Vah Türk futbolu vah!

Haberin Devamı ›
Transfer ayında profesyonelliği akla gelen ve trilyonlardan bahseden futbolcuların bu kadar kötü oynamaya hakları olduğunu düşünmüyorum. Tamam, puan stresi, düşme hattında olmak, bunların hepsi gerginlik yaratır ve gerçek performansı olumsuz etkileyebilir.Ancak koca 90 dakikada ev sahibi Gaziantep ve konuk Rize bir tane dahi organize atak yapamaz mı? Bir tane önceden hazırlanmış gol pozisyonuna giremez mi? Zorlayarak notlarımıza aldığımız pozisyonlar da, tesadüfen gelişen ataklardan oluştu.İlk yarı tam bir azaptı... İkinci yarıda Gaziantepspor kazanmak için hücum bilincinde ama zorlama akınlarla rakip kaleye gitti. Erdoğan Arıca, Erdal ve Diawara’yı oyuna sokarak Rizespor kalesinde etkili ve tehlikeli pozisyonlar yakaladı. Her şeye rağmen oyun anlayışlarına baktığınız zaman yine de golün tesadüfen gelebileceğini anlayabiliyordunuz. Zaten öyle de oldu... 90. dakikada ‘maç bitti’ derken oyuna sonradan giren Erdal, belki de maçın en güzel hareketini yaptı ve takımına üç puanı getiren nefis vuruşu yaptı.Rizespor’un deplasmana bir puan için geldiği belliydi. 3-5-2 oyun dizilişi içinde tamamen demode bir savunma anlayışıyla oynadılar. Ama bir takım savunmadan uzun toplarla oynayarak ve orta alanda doğru düzgün bir pas yapmadan 90 dakikayı bitirirse başarı beklenmez. Dün bu anlayışla bir puana çok yaklaştılar ama alamadılar. Zaten doksan dakika savunma yapıp, golü yedikten sonra kalan dört dakikada hücumu düşünmek gerçekten abesti. Şimdiye kadar deplasmanda sadece 4 puan toplayabilen Rizespor’un niye bu yerde olduğunu da dünkü maçtan sonra çok daha iyi anlıyoruz. Başta da söylediğim gibi dün sadece Rize değil Gaziantep de futbol olarak bize tatmin edici bir oyun sergileyemedi. Açıkçası 90 dakika bir işkence izledik ve sonuçta çok kritik bir maçta gülen taraf ev sahibi oldu. Rizespor yine bu deplasmandan eli boş döndü.