Kasım kasım!

Kasım ayına kadar her şey güzeldi! Fenerbahçe ve Galatasaray ligin zirvesinde at koşturuyor, Trabzonspor’da gizliden gizliye şampiyonluk hesapları yapılıyordu. Beşiktaş’ta ise bir yandan Denizli idam sehpasına oturtuluyor, diğer yandan Demirören’e ‘YETER’ deniyordu.
Haberin Devamı ›
Kasım’da her şey değişti... Galatasaray, tarihinin en karanlık günlerini yaşadı. Bir hiç uğruna yapılan saçmalıklar zinciri, Başkan Adnan Polat’ı ateşe attı. Türk Sporu’nun en önemli figürlerinden biri, salonlardan silinmek üzere. Hem de bir hiç uğruna. Şimdi diyorlar ya, coacha, oyuncuya, teknik kadroya verilen cezalar abartılı diye... Bunu diyenler farkında değiller ama ‘söz konusu Galatasaray ise coach da teferruattır, oyuncu da, teknik kadro da...’
Samandıra’da hava, iklim normallerinin altında! İnönü’deki maç, her şeyi ters yüz etti. “Beraberlik iyidir” zihniyetinin sonucu bu. Çünkü kazanmayı düşünmeyenler, kaybetmeyi kolay öğrenirler.
Trabzonspor’da beklenen son yaşandı. Yönetime kafa tutan futbolcuyu oynatırsan, futbolundan çok skandallarıyla konuşulan adama ‘61’i emanet edersen, ekmeğini yediği Bursaspor’u yendiklerinde sahanın ortasına çıkıp tribüne üçlü çektirecek kadar kendinden geçen bir oyuncuya pazubant takarsan, bunları yaşamayı da göze alacaksın. Çözüm nerede diye soracaksan, son şampiyon kadroyu tarayacak ve oyuncuların kütüğüne bakacaksın!
Beşiktaş eze eze yendi Fenerbahçe’yi. Peki bahar mı geldi, yoksa bu pastırma yazı mı? Yaşayıp göreceğiz...