Arama

Popüler aramalar

Topuz'un fiyatı neden düştü!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Ben bu işten bir şey anlamadım. Üstelik bu takımları çok yakından takip eden biri olarak anlayamıyorsam, bir de kamuoyunun durumunu düşünün. Her kafadan bir ses çıkıyor. Konuşan herkes haklı! 3 kulüp birden, toplu halde Mehmet Topuz’a yükleniyor. Bir taraf sahip çıkıyor, bir taraf “bize yanlış” yaptı diyor, bir taraf ise “bu posttan ne çıkar”ın peşinde. Aslında postun fiyatını kimse konuşmuyor. Bence konuşulması gereken; transfer kaosundan çok, bu fiyat meselesi olmalı. Kayserispor cephesi ne diyor: “Biz bu futbolcunun bonservisini 5 milyon Euro ve Gökhan Emreciksin karşılığında Fenerbahçe’ye verdik. Eğer Fenerbahçe vazgeçerse, Beşiktaş’la görüşürüz.”
11 milyondan 5 milyona...
Tamam, kulübüyle sözleşmesi süren bir futbolcunun başka bir kulübe transferinde bir bonservis ücreti vardır ve Kayserispor da bunu istemiştir. Ama benim kafama takılan, geçen sezon Fenerbahçe’nin 10 milyon Euro peşin ve Beşiktaş’ın 11 milyon Euro taksitle almak istediği bir futbolcu, ne oldu da birden yarı fiyatına düştü. Madem değeri yarı yarıya düşmüş bir futbolcu için bu kadar hengame neyin nesi...
Geçen sezon bu paraları almayıp 3 trilyon 200 milyara oynattıkları Mehmet Topuz, birden bire neden böyle gözden çıkarıldı. Bu futbolcular geçen sezon başı Kartepe’de basının önünde “Biz takımımızı seviyoruz. Bir yere gitmiyoruz” dememişlermiydi (Gökhan Ünal ile birlikte). Aslında son 3-4 sezondur ligin ağır topları arasında yerini alan Kayseri’de neler oluyor, herkes soruyor. Şöyle yakın geçmişe bir baktığınızda; Bülent Bölükbaşı, Gökhan Ünal, Ragıp Başdağ, İglesias’ın kulüpten kendileri ayrılmadıklarını, adeta koparıldıklarını görüyoruz. Diğer taraftan bir takım yöneticiler istifa ediyor, yönetim, yerel basınla kavgalı, hatta bir kısmıyla mahkemelik olmuş.
Kayserispor’un popülaritesinin artmasında ve bu noktaya gelmesinde çok çok önemli bir isim olan Onursal Başkan Mehmet Özhaseki bir ödül töreninde “Herkes eteğindeki taşları döksün. Bu böyle gitmez” diyor. Eğer, “Bu işler böyle sürerse, geçmişteki kötü günlere döneriz. Çünkü o dönemlerde bu iç çekişmeler Kayserispor’u bitirmişti” demeye getiriyorsa, durum hiç de iç açıcı değil, demektir.
Öte yandan Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım köpürüyor, “bu işi sonuna kadar götürürüm” diyor. Kendi açısında haklı olabilir. Ama bir TV’ye telefonla bağlantısını dinledim, şaşırdım. Aziz Yıldırım, “Bu menajerler Topuz’un menajeri değil” diyor ve ekliyor, “Bunların FİFA lisansı yok.”
Gökhan’ın menacerleri de Mehmet ile aynı...
Bunların hepsi doğru. Ama bu sözlerde yanlış olan şu. Sayın Aziz Yıldırım Gökhan Emreciksin’in Ankaragücü’nden transferini bu FİFA menajeri olmayan isimlerin aracılığıyla yaptı. Üstelik bu futbolcunun transferinden pay hakkı olmasına rağmen, Boluspor kulübünü devre dışı bırakarak. İnanmayan varsa Bolupor başkanı Necip Çarıkçı’yı arasın, öğrensin.
Sözün özü; Kayserispor bu transferde elindeki malı mundar etmiş ve işi yüzüne gözüne bulaştırmıştır. Ne söylerseniz söyleyin, bir tarafın sempatisini kazanıp, bir tarafın da antipatisini toplamıştır. Bence herşeyden önemlisi; alacakları paradan çok çok fazla bir prestij kaybı yaşadılar. Hani meşhur hikayedeki gibi; “Onca emekle sağılmış bir kova sütü, bir tekmeyle döktüler, yazık oldu...