Fanatik yazarları Beşiktaş - Göztepe maçını değerlendirdi: Futbol alışkanlık oyunudur

Cem Dizdar (Futbol alışkanlık oyunudur)
Ülkenin az sayıdaki iyi maçlarından birinin ilk yarısını izleye durduk. Rakibini doğru analiz etmiş, nerede duracağını, nasıl baskı yapacağını bilen Göztepe ev sahibine nefes aldırmadı.Doğrudan kaleye inen İzmirliler’e karşı Beşiktaş'ın kalesinde yaşadığı tüm tehlikelerde başrol çoğunlukla olduğu gibi yine tanıdık bir isimdi: Vida. Oğuzhan'ın kaybettiği topun ardından savunma pozisyonunu kaybedince bir gole neden oldu, bir de partnerinin penaltı yaptırmasına sebebiyet verdi.

Sanırım Önder Karaveli’nin, Beşiktaş kariyeri büyük oranda bu, ‘Vida sorunu’nu çözme yöntemine bağlı olacak! Bizim ülkede topu geriye oynamak ayıplanır. Ne var ki Beşiktaş golü Ghezzal’ın geriye taşıdığı topun bir seri marifetle öne aktarılmasından geldi. Peki, ’Göztepe’nin oyuna bu denli el koymasının nedeni neydi?’ diye sorulacak olursa, ’Kanımca De Souza/Pjanic pozisyon değişikliğine bağlıydı’ derim.

Önder Karaveli savunmacılarından De Souza’nın kesiciliğini, Pjanic’in oyun kuruculuğuna tercih edince maç onlar için riskler taşıyan bir tür git/gele dönüştü. Bu durumun sahaya çıkan Oğuzhan’ı da gol dışında görünür kıldığı pek söylenemez!

İnce eleyip sık dokumalılar
Ancak ikinci devre başlarında Beşiktaş daha az geçirgen Göztepe ise ilkine göre bir parça daha yorulmuş göründü. Tempo düştü. Nihayet Batshuayi’nin gayreti beceriye dönüşemediyse de topu Ghezzal’a geçirmeyi başardı. De Souza’nın boş koşusu da alanı yaratınca geçen sezondan izler taşıyan bir gol daha izledi Beşiktaşlılar. Futbol alışkanlık oyunundur. Pjanic’in önünde Josef/Oğuzhan gibi ikinci bir oyun merkezi fikri çekici kuşkusuz.

Ancak kazanılmış alışkanlıkların toptan değiştirilmesi radikal olsa da sonuç garantili değildir. Dün azalttığı orta sayısına ve harcadığı efora karşın Beşiktaş’ın yaşadığı tıkanıklık sanırım biraz da bu duruma bağlıydı. Değişikliklere bağlı olarak Josef yerine geldikten sonra da ‘aktif dinlenmeyi’ tamamlayan Göztepe, son 10-15 dakikada zorlamayı sürdürdüyse de bu kez Ersin’in performansına takıldılar ve Beşiktaş hayli zorlandığı maçı kazanmayı başardı. Sanırım Önder Karaveli ve ekibi gelecek için bu maçı ince eleyip sık dokuyarak analiz edecektir!

Orhan Yıldırım (Ne maç oldu böyle)
Bir tarafta zirveden daha fazla uzaklaşmak istemeyen Beşiktaş, diğer tarafta tehlikeli bölgenin dışına çıkmak isteyen Göztepe... Ortaya çıkan müthiş mücadele. Karşılıklı kaçan goller. Penaltı kurtarıp, kalesine duvar ören Ersin. Yüksek tansiyon. Hep yaşanan aksiyon. Kırmızı kart. Futbolun içindeki tüm güzellikler ve üç şahane gol... Sonuçta geri düşüp kazanan Kartal. Alkışlanan İzmir ekibi. İki takıma da tebrikler..!

Kışı yaza çevirdiler
Buz gibi havada başlayan maç, heyecan fırtınası yaşattı. Top her iki kaleye gidip geldi. Kara kışa rağmen tribünlere gelen futbolseverler, ortaya konulan mücadeleden keyif aldı. Göztepe maça golle başladı. Savunma hatasını affetmeyen Ndiaye, 3. dakikada faturayı kesti: 0-1. Gol sonrası Kartal, daha fazla atağa çıkmaya başladı. Geride açıklar verdi. Ancak baskı skora denge getirdi.

31’de Oğuzhan’ın pasında Larin golünü attı: 1-1. Önder hoca, Serdar’ı kenara alıp, Montero’yu 11’de sahaya sürdü.Hoca söylemleri ile içimizi ısıtmıştı. Fakat bu tercihi ile kendisiyle çelişti. Alttan gelen genç stoper, görev aldığı son iki maçta hatasız oynamıştı. Derbide amatörce hata yapan Vida dururken, Serdar’ı oynatmaması tuhaf kaçtı. Montero’nun neden olduğu tartışmalı penaltıda Soner, Ersin’i geçemedi. İlk yarıda Göztepe’den Tijanic direğe takıldı.

Ghezzal fark yarattı
İkinci devre, her iki takımın kazanma isteği kesintisiz sürdü. Tercih edilen açık futbol geceyi ısıttı. Güzel futbola Ghezzal büyük katkı verdi. Cezayirli yıldız, 60’da kaleye adeta füze gönderdi: 2-1. Golden sonra Batshuayi kaçırdı. Maçı bırakmayan İzmir temsilcisi gol kovaladı. Ghezzal’ın serbest atıştan kaleye gönderdiği top, yan direkten döndü. Rosier çift sarıdan atıldı. Pozisyon zenginliği tavan yaptı. Kartal fark, Göztepe beraberlik şansını kaçırdı.

Deniz Çoban (Skandalın eşiğinden dönüldü)
Maçın 39. dakikasında hakem Göztepe lehine penaltı kararı verdi. Kerim ile Montero önlü arkalı kalmışlardı. Topun hakimiyeti tamamen Göztepeli oyuncudaydı. Montero’nun dikkatli olması gerekiyordu ama olamadı. Öndeki Kerim yavaşlayınca ona çarparak düşmesine sebep oldu. Hakemin penaltı kararı doğruydu. 41. dakikada Berkan’ın, Pjanic’e yaptığı harekette sarı kart yeterliydi. Pjanic’i abarttığını düşünüyorum. O pozisyonda kırmızı kart çıkmazdı. 82. dakikada Rosier’in, Berkan’a müdahalesi hem kontrolsüz dü hem de umut vaat eden atağı önlüyordu. İkinci sarı kart kararı doğruydu.

VAR yanlış yerde durdurdu
Maçın 20. dakikasında Batshuayi’nin golü doğru bir ofsayt kararıyla iptal edildi. Bu pozisyonda skandalın eşiğinden dönüldü. Çünkü pozisyonu kontrol eden VAR hakemi çizgiyi hatalı çizdi. Bereket çizilen hatalı çizgi de ofsayt çıktı. Pjanic topu sağ ayağından sol ayağına alıp pas vermişti. VAR topu Pjanic’in sol ayağındayken durdurması gerekirken, daha sağ ayağındayken durdurarak çizgiyi çizmişti.

Ali Ece (Kolektif reaksiyon)
Nestor El Maestro’nun ilk yarıda uygulattığı organize ön alan presi çok başarılı oldu. Beşiktaş ilk 45’te sadece 8 kez rakip ceza alanında topla buluşabilirken, Göztepe 19 kez Beşiktaş ceza alanı içinde topla buluşmayı başardı. İlk yarı bittiğinde Beşiktaş’ta ilk topu kullanmakla görevli stoper Montero'nun isabetli pas oranı yüzde 70'in altında kalmıştı. Santrforu Ndiaye ile Beşiktaş’ın derin oyun kurucusu Pjanic’in top almasını engelleyen, yardıma gelen sarkık oyun kurucusu Oğuzhan’ı da geriye doğru oynamaya zorlayan bu önde baskı planı maçın ilk golünü getirdi.

Nihayet ilk yarım saat bittiğinde Ghezzal ve Rıdvan bu Göztepe baskısından sadece düşük tempoda ayağa pasla çıkılamayacağını, baskıyı kırmak için dripling de gerektiğini fark edip, doğru reaksiyonu gerçekleştirdiler. Bu ikilinin driplingleri sonrası Oğuzhan'ın usta işi tek pas asistinde Larin doğru zamanda doğru vuruşu yaparak skoru eşitledi. İlk yarının en kötü performans sergileyeni yönettiği tüm maçlarda olduğu gibi Ümit Öztürk’tü.

Önce oyunu dengelediler
Beşiktaş'ın uzun süre beklenen performansın altında kaldığı ilk yarıda Beşiktaş'ı tabelada tutan isim şüphesiz penaltıyı kurtaran Ersin oldu. Devre arasında ise Önder Karaveli hoca bu kez kademeye girdi: İlk yarıdan farklı olarak 2. yarıda daha direkt oynayan bir Beşiktaş izledik. Beşiktaş önce oyunu dengeledi sonra da Ghezzal’ın üstün yeteneği sayesinde öne geçti.

Vida bu maçta daha önceki maçlara göre iyi oynadı, çok iyi mücadele etti. Vida'ya da Arslanagic'e de geçmiş olsun, çok talihsiz bir çarpışma anıydı. Rosier atıldıktan sonra kalanların gösterdiği kolektif reaksiyon 3 puanı getirdi. Göztepe de elinden geleni yaptı, zaten sahanın tek kötü performans sergileyeni yönettiği her maçta olduğu gibi Ümit Öztürk’tü!

Hakan Can (Göztepe’yi Ersin durdurdu!)
Karagümrük maçını, tribünlerin, 'Sen oyna Sepil, sen oyna', 'Takım gelecek hesap verecek' tezahüratlarıyla tamamlayarak İstanbul'a gelen Göztepe, maçı kazanmasına yetecek skoru maçın ilk devresinde alabilirdi. Savunmada dikkatli, hücumda çok etkili bir Göztepe seyrettik. Sergen Yalçın gittikten sonra, 'Koşmaya başlayan' Beşiktaş'ı önde baskı yaparak şaşkına çevirdiler.

Maçın başında Ndiaye ile gelen gol ve devamındaki baskı ligin düşme hattındaki takımla şampiyon takım arasında çok fark olmadığını gösteriyordu. Soner'in kötü kullandığı, Ersin'in kurtardığı penaltı ve Tijanic'in direkten dönen topunda şans Beşiktaş'ın yanındaydı. Beşiktaş'ın attığı 2 gol de harikaydı. Baskı altındaki Ghezzal’in pasında Kartal topla harika çıktı, Oğuzhan'ın pası enfes, Larin'in vuruşu mükemmeldi.

Ghezzal'in nefis çalımı ve ardından sol alt köşeye giden vuruşu da şahane! Batshuayi'nin ofsayt olduğu için iptal edilen golünde pası veren Pjanic'in bileşik hareketleri, Batshuayi'nin toplu topsuz koşuları, Ghezzal'in tekniği, Ersin'in kaledeki heybeti, Can'ın, Kartal'ın ve Oğuzhan'ın istekleri bu sezonun kalanında çok keyifli maçlar izleyeceğimizi müjdeliyor. Oyun üstünlüğü olan Göztepe taraftarlarını gururlandıracak bir oyun oynadı.

Sepil'i pişman etmemek gerek
Son 15 dakikada kaçan 4 pozisyon 1 puanı değil 3 puanı dahi getirebilirdi. Takımın takviyeye ihtiyacı var ancak takviye kurtarır mı bilemem. Göztepe 2. Lig’deyken 7.5 milyonDolar'a satın alıp, layık olduğu Süper Lig'e taşıyan, çok önemli tesis hamleleri yapan ve camiayı ayağa kaldıran Mehmet Sepil'i de pişman etmemek gerek! İyi gün dostu olursanız, kötü günde yanında kimseyi bulamazsınız.
