Arama

Popüler aramalar

Adnan Polat ve Şansal Büyüka

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Her insan belirli dönemlerde ‘şarj olma’ ihtiyacı hisseder. ‘Duraklama zamanları’ denebilir bu zaman dilimlerine. Ardından günü geldiğinde kendini yeniden kanıtlama gerekliliği duyulur ve tribünden inilip yeniden oyuna dahil olunur, yepyeni bir anlayışla, tazelenmiş olarak. Adnan Polat değişiminin altında yatan da böyle bir şey işte. En büyük fark, geçmişte bıktırıcı düzeyde bir ‘şahin’di, çoğunlukla sorun yaratırdı. Bugün ise çözüm üreten güvenilir lider olma yolunda dev adımlar atmakta. Gelişme de böyle bir şey işte. Kendisini eleştiren, ‘bu işi yürütemez’ diyen, hatta ‘hakarete varan’ saldırılara en iyi yanıtın nasıl verileceğinin ayırdına varmış gözüküyor. Polemiklerin dışında kalmaya özen göstererek işini yapıyor. Çenesini değil, beynini çalıştırıyor, tecrübesini sergiliyor. Ve böyle devam ederse, herkesin başkanı olacak gibi gözüküyor.
***
Bursaspor maçının yorumları neredeyse benzer. Son vuruşlardaki eksikliklerinden dem vurulup, acilen golcü alınması, ama bunun için geç kalındığı vurgulanıyor. Doğru, zaten bunların tümünü yönetenler de kabul ediyor. Ancak olayın Bursa boyutu var ki, nedense ‘es’ geçilmiş. Bu sezon büyüklerden kaç tanesi Bursa deplasmanında bu kadar pozisyona girecek, kaçı puan çıkaracak, birlikte göreceğiz. Hep daha fazlasını istemeyi anlayabiliyorum, ama var olan şartları gözardı etmeden!
***
Bu mesleğe sadece kolay yollardan zengin ve şöhret olmak için balıklama dalanlara ders niteliğinde bir yazıya tanık okudum dün: “Semih’in milli forma ile başlayıp, Fenerbahçe ile devam eden bu müthiş çıkışından mutluyum. Ayrıca kendisine dudak bükenler arasında bulunduğum için bir özür borcum olduğunu düşünüyorum. Böyle düşünen başkalarını bilemem. Ben ‘Affedersin Semih’ diyorum.” (Şansal Büyüka)
Şöhret ve paranın yanı sıra aynı zamanda ‘adam’ denmesini istiyorsanız kendinize, öncelikle böyle mütevazı olmayı becermek gerekiyor. Yazılan her kelime, savunulan her düşünce spor yazarının namusudur. Bazen ‘art niyetli olmadığı sürece’ düşüncelerinizde yanıldığınız olabilir, hepimiz gibi. Ama bunu itiraf etmek önemlidir. Ve bunu başarmanın, zenginlikten ve şöhretten çok daha zor olduğunu söylemeden de geçemeyeceğim!