaliter rejim rüyası gören ayrılıkçı ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için bölücü terör örgütü üyelerinin bir başka bölümünün, Avrupa’dan İstanbul’a geleceği duyurulmuştu bir hafta önce.

Gelselerdi, karşılamaya gidecektik tabii ki artık biz de. Ay-Yıldızlı Türk bayraklarıyla bayramımızdan bir gün önce. Ne yazık ki gelmiyorlar ve bayrağımızla oraya gittiğimiz için coplanmak ya da en azından itilip, kakılıp, uzaklaştırılmak zorunda kalmayacağız, güvenlik güçlerimizce...

Domuz gribi paranoyasıyla uğraşmak mı daha ağır, GSM vericilerinin elektromanyetik dalgalarından korkmak mı, küresel gelecekten endişe duymak mı sizce!

25 Ekim’di üç gün önce.

Fenerbahçe, geride kalan 9 yılda olduğu gibi, ezeli rakibini Kadıköy’de yenecekti yine. Sağlık, borçlar, harçlar, iş, aş, eğitim, öğrenim derken, sonunda vatan meselesinin de dahil edildiği onca endişeyle geçen hayatın deşarj unsurlarından olan, bir futbol büyüsünden önce ortalık karıştı yine. Öncesi de, ortası da, sonrası da karışıktı, sözde futbol akşamının. Sporcular kapıştı herkesten önce. Güreştiler, boks yaptılar, küfür ettiler birbirlerine ve ‘en ileri’ olma iddiasındaki modern tribünlerden yabancı madde yağdı yine. Otobüsün üzerinde ve çevresinde hükümet izniyle sınırı aşanların zafer işaretlerine bi tarafımızla gülerken kendimizden emince, o atılanlara, Sabri’nin tam ters kanadındaki Hakan Balta’nın ya da Carlos’un tam ters kanadındaki Gökhan Gönül’ün hiç alışık olmadığımız el, kol ve dudak hareketlerine daha çok üzüldük nedense! Sabri’deki olgunlaşmaya saygı duyarken son dönemde, Hakan’la Gökhan’la hayrete düşmek de ne! Bugün 28 ekim; yaş ve gün zaten Kemal’e çoktan ermiş vaziyette. Ne yapacağımızı şaşırdık, ne yazacağımızı da tabii; idare edin artık, sürç-i lisan ettiysek! Ancak şunu da bilin, söz konusu vatan ise, gerisi teferruattır; yani her şeyden önce...

Haberin Devamı