Mahmut Özgener

Haberin Devamı ›
Rahmetli Hasan Doğan’ın vefatından sonra gizliden gizliye tartışmalar başlamıştı, ‘Ne olacak şimdi’ diye. Hatta pusuya yatmış, cenaze evinde bayram havası estirenler bile vardı. Yazık, hemde çok yazık. Konuşunca, Türk Futbolu’ndan başka bir şey ağızlarından düşmüyor ancak kapalı kapılar ardında koltuğu nasıl yakalarım, kuyruklarını nasıl sıkıştırırım düşüncesi vardı. İstedikleri olmadı. Çünkü takım ruhu, Federasyon Yönetim Kurulu’nun içinde mevcuttu. Bu takım ruhundan çıkan Özgener ismi de, düşünülenlerin, yapılacakların aksamaması yönünde sağlıklı bir isim. Profesyonelliği bir kenara bırakıyorum. Çünkü başkanlık adayı açıklamasında, “Bilhassa amatör spor kulüplerimizin yanındayım, onlar bana en iyi yol gösteren arkadaşlarım” ifadesini kullanınca, seçimin ne kadar doğru olduğunu inandım. Çünkü oynamadı Mahmut Özgener, mavi boncuk dağıtmadı. Yapacaklarını ve Hasan Doğan’ın bıraktığı yerden devam edeceğini, ‘önce çocuklar ve amatörler’ diyerek spor ailesinin büyük bir kısmının da gönlünde ayrı bir yer etti. Yolu açık olsun. Türk Futbolu’na hayırlı olsun.
Engin doğru yolda
Sevsinler yada sevmesinler... Hazırlık maçlarında ve Siroki Brijeg müsabakasında görüldü ki transferler akıllı ve gayet yerinde yapılmış. Hepsinden önemlisi, takım oyunu mevcut Beşiktaş’ta. Herkesin kafası Seric’te takılı. Ama kariyerlere bir baktığımızda, mevcutların içinde en kariyerlisi de o. Çok eleştiri alıyor ama kimse ‘şartlar nasıl’ diye sormuyor. Futbolun dışında her şeyi gündeme getiriyor bazıları. Ancak futbolun içinde radikal kararlar da var. Takım içinde, Nevzat Demir’de ve özellikle altyapıya gösterdiği ilgi konusunda Sinan Engin’in hakkını vermemek ayıp olur. Son iki sezondur hemen hemen her gün, gazete sayfalarında yada televizyonlarda alt yapıdaki bu çocuklarımızın gündeme gelmesinde Sinan Engin’in, bu kadronun Nevzat Demir Tesisleri’nde maç ve idman yapmasında Ertuğrul Sağlam ile birlikte çok önemli katkısı var. Dün gece Oktay’ın jübilesinde de kadrodaki yepyeni, pırıl pırıl gençleri Emir’i, Ali’yi, Ömer Karanac’ı, Oğuz’u, Furkan’ı, Saim’i 1992-93-94 doğumlu bu kardeşlerimizi gördük.
Göreceksinizki onlardan 2-3 sene içinde yeni Necipler, yeni Batuhanlar, yeni Mehmet Sedefler, yeni Aydınlar çıkacak. Yeter ki Sinan Engin’i ve Ertuğrul Sağlam’ı rahat bıraksınlar.
NOT: Brijeg Havaalanı küçüktü. Uçakta yer olmadığından bedavacılar 20 kişiyi geçmedi. Eğer onlar o uçakla gitmiş olmasalardı kulübün kasasında en az 30 milyar daha para kalacaktı. O 30 milyar ile altyapıya 30 transfer daha yapılırdı. Anladınız mı o avantacıların kulübe verdiği zararı. ‘Hayır paramızı ödedik’ diyenler varsa, makbuzunu bana göndersin, ben de bu sütunlarda yazacağım ama yok ki. Artık çok ayıp oluyor... Yıldırım Demirören’i rahat bırakın!