Fanatik yazarlarının Beşiktaş - Kayserispor maçı yorumları
08 Mayıs 2018, Salı 07:29Güncelleme Tarihi:

Kartal işini ilk yarıda bitirdi (Cem Dizdar)
Türkiye Kupası’ndaki gelişmeler nedeniyle travmatik bir seyre giren Beşiktaş’ta bu maçta işlerin yoluna koyulması müşküldü. Beşiktaş bu konuda başını dik tuttu. Bunda da en önemli pay - tıpkı geçmişte olduğu gibi - takımın ligdeki pozisyonuna bakmaksızın maçı gerçek bir futbol eğlencesine dönüştürmeye çalışan tribün temaşasınındı.

Tribünün çağrısına uyan takım da Kayseri kalesini hedefleyerek oynayınca maç daha ilk devrede nihayete erdi. İkinci devre Tosiç’in ‘klasik stoper sakarlığı’ nedeniyle eksik kalan takım diriliğinden bir şey kaybetmediyse de geri kalan zamanı Kayseri baskısını karşılamakla geçirdi.

Forvet hattından skor açısından sınırlı katkı alan Beşiktaş’ın defansından gelen gol katkısı önemliydi. Beşiktaş, zor geçebilecek maçı kazanıp fikstürdeki yerini belirlemeyi rakiplerine bıraktı.

Gecenin sorusu (Cem Dizdar)
‘Toplum mühendisliği’ne soyunup taraftar tipolojisini değiştirmeye soyunanlar işler yolunda gitmediğinde bunun ekonomik karşılığını hesaplamışlar mıdır? Yanıtım; hiç sanmıyorum!

Maçın starı (Cem Dizdar)
Genel olarak ‘yıldız’ çıkacak tempoda geçmeyen maçta zaman zaman görünür olan bir kaç isim Adriano, Babel, Tosiç, Deniz Türüç sayılabilir. Elbette bir ‘anti kahraman’ olarak bu yaşına rağmen hakeme itiraz anlarının vazgeçilmezi Umut’u da ihmal etmeyelim!

Maçın olayı (Cem Dizdar)
İşler yolunda gitmezken tribünün yükünü çekmek, takımı öne itmek ve onu farkıyla görünür kılma görevi her zaman tribünün ‘asli karakterleri’ne kalır. Bu maçta da öyleydi. Lakin şu ona buna ‘küfür etme belası’ yok mu? Bir de şu sorunu halletsek...

Kısa mesaj (Cem Dizdar)
Yönetimin problemli ‘sahaya çıkmama’ kararı sonucu, seneye UEFA’da da yoluna devam edemez ise Beşiktaş’ın maddi kaybını hesaplayabilecek bir ‘hesap uzmanı’ var mıdır?

Taraftar:5 Algıcılar: 0 (Ali Ece)
Kulübün tek sahibi var: O da taraftar. Sezon başından beri Şenol Güneş’in ayrılmasını istedikleri için sürekli “Gidecek, gitsin, gitmeli algısı yapanlar nasıl bir bacak arası çalım yediklerini hissettiler mi? Quaresma’nın rabona asisti, taraftarın golü eksi 0.1 kalitedeydi. Başka maçta atılsa, Adriano’nun golü haftanın golü seçilebilirdi.

Lakin bu maçta 3 puandan da istatistikten de estetikten de çok daha değerli bir şey var: Taraftar futbol görgüsü konusunda, başarısız algıcılara 5 basar! Şenol Güneş’in Beşiktaş’a, Beşiktaş’ın da Şenol Güneş’e daha fazla neler katabileceğinin mesajını en net şekilde verdiler.

Top artık Şenol Güneş’te: Hoca kendisinden nefret eden bir avuç kuru gürültücü ve sahiplerini boşverip onun 1000 katı güçteki sevgi saygı gösteren taraftara göre hareket etmeli, düşünmeli, sadece onları kaale almalı!

Gecenin sorusu (Ali Ece)
Sezon öncesi hakemlere göz testi yapılıyor mu? Yapılıyorsa Ray Charles mı yapıyor?

Maçın starı (Ali Ece)
Bu yağmurda, fırtınada, selde hafta içi Vodafone’a gelen taraftarlar

Maçın olayı (Ali Ece)
8. dakikada hakem Barış Şimşek’in Talisca’ya yaptığı faul. Hayır, Real Madridli Marcelo’nun eli kadar da küçük değil ki 1.91’lik Talisca!

Kısa mesaj (Ali Ece)
Beşiktaş 2018 yazında Gomez-Cenk-Ba kalibresinde santrfor alırsa 2019’da şampiyonluğun en büyük adayı olur.

Zorlanmadan kazandı (Erman Özgür)
Beşiktaş’ın kupa ve ligde hedeflerin çok geride kalışı ve Kayserispor’un rakibini fazla rahatsız etmeden oynadığı oyun adeta ‘gazı kaçmış iki takım’ çıkarmıştı ortaya. Ancak Vodafone Park etkisi, Quaresma ve kadrosunda tren kaçmış olsa bile profesyonelliğin ağır bastığı oyuncu sayısının fazlalığı daha ilk yarıdan maçı Beşiktaş’a getirdi.

Golleri atan savunma oyuncuları olsa da başrolde yine Quaresma vardı. 2. yarı ise kimse kimseyi üzmemesine rağmen Tosiç yaptığı hatanın bedelini atılarak ödeyince Kayserispor’a maçı çevirebilmek adına bir şans geldi.

Ancak Kayserispor sezona havlu atmış görüntüsü ile dönüş için gerekli oyunu oynayamadı. Sonuçta Beşiktaş olumsuzlukları bir parça da olsa geri plana atmayı başardığı bir galibiyeti zorlanmadan almayı başardı.

Gecenin sorusu (Erman Özgür)
Beşiktaş bu galibiyetle yarışa dönebilir mi? Galibiyete rağmen Beşiktaş’ın sezon sonunda geçebileceği takımın Başakşehir olabileceğini düşünüyorum.

Maçın starı (Erman Özgür)
Maçın ilk yarısında skoru alan oyunun kahramanı Quaresma, 45 dakikalık performansı ile maçın öne çıkanıydı. İç sahada kapanan takımların çilingiri olmayı sürdürdü.

Maçın olayı (Erman Özgür)
Hedeflerden uzaklaşılmasına rağmen Beşiktaş taraftarının Şenol Güneş ve takıma sahip çıkan tavırları gecenin olayıydı.

Kısa mesaj (Erman Özgür)
Beşiktaş’ın santrforlarından son yıllarda aldığı en düşük performans aldığı sezonda Vagner Love’da vasat kalarak bu istatistiği bozmadı.

Şampiyon pes etmiyor (Orhan Yıldırım)
Son iki yılı zirvede bitiren Kartal, önce kupa sendromu yaşadı, ardından derbiden puansız ayrılıp şampiyonluk şansını zora soktu. Sezonu kapatan Caner’e, Negredo ve Pepe de eklendi. Ancak Güneş’in ekibi, Devler Ligi’ne katılma adına kazanıp, zirve takibini sürdürmesini bildi.

Yıldız farkı (Orhan Yıldırım)
Kartal, bilinen takım oyunundan uzaktı. Son haftalarda yaşananan sıkıntılar, sahaya da yansıdı. Ancak yıldız futbolcuları sorumluluk alıp, skoru belirledi. Önce Quaresma, Tosiç’e boş kaleye bırakması için kesti, Sırp oyuncu bu ikramı geri çevirmedi: 1-0.

Tam devre bitti bitiyor derken, bu kez Adriano, Babel’in pasından gelen topu füze gibi kaleye gönderdi: 2-0.. Kartal’da Love, Talisca ve Babel etkisiz kaldı. Bu da skorun daha da artmasını engelledi.

Pozisyon vermediler (Orhan Yıldırım)
Beşiktaş rakibine pozisyon şansı tanımadı. Buna karşılık Kayseri kalesini sık sık yokladı. Kayseri, Vida’nın Umut’a yaptığı harekete penaltı itirazı yaptı. Mendes’in atağı ise tehlike yaratmadı.

Ne yaptın Tosiç (Orhan Yıldırım)
Savunmada oynamasına rağmen ilk gole imza atan Tosiç, ikinci yarı atıldı. Tecrübeli oyuncu gereksiz yere Umut’a çalım atmaya kalkıp faul yaptı. Çift sarıdan atılan Tosiç; son yarım saat takımını eksik oynattı..

Bu yarıda daha çok skoru koruma içgüdüsü ile oynayan Beşiktaş, her geçen dakika oyun disiplininden uzaklaştı. Risk alıp çıkan Kayserispor’un atak denemeleri de, skora yansımadı. Son dakika içinde Umut ikinci sarıdan atıldı.

Beşiktaş'ın futbolu da tadı da yok (Metin Tükenmez)
Çok değil, daha geçen hafta oynanan Galatasaray derbisi öncesinde olası bir galibiyetten sonra şampiyonluğun en büyük adayı olarak görülen Beşilktaş'ın, aslında oynadığı futbol ile zirvedeki dört takımın dördüncüsü olabileceği dün akşamki kötü futbol ile bir kez daha kanıtlandı.

Beşiktaş dört şampiyonluk adayı içinde takım oyununu sahaya en az yansıtan ekip olarak bugünkü konumuna geldi. Burada teknik adamın onca transfere karşın takıma katkısı tartışma konusudur ki bunu hafta arası ele alacağım.

Oyuncularınızın bireysel davranışları ve formanın geleneksel ağırlığı ile birçok maçı kazanabilirsiniz. Kayserispor karşılaşması da onlardan biriydi. İki bireysel hareket, iki güzel gol, hepsi o kadar.

Maçın geriye kalan kısmında aklınızda ne kaldı? Bana soracak olursanız 63 dakika sahada kalan Vagner Love'un bu süre içerisinde tek bir hareket bile yapamaması.

Devre arasında Beşiktaşa transfer edilip, Negredo'yu yedek kulübesinde oturtarak Love'u Bayern Münih karşısına çıkartan anlayışın neyin peşinde olduğunu bilen var mı? Bu denli üst düzeyde olmasa da, alt liglerde oynamış eski bir futbolcu olarak Vagner Love'un düştüğü duruma üzüldüm.

Keşke Alanya'da kalsaydı da, Kayserispor maçının 63. dakikasında oyundan alındıktan sonra, kulübede acı çeken bir pozisyona düşmeseydi. Love'un düştüğü bu durumun sorumlusu Beşiktaş yönetimi gibi görünse de, transferine onay veren Şenol Güneş, Love'un düştüğü durumun asıl sorumlusudur.

Yönetim bir oyuncunun ne vereceğini kestiremeyebilir, bilmeyebilir de. Sezon ortasında transfer edilmesi planlanan bir oyuncu da kararı mutlaka hoca vermiştir. Dileyelim ki, Vagner Love transferinin altında başka şeyler olmasın. Eğer varsa, biliyorsunuz ki gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır.

Evet, Beşiktaş ligi dördüncü bitirecek gibi görünüyor. Oynadığı futbolda bu doğrultudadır zaten. Beşiktaş'a neredeyse bedava bir bonservis ücretiyle gelen Adriano defalarca attığı harika gollerinden birini de Kayserispor filelerine gönderdi.

Sahip olduğu her şeyi Beşiktaş formasının hizmetine sunan bu güzel Brezilyalı'ya Beşiktaşlılar ne kadar sahip çıksalar azdır. Beşiktaş'ın bu sezon ki görünmeyen kahramanlarından biri Adriano'dur. Vagner Love'a ödenen bonservis parasıyla 20'ye yakın Adriano alınabilirdi, her halde...




