Kimliksiz kimlik

Futbolsuz futbolumuzda öyle günler yaşıyoruz ki sonumuz hayrolsun... Bundan sonra ne olacak ya da bugüne kadar oynanan maçlar muhallebiden mi sayılacak hiç bir şey bilmiyorum. Açıkçası çokta umrumda değil, federasyon düşünsün. Biz uzanalım Başkent’e. Konuk takımda cezalıların hürmetine çoktandır forma yüzü göremeyenler sahne aldı, tabi genç Aydın da ( ! )
Haberin Devamı ›
Önce ilk 45 dakikada İstanbul ekibini ‘ Ölü ozanlar derneği ‘ diye tanımlarsak abartmış olmayız sanırım. Koskoca bir yarı taraftarı heyecanlandıracak tek pozisyonun yok. Gençlerbirliği, iki tane yakalamış sen fıs. Baros ve Sercan çırpınıyor onları topla buluşturacak kanatların fatihi ( ! ) Aydın ve Riera’dan tık yok. Hadi anladık İspanyolu transferin son gününde dostlar alışverişte görsün hesabı aldın, oynatmak durumundasın hele de bu kıtlıkta. Peki ya Aydın’da ne var? Kramponunda boncuk mu diyelim geçelim, bize yakışmaz...
İkinci devre 60 dakika sabreden Terim, nihayet yukarıda söz ettiğimiz ikiliyi dışarı alıyor. Emre ile Ayhan, hareket ve bereket getiriyor adeta. Melo, formasında taşıdığı numaraya geçiyor. O ana kadar geriye hapis olan Eboue’nin bir çıkışı pir çıkışı, nefis bir imza siyahi futbolcudan ve 3 puan. Tedirginlikten cesarete. Sadece bu hamle bile yetiyor skorun değişmesine... 13 hafta geçti günahıyla sevabıyla. Fatih Terim’in şu ana kadar sınıfı geçtiğini söylemek zor. Hâlâ göz zevkimizi okşayacak tek maç izlemedik. Eyvallah yeni futbolcular yepyeni bir kadro, üstelik dün akşam da eksiktiniz. Ama nerdeyse yarı bitiyor, hâlâ takım olma kimliğinden oldukça uzak bir Galatasaray var. Geçen maç 75 dakika Kazım, dün 60 dakika Aydın ve Riera, oyunda olmadan oyunda... Nedir hocam sıkıntı nedir ? Söyleseniz de bilsek üç altın puana rağmen...