Fanatik yazarlarının Fenerbahçe - Konyaspor maçı yorumları

Kocaman’ın planını yırtıp attılar (Mehmet Demirkol)
Aykut Kocaman’ın, Fenerbahçe stoperlerine baskı yaparak oyuna başlamasını anlayabiliyorum. Sarı- Lacivetliler’in savunmada yapmaya alışkın oldukları sakarlıklara oynadılar. Fenerbahçe’de savunma dörtlüsünün yüzde 100 mevkilerinde oluşu ve Altay’ın iki yan pas gelince topu Muriç’e uzun oynamaktan imtina etmeyişi bu planı taca çıkardı.

Muriç’in topu indirebileceği Moses, Rodrigues ve özellikle Emre’nin varlığı bunu tehditkar bir hücum metoduna çevirdi. Baskıyı geçince Isla ve Hasan Ali’nin de katıldığı, Ozan’ın dinamosu olduğu, kalabalık, iyi yayılan, hızlı top çevirip aralara sızan bir oyun izlettirdiler.

Özellikle Rodrigues’in akıcı ve delici oyunu Aykut Kocaman’ın başını ağrıttı. 2. yarıda değişikliklerini onun koridorunu kapatmak için yaptı. Fenerbahçe, Kocaman’ın planını çok hızlı bir şekilde yırtıp attı. Özellikle ilk 30 dakikada sezonun en iyi oyununu oynadılar.

Gecenin sorusu (Mehmet Demirkol)
1-Kruse formayı nasıl geri alacak? 2-Serdar’ın sakatlığı yine onu dışarıda mı bırakacak?

Maçın starı (Mehmet Demirkol)
Garry Rodrigues’in ayakları yere bu sezon ilk defa bu kadar güvenli basıyordu. Çok güvenli ve kararlıydı. Yine aynı güven ve kararlılıkla oyuna dinamizm ve akıl katan Ozan. Küllerinden doğdu. Postansiyelinin karşılığını veriyor.

Maçın olayı (Mehmet Demirkol)
Serdar’ın kendi kalesine attığı gol ve Isla-Altay anlaşmazlığında Shengelia’nın boş kaleye atamayışı... Fenerbahçe neredeyse pozisyon vermedi. Emre’nin, Kruse pozisyonunda kırık kaburgayla oynadığı oyun takdiri hak ediyor.

Kısa mesaj (Mehmet Demirkol)
Geçen hafta kırmızı kart gören Serkan Kırıntılı bütün hafta boyunca konuşuldu. Onun yerine oynayan Ertuğrul her ne kadar zor toplara geldiyse de hiç engel oluşturamadı. Kaleci sadece bir oyuncu değil. Tek başına bir takım.

Haklı galibiyet (Erman Özgür)
Konyaspor’un oyunu dar alana sıkıştıran müdahaleli savunması daha ilk 15 dakikada Rodrigues-Moses ikilisinin çabukluğuna teslim oldu. Bu zaman diliminden 2 gol, bir de direğe çarpan 3 pozisyon çıkarttı Fenerbahçe. Serdar Aziz’in şanssızlığı ile gelen gole rağmen çabuk atak nasıl şekillenir sorusunun cevabı ders niteliğinde bir golle verildi.

Emre-Ozan-Rodrigues ile gelen organizasyondan harika bir gol vuruşu ile maçı garantiye erken aldılar. Muriç, son vuruşları iyi yapsa çok farklı bir skor çıkabilirdi fakat sadece Rodrigues’in al da at pasları boşa gitmiş oldu. 2. yarı Aykut Kocaman’ın hamleleri ile başladı ancak tempo ilk yarıya göre düşük kaldı.

Fenerbahçe, her dakika Konyaspor’un gardını yavaş yavaş düşürdü. Gustavo ve Muriç nakavt etti. Sonuçta Fenerbahçe ilk yarıda oynadığı istekli oyunla maçı çabuk oyuncuları üzerinden çözerek haklı bir galibiyet almayı başardı.

Maçın starı (Erman Özgür)
Rodrigues maçın zor geçme ihtimalini ortadan kaldıran oyuncuydu. Attığı gol ve asisti ile maça damga vururken, Fenerbahçe’nin sezon boyunca en sıra dışı forvet oyuncusu olabileceğini de hissettirdi.

Maçın olayı (Erman Özgür)
Rodrigues ve Moses’ın dönüşü ile birlikte hücumda yaşanan hareketlilik gecenin olayıydı. Emre ve Ozan’ın iki 8 numara olarak oynadıkları verimli oyunun en önemli detayı Rodrigues ve Moses’ın istekli dönüşleriydi.

Kısa mesaj (Erman Özgür)
Serdar Aziz kendi kalesine gol atmasına rağmen Jailson’dan daha iyi bir seçenek olduğunu Denizli’den sonra Kadıköy’de de gösterdi. Ancak en büyük dezavantajı yine çok sık sakatlanması.

Rüzgar gibi (Hakan Can)
Ligin en çok koşan, en çok dar alanda oynayan iki takımının maçında Fenerbahçe, sprinter oyuncularının ve coşkuyla oynamasının karşılığını hemen aldı. Ve hemen söyleyeyim, ev sahibi çok haklı ve çok kolay bir 3 puan kazandı. Muriç’in direkten dönen şutu gollerin habercisi gibiydi. Rodrigues’in enfes golünü, Zanka’nın takipçilikten gelen sayısı izledi.

Sağlam olduğu takdirde forması alınmaması gereken Serdar’ın, Altay’ı avlaması tribünlerde tedirginlik dahi yaratmadı. Skor dengedeyken birlikte çok iyi savunma yapan Konyaspor, geniş alanda yakalandığında savunmada error veriyor. Emre’yle başlayan kontratakta, topu taşıyan Ozan, Rodrigues’in pasında atağı enfes sonlandırınca maç sanki o an tamamlandı.

Ersun hoca maç eksiği olan Moses’e fazla şans tanıdı. Örümcek ayak Luiz Gustavo’nun golü şans da olsa hakkı, boğa gibi güçlü santrfor Muriç’in golü harikaydı. Fenerbahçe’nin kötü oyuncusu yoktu, Konyaspor ise çok kolay dağıldı.

Gecenin sorusu (Hakan Can)
Kruse’nin alternatifi kim? Emre değil! 39 yaşındaki usta oyuncu belki sakatlığının da etkisi var ama 10 numara için yetersiz. Belki Zajc olur, Tolga bile olur. 10’un konsantrasyonu ağırlıklı olarak golde olmalı.

Maçın starı (Hakan Can)
Rodrigues. Önce Muriç’e gollük bir pas attı. Sonra enfes bir golle Konyaspor savunmasının kilidini açtı. Ozan’a attırdığı golle farkı artırdı. Galatasaray’a para kazandırmıştı. Şimdi Galatasaray onun gibi kanat oyuncusu arıyor. Soldan gidip topu içe çektiğinde çok etkili vuruyor.

Maçın olayı (Hakan Can)
Fenerbahçe’nin hücumdaki en verimli maçlarından birini oynaması. Rodrigues ve Moses’in gelişleri, hücum kalitesini yüzde 100 artırdı. Herkes gol atıyor.

Kısa mesaj (Hakan Can)
Hakem Ali Şansalan son iki maçında da maçın kaderine etki eden hatalar yaptı ve hiç dinlendirilmedi. Bu maçı ise harika yönetti. Oynattı, ucuz faul çalmadı. Yakmayın bu çocuğu MHK. Sindire sindire gelsin...

Tek kelimeyle Emre! (Mehmet Ali Sabuncu)
Ersun hoca, iyileşen Rodrigues, Emre ve defansta Serdar ile kendi memleketine karşı takımını sahaya çıkardı. Mehmet Özdilek ve ekibi ile teknik kadroyu yenileyen Denizlispor, Rodallega’nın yokluğunda önde Estupinan ile maça başladı. 3’te Ozan ile başlayan atakta Muriç’ten önce Denizli defansı dikkatliydi. Bir dakika sonra Emre uzaktan denedi, köşeden golü Stackhowiak yatarak önledi.

8’de Altay’dan seken topa Estupinan boş pozisyonda dokunamadı. 26’da Aissati sağdan ceza alanına ortaladı, Estupinan’dan önce kademede İsla vardı. 39’da gol geldi, İsla sağdan ortaladı, Muriç kafayı vurdu üst direkten dönen topu Tolga tamamladı, değişen tabela aynı zamanda ilk yarının da sonucuydu: 0-1.

Rodrigues kaçırdı (Mehmet Ali Sabuncu)
Dakika 58 ve 60’ta Rodrigues’in isabetsiz şutları vardı. 62’de rakibinin ayağından topu çalan kaptan Emre’nin oluşturduğu pozisyonda Muriç topu ağlara gönderip farkı artırdı: 0-2. 73’te Estupinan iyi yükselip kafayla farkı bire indirdi: 1-2. 88’de kale önünde Rodrigues yine kaçırdı. 90+3’te Mehmet karambolde beraberlik golünü atamadı.

Sol kanat kaybettirdi (Mehmet Ali Sabuncu)
Maç bu sonuçla bitti. Fenerbahçe özellikle Denizlispor’un facia durumundaki sol kanadını Ozan-Tolga ve İsla ile abluka altına alıp maçı kazandı, Emre’nin ikinci goldeki top çalması orta alanda müthişti. Denizlispor golden sonra toparlandı ama bireysel hataları çoktu. Sol kanadı maçı kaybettirdi. Mehmet Özdilek’in işi çok zor. Hele bu kadroyla çok çok zor..

Futbola doyduk resmen (Haşim Şahin)
Fenerbahçe adına Süper Lig'in en zorlu maçlarındandı dün akşamki maç. Çünkü Aykut Kocaman'ın yönettiği ekipler takım oyunu oynuyorlar, yani antrenör takımlarıdır. Dolayısıyla çok koşarlar, kolektif bilinç ve reflekse sahipler, oyun ve taktik disiplin sadakatıyla donatılmkşlardır.

İşte bu Konyaspor maça bir de önde baskıyla, yani beklenmedik baskın oyunla kazanmaya odaklı olarak başlayınca keyifli bir o kadar da gollü bir ilk yarı izledik doğal olarak Şükrü Saraçoğlu'nda.

Çok zorlu bir sezon bekliyor takımlarımızı. Her takımın her deplasmandan puan, puanlarla dönme ihtimali ilk kez bu kadar yüksek gerçekten, geride kalan haftalara baktığımızda. İyiki de böyle. Nihayet futbolsever adına olumlu bir bötüntü ortaya çıktı böylece.

Serdar Aziz kendi kalesine attığı gole rağmen ülkemizin en değerli savunma oyuncularından biridir. Keşke sık sık sakatlanmasa.

Ve tabii, Ozan Tufan...Bu ülkede Ozan kadar oyunun iki yönünü de efektif oynayan çok az futbolcu var. Hele Fenerbahçe'nin 3. golündeki payı. Topu söküp aldı, diripling yaptı, pas verdi aldı ve golünü de attı.

4. golü atan Luiz Gustavo da kendi çabasıyla golünü attı adeta. Yani Vedat Muriç'in ancak özel becerilerle atılabilecek 5. golü attığı gibi. Topu alışı, saklayışı ve son vuruş, hepsi ama hepsi özellikli olmayı gerektiriyor ve tanık olduğumuz gibi hepsi de var Kosovalı yıldız oyuncuda.

Bana kalırsa tek aksayanı Moses'dı. Doğal, zira haftalardır oynamıyor, maç kondisyonu sorunu yaşadı kaçınılmaz olarak.

İki gerçeğin altını da çizmeliyim; Garry Rodrigues ilk kez kendisi gibi oynadı bu sezon ve iki Sauın Ersun Yanal bu sezon ilk kez doğru zamanda değişikliklere gitti bence.

Dün akşamki maç Süper Lig'de yıllardır nadiren yaşadığımız keyifler yaşattı bize. Sayın Ersun Yanal ve Sayın Aykut Kocaman'a sırf bu nedenle bile ne kadar teşekkür etsek azdır her halde.





















