Günü kurtarmış olmayın!

Haberin Devamı ›
Köşe başı bir maçtı... Var mısın, yok musun? Yediği gol pozisyonu dahil, 78. dakikada Makukula’nın faulü dışında Rüştü yere bile yatmadı. Bunun başarının altındaki ana sebep Ferrari ve Sivok... Denizli, Kaş, Üzülmez, Sivok ve Ferrari dörtlüsünün önüne Fink, Ernst ve Toraman’ı yerleştirerek sadece dün gece için değil, benim Beşiktaş’ta hep görmek istediğim, rakibin ilk defa bu kadar pozisyonsuz ve çaresiz kaldığı bir müsabaka izledim. 63. dakikada Tello kulübeye çekildi. Ancak bilinmelidir ki bu maç, geldiğinden beri bana göre Tello’nun en iyi oynadığı müsabakaydı. Bu istek ve arzusunun devam etmesi en büyük dileğim. Her ne kadar ikinci dakikada Fink-Tello imalatıyla meydana gelen gol Beşiktaş’ı rahatlatmışsa da, Tello, Bobo’nun servisi, Ekrem Dağ’ın son vuruşundan gelen gole şapka çıkarmamak ayıp olur. Bir ayıp da Necip’e yapılana... Fink’in yerine Necip’in oynaması hiçbir şeyi değiştirmezdi. Gönlündeki Milli Takım müjdesiyle Kayseri’de olan Necip’in kulübede değil, sahada olması gerekirdi. Oyuna girdikten sonra ne farketti. Beşiktaş, Kayseri’den çok kritik bir 3 puanla döndü. Şampiyonluk hesapları içinde olduğu bu dönemde, alınan 3 puanın ne denli önemli olduğunu ilerleyen haftalarda göreceğiz.
U-14, U-15, U-16 ve U-17 altyapı takımları dün itibariyle Beşiktaş’ın, hem İstanbul’daki gruplarında, hem de Marmara gruplarında şampiyon olan ilk takımları. Yani geleceğin yıldızları emin adımlarla geliyor. İlgisizlere duyurulur!