Arama

Popüler aramalar

Trabzon dikkat!

Trabzonspor’un transfer performansı biraz düşündürücü... Belki daha ne kadar oldu, dur bakalım diyebilirsiniz. Ama benim burada anlatmak istediğim bakış açısı. Algıladıklarımı açayım... Trabzonspor geçen sezon lige başladığında hedefi kupaydı ve bu hedefe de ulaşmayı başardı. Ancak Şenol Güneş ile yakalanan ivme ve uzun süre yenilgi yüzü görmeden ilerleyen süreç bence bazı açıkları örtbas etti gibi. Tabii ki kulüpler ekonomilerini düşünecek...

Haberin Devamı

Şener doğru söylüyor
Sadri Şener’in dediği gibi, “Bir kulüp 25 yıldır şampiyon olmadığı halde taraftarını artırıyor ve peşinden gidiyorsa Trabzonspor’un büyüklüğü tartışılmaz” söylemi sonuna kadar doğru bir saptamadır. İşte benim de takıntım burada.

Eğer büyükseniz büyük oynamak zorundasınız. Oysa geçen sezona baktığımızda izlenimim birçok maçını izlediğim Trabzonspor’un iyi bir kadro revizyonuna ihtiyacı olduğu şeklindeydi. Ama şimdi transfer dönemi başladı ve genel bakış ‘bu takım yeterli, birkaç takviye ile işi götürürüz’ konumunda. Bir anlamda takım daha da oturur mantığı ağır basıyor.

Haberin Devamı

Yakın geçmişe bakalım
Bu bir yanılgıdır. Bakın ligin son haftalarına; Kayseri, Ankaragücü, Eskişehir deplasmanlarından eli boş döndü Bordo-Mavili ekip. Takım kupayı düşünüyordu ve onu aldı demek mümkün. Peki sezon içinde işler kötü giderken yapılan eleştirilere ne yapacağız? Her maçta kaleci Onur’un yıldızlaştığı bir takımda işler ne kadar iyi olabilir denmiyor muydu? Orta sahanın döküldüğü, sadece top ayağındayken oynayan ve üretken olmayan bir anlayış içinde oldukları söylenmiyor muydu? Hücum hattına gelince; Umut iyi ama bal yapmayan arı, onun yanına son vuruşu daha iyi bir golcü şart değil miydi?

Eksikler çabuk unutuldu
Peki Trabzonspor transfer döneminde ne yapıyor! Gördüğüm kadarıyla kupayı kazanmış kadro başarılı sayılmış ve transferde cimri bir politika ortaya çıkarmış. Oysa Trabzonspor’un yapması gereken kale hariç 3 bloğa da ciddi transferlerdir. Örnek mi? Savunmanın soluna sert bir savunmacı...

Defansın göbeği Polonyalı ile güçlendirildi ama alternatif sayısı 3 kulvar için yeterli mi? Orta alanın sezonluk devamlılığı ve dayanıklılığı tartışılır. Topsuz oyunda da var olan, en azından böyle maçlarda görev verebileceğiniz isimler gereklidir. Zira hatırlanacağı gibi Selçuk ve Ceyhun’un zaman zaman düşük performansları takımı hayli zora sokmuştu. Hatırlatmak ve uyarmak görevimiz...

Makukula doğru seçim...
Gelelim forvet hattına, son dönemin en çok konuşulan transfer rotasına... Bir defa şu çok net, adı geçtiği ve doğrulandığı için söylüyorum; Makukula gibi bir golcü mutlaka alınmalı, alınamıyorsa gerekirse kiralanmalı. Çünkü ne karar iyi oynarsanız oynayın gol atamıyorsanız hiçsiniz. Geçen sezon Trabzonspor bunun acısını çok çekti. Üstelik Makukula’nın Türkiye’de oynamak istemesi, geçen sezon yaşadığı gol krallığı, Trabzonspor’daki partnerleriyle olası uyumu Portekizli’yi ‘doğru tercih’ sınıfına koymaz mı? İsim vermiyor, şekil tarif ediyoruz...

O maçı yeniden izleyin
Bunları niye yazdım... Trabzonspor, Başkan Sadri Şener’in dediği gibi sadece Trabzonlular için değil, tüm sporseverler için Türkiye’nin 4 büyüğünden biri. Öyleyse bu tamının peşinden koşan kitleler artık Türkiye Kupası zaferi ile tatmin olmaz, şampiyonluk ister. Bence bu hava yakalandı ama ona göre takım kurmak şart. O nedenle Trabzonspor en az gol yiyen, en çok gol atan ve en çok kazanan ve de şampiyon bir takım olarak gelecek sezonu tamamlamak istiyorsa biraz daha cesur ve atak olmalı. Özellikle Fenerbahçe ile oynanan 2 maç yanıltmamalı. Sadece Kadıköy’deki 1-1’lik maçı iyi izlesinler ihtiyaç var mı yok mu anlarlar!

Haberin Devamı

Ne oldi sana ne oldi böyle!
Önceki gün ajanslara düşen, gazetelerde yayınlanan ve yalanlanmayan bir İbrahima Yattara haberi son derece ilginçti... Gineli, Trabzonspor ile bitmek üzere olan sözleşmesini uzatmak istiyordu. Olaya böyle bakınca bir tuhaflık yok ama garipliği anlamak için geçmişte yaşananları bilmek lazım. Sakatlandığı ve sezonu kapattığı 2009-2010 dönemi öncesindeki hemen her transfer döneminde Yattara, Trabzonspor’un transferinin baş kahramanlarından olmuştu. Formu yüksekse adı İstanbul’un devleriyle, hatta zaman zaman Roma gibi Avrupa’nın önde gelen kulüpleriyle anılmıştı. Biraz daha vasata yakınsa o zaman da ‘paranın’ hüküm sürdüğü liglerin ekiplerinin cazibe merkezi olmuştu. Kah kendi istedi gitmeyi kah yönetimler göndermekten yana görüş belirtti. Ancak sonuç hiç değişmedi ve hep İbrahima Yattara kazandı aslında. Transfer söylentilerinin odağındaki Gineli, performansı pek yükselmese de parası hep arttı. En son geçtiğimiz sezon tavan fiyat bile 61 numaranın da emanet edildiği 1980 doğumlu futbolcuya göre belirlendi. Buna göre yıllık 1.8 milyon Euro kazanacaktı Yattara. Ama büyük bir talihsizlik yaşadı ve kampta sakatlanıp, yanlış tedavi yöntemleri paralelinde sezonu kapattı.

Haberin Devamı

Yönetime jest yaptı
Bu süreçte bir jest de o yaptı; 1.8 milyon Euro’luk alacağını 1.1 milyon Euro’ya indirdi. İbrahima Yattara’nın sözleşmesi 2011’de bitiyor... Yani Gineli 31 yaşını aşıp 32’ye merdiven dayadığında ne eskisi kadar kapısını çalanlar, ne Trabzonspor kadar rahat oynayabileceği, ne de oynamasa da sevileceği takımlar var. Yönetim ‘düşünürüz’ diyor işi biraz da bu sezonki performansa bırakıyor, Yattara ise en önemli yarışına çıkıyor. Trabzonspor uzatmazsa Yattara bonservisi elinde kulüp kulüp gezecek.

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü

‘’Büyük takım‘’

17 Haziran 2010, Perşembe 04:30
YAZININ DEVAMI

‘’Sezonu taçlandırdı‘’

17 Haziran 2010, Perşembe 04:30
YAZININ DEVAMI

‘’Kanatlarla sonuca‘’

17 Haziran 2010, Perşembe 04:30
YAZININ DEVAMI