Arama

Popüler aramalar

Yarınlar...

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Her sezon umutlarla girilen maraton fakat sonu hüsran. Rijkaard gibi bir kartvisit ama içi boş, umursamaz bir portre. Arkasından son derece disiplinli, zaman zaman karakterine yapışmış bu huyunun dozajını abartan Hagi. Sen Misimoviç gibi bir silahını suni çime göndereceksin ama parasını da tıkır tıkır ödeyeceksin. Bizim mahallede bunun adına “Ne iş derler”. Ben olsam Başkan’ın yerinde, Bosnalı’nın 1 yıllık ücretini Hagi’nin alacağından keserim! Allah aşkına şu takıma bakın, A2’ye gönderilecek başka krampon mu yok, üstelik bu kadar futbol özürlünün arasında affınıza sığınarak. Adnan Sezgin ve Murat Yalçındağ özellikle yarınlar için umut verecek bir kaç isimle el sıkıştı. Ama göreceksiniz bu isimler Rumen patron tarafından veto yiyecek. O’nun için varsa yoksa Becali ve Popescu’nun aracılık edeceği veya getireceği kramponlar... Vah benim Başkanım vah! Ne demek istediğimi çok iyi anladınız daha fazla açmayalım, sinir bozmayacağız demiştik...
Diyelim ki kafaya saksı düştü, dediklerimizin tersi çıktı. Bir bakalım kimlerle görüşülüyor şu aralar. Bony Wilfried, 22 yaşındaki golcü futbolcu otoriteler için bir umut. Drogba’ya benzetiliyor. Sparta Prag’taki sezonu tek kelimeyle muhteşem: 23 maç-17 gol! Emmanuel Mloba, 17 yaşında, Kongolu, şu an ülkesinde Mazembe forması giyiyor. Yıllar önce sanırım kundakdayken(!) Tottenham keşfetmiş, bonservisini almış. O da bir başka yıldız, Roberto Carlos’a benzetiliyor. Bu iki ismin yanı sıra Taner Yalçın ve Sinan Bolat var. Ortak özellikler, hepsi genç, hepsi yarınlar için. Beğenilmeyen her daim yerden yere vurulan Adnan Polat ve arkadaşlarının yeni kurtuluş planı. Bu planda en küçük rol Hagi’nin. İşte korkularımız, başta da dediğim gibi Becali, Popescu ve Hagi’nin kompleksi. Hagi askerlik günlerini hatırlayıp (Gerçi hiç unutmamışa benziyor) aynı şekilde davranırsa bu saydığımız isimlerin Florya’ya girmesi imkansız olur. Mutu gibi artık kendine yararı kalmamış, bugün var yarın yok görünümüne sahip futbolcularla günü idare ederler. Sezon sonu Hagi veda eder, her şey tekrar sil baştan. Yazık değil mi?
Evet, işte size Galatasaray’ın son günlerde yaşadıkları. Umarım bu kez yumruk masaya vurulur ve doğrular uygulanılır. Neyse hayırlısı...Dün Hürriyet Gazetesi’nde Mehmet Yakup Yılmaz’ın “Ali Sami Yen’de hepimizin hatıraları var” başlıklı yazısı okudum. Mehmet Abi ne güzel yazmış. Diyor ki “O stadyumda hatıraları olan sadece Galatasaraylılar değil, Fenerbahçeliler’in, Beşiktaşlılar’ın da unutulmayacak anıları var. Bir gece dozerler oraya girip yıkmadan önce, o eski hatıralarımızı yeniden yaşamaya hakkımız yok mu? Geliri zor durumdaki eski futbolcular için kullanılmak üzere şöhretler karmalarından oluşan, herkesin beşer, onar dakika formasını değiştirebileceği bir maç organize edilebilir diye düşünüyorum”. Eline, beynine sağlık Mehmet Abi. Yapılsın ki geçen maç sahaya yapışan koltukların rezaleti bir nebze unutulsun...