Arama

Popüler aramalar

Alex yoksa diğerleri nerede?

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

İlk yarı sanki bilardo maçı gibiydi. Top bir Volkan’ın önünde, bir Rüştü’nün elindeydi. Ama iki taraf da gol sevinci yaşayamadı.

İkinci devreye daha tempolu başlayan Beşiktaş’ın kazandığı ilk golden sonra, maçın rengi çok değişti. Sahada daha çok Beşiktaş’ın baskısı gözükürken, özellikle soldan bindirmelerle Siyah-Beyazlılar, Fenerbahçe’nin sağ kanatını çökerttiler.

İbrahim Üzülmez-Fink-Ernst ve sonradan oyuna giren Tello’nun hırsı, farklı sonucu getirdi. Fink, Alex’in gölgesiydi, ona topla buluşma fırsatı vermedi. Alex de kaderine razı olup, Alman’ın gölgesinde gezindi, durdu. Fenerbahçe’yi hep Alex mi kurtaracak?

Emre-Baroni-Andre-Kazım ve Carlos, bir maç da onlar kurtarsın. Kazım, ’8JK’ formülü üretmeye kafa yoracağına, keşke maça konsantre olsaydı. Tek olumlu hareket yapmadığı gibi, oyundan da atıldı.

Emre’yi Beşiktaş maçına kadar, hep iyi yerlere koyduk. Ama İnönü’de futbolu unutup, takım arkadaşlarıyla dalaştı, rakibi ve tribünleri tahrik etmeye çabaladı. Andre, topu çok seviyor. Dunga’nın onu neden milli takıma çağırmadığı anlaşıldı.

Fenerbahçe açısından akılda kalan en önemli noktalar; Gökhan’ın, İbrahim Üzülmez tarafından cezaalanı içerisinde düşürülmesi, hakemin de bu bariz penaltıyı vermemesiydi. Ve oyun disipliniyle öne çıkan Sarı-Lacivertli ekibin, ilk golü yedikten sonra maçı tamamen bırakmasıydı.