Arama

Popüler aramalar

Böyle derbi görmedim!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Gazetelerdeki yorumları okuyunca...

Televizyondaki yorumları dinleyince...

“Üçüncü Dünya Savaşı çıkmış, haberimiz yok” diyor insan...

Oysa ki onların yazdığı, onların anlattığı maçı, bizzat Ülker Stadyumu’nda, basın tribününde şahsıma ayrılan koltukta; Beşiktaşlı kardeşlerim Ayşenur Afyon ve Şinasi Akgün ile birlikte izledim.
Bu arada o yazanların, o anlatanların yarısından çoğu, o basın tribününde yoktu!

Asıp kesiyorlar ya; aslında sizin televizyondan gördüğünüz kadarını biliyorlar onlar da... Haberiniz olsun yani!

Oturuyorlar televizyon karşısına; sadece izliyorlar. Ruh yok... Heyecan yok...

Statta olsan...

Maç başlamadan gireceksin derbinin içine... Daha futbolcular ısınırken... İki teknik adam birbirine elini uzattı mı, göreceksin... Hangi futbolcu ne kadar motive, anlayacaksın... Tribünlerin havası nasıl, koklayacaksın!
Fakat zor işler bunlar! Ve ne gerek var!

Otur ekranın karşısına, izle, yaz-anlat, gitsin! Ama olmuyor işte...

Maçı izlemeyip onları izleyenler, zannediyor ki; Türkiye ile Rusya arasındaki gerilimin bir benzeri yaşanmış Kadıköy’de...

Gerçek olan ise şu: Bir maç oynadılar, bitti, ‘Sonra görüşürüz’ deyip ayrıldılar futbolcular... Hatta maç içinde Fenerbahçeli Volkan Şen delirince, Beşiktaşlı Tolga Zengin sakinleştirdi. Beşiktaşlı Beck, Fenerbahçeli Volkan Şen’in sırtına bastığında, sağlık görevlileri girip tedavi ettiler. Kimse birbirine girmedi yani... Her faulde rakip takım oyuncuları birbirlerine pozisyonları anlattılar. Volkan Şen’in Sosa’ya yumruk attığı pozisyonu çıkart; dostluk maçı havasında geçti derbi...

Maçı izlemeyip sizin yorumlarınızı okuyanlar, zannediyor ki; Cüneyt Çakır, sadece Kadıköy Bölgesi Hakemi ve bu yüzden böyle maçları yönetemez zaten! Yönetemedi de hatta size göre! Her kararı hatalıydı ve aslında maç sonrası asılmalıydı!

Böyle yazanlar; acaba futbolun sadece Türkiye’de oynanan bir oyun olduğunu mu düşünüyor!

Cüneyt Çakır denilen hakemin UEFA’nın ‘Elit Hakemleri’nden biri olduğunu bilmiyor mu?

Cüneyt Çakır’ın Şampiyonlar Ligi’nde final yönettiğini unuttu mu?

Cüneyt Çakır’ın Dünya Kupası’nda yarı final yönettiğini, finalde 4. hakem olduğunu hiç okumadı mı?

Cüneyt Çakır’ın (eğer biz kariyerini bitirmeyi başaramazsak) Avrupa Şampiyonası’nda finalin 1 numaralı adayı olduğunu biliyorlar mı?

Aslında mesele çok basit...

Beşiktaş kazansa, puan farkı 1 maç eksiğine rağmen 4’e çıkacak ve yolu yarılayacaktı. Fenerbahçe kazandı ve yarışa tekrar ortak oldu.

Pereira, çok mesai harcamış derbi için, bu doğru.. Ve rakibine oranla daha sıkışık takvime rağmen... Çünkü malum, Avrupa Ligi’nde de oynuyor Fenerbahçe halâ ve derbiden 3 gün önce Lokomotiv rövanşına çıkmıştı. Şenol Güneş, daha az çalışmış demem ama... Çünkü mutlaka elinden geleni yapmıştır. Fakat kadro rotasyonuna bakar ve iki takım oyuncularını karşılaştırırsanız, hamle sıkıntısının nedenini anlarsınız. Pereira; Alper, Diego ve Volkan Şen’i çıkartıp Nani, Ozan ve Hasan’ı sahaya aldı. Geçen yılın gol kralı Fernandao ile Gökhan’dan sonra ligin en iyi sağ kanadı Şener 1 dakika bile oynayamadı. Şenol Güneş ise Gökhan Töre ve Cenk’i aldı oyuna, Olcay ile Oğuzhan’ın yerine... O kadar... Gerisi yok kadroda çünkü!

Arkadaşlar... O konuşanların, o yazanların bahsettiği kadar kötü değil her şey kısacası... ‘Şampiyonluk Derbisi’ dediğimiz 90 dakika hır-gür olmadan bitti. Ne kazanan şampiyon oldu, ne kaybeden şampiyonluğu yitirdi. Daha 11 hafta, 33 puan var. Kıran kırana bir yarış sürüyor.

Siz, kötülükten beslenenlerin tuzağına düşmeyin, bu yarışın keyfini çıkartın sadece.

NOT: Yine küfür edilmiş Süleyman Seba’ya... Bu konudaki düşüncelerim net... “Seba’ya küfretmek” başlıklı yazıma okumak için TIKLAYINIZ.