Arama

Popüler aramalar

Dağ 'Sergen' doğurdu!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

* Beşiktaş, UEFA’da grubu aşmak için hangi stratejiyi izlemeli?Beşiktaş, UEFA’da kurayı çektikten sonra ‘dişli bir gruba düştü’ yorumları yapıldı. Bu değerlendirme, diğer gruplara bakıp incelemeden yapılmış bir öngörü... Dikkat edilirse, Beşiktaş’ın rakipleri, Avrupa deneyimi asgari düzeyde olanlar. Rumen ve İsviçre takımlarının gözle görülür çıkışını, diğer ekiplerin form durumlarını dikkate alırsak, Beşiktaş için aslında ‘şanslı bir grupta’ diyebiliriz.Fikstüre gelince... Bolton yerine Guimares ile içeride oynansa elbette daha iyi olurdu. UEFA’nın geçen yıl başlayan grup uygulamasına göre, iç saha avantajını kullanmak önemli. Bu noktada da 6 puanın çok önemi var. Yine de ‘oyun disiplinine tam sadık’ bir Beşiktaş, İstanbul’da Bolton’u geçebilecek güçte. Üstelik 6 puan da, iyi bir averajla gruptan çıkılabilecek bir puandır.Ailton part-time oynamalı* Kartal, çok kritik iki maçını da kazanırken, Çalımbay’ın Ailton’u kesmesi dikkat çekiciydi. Sizce Rıza hoca yola nasıl devam etmeli?Ahmed Hassan, Tümer ve Sergen gibi ofansif karakterli oyuncuların çoğunluğunda, bunların en az ikisini oynatıp bir de Ailton gibi ‘hazır olmadığı için sadece topu ayağına bekleyen bir oyuncu’ ile çift forvet oluşturuyorsanız, takım savunmanızın gedikler vermesini önleyemezsiniz. En akılcı olanı, ofansif orta saha oyuncularınız da dahil, Ailton’u doğru zamanlamalarla part - time oynatmaktır. Tek forvet düzeninde Beşiktaş için en ideal uç oyuncusu ise Youla’dır.Vecibeler ve görevler...* Aralar, genelde takımları olumsuz etkiler. Üstelik bu ara bir de Ramazan’a denk geldi. Bu durum, nasıl aşılmalı?Lige verilen aralar, bizde ‘tatil’ diye algılanıyor. Sonra ilk lig maçında genelde bütün takımların olumsuz etkilendiğine şahit oluyoruz. Şimdi bir de araya Ramazan girdi ki, durum daha da belirsizleşti. Trilyonları alıp büyük kitlelere hitap etme sorumluluğu taşıyan oyuncuların dini vecibeleri ile toplumsal görevleri arasında vicdani ve mantık muhasebesi yapması gerekir. Hemen şunu da ilave edelim; bütün hafta oruç tutup da maç günü bırakmanın kesinlikle hiç bir faydası yoktur.Hangi taraf galip geldi?* Beşiktaş uçurumun kenarına nasıl geldi? Ve sonrasında düzlüğe nasıl çıktı?Malmö ve Fenerbahçe mağlubiyetlerinin üzerine bir de Ankaraspor karşısında kaybedilen üç puan eklenince karışan bir Beşiktaş... Sonra Malmö ve onu takip eden Samsun galibiyetiyle suların durulduğu bir Beşiktaş... Zamanı biraz daha daraltarak olayı açalım. Ankara’daki mağlubiyet sonrası Rıza hocanın jeepine binip gitmesinden Malmö’ye gelene kadar geçen sürede ‘operasyon’ niteliğinde sonuçlanması muhtemel onca iddia ve pazar gecesindeki galibiyetin ardından pazartesi sabahı sütliman bir hava...Somut tek sonuç, Gökhan Keskin’in istifası... Ve yola devam...Ne yani? Ankara - Malmö hattı arasında kopan bunca gürültünün ardından Gökhan’ın gitmesiyle mi asayiş berkemal oldu!Rıza hoca istifa etmiş saydık, etmedi...Eskiler uzaklaştırılacaktı, uzaklaştırılmadı...Sinan Engin menacerdi, geri tepti...Hangi kararlar alınmıştı? Kim, neyi dayatmıştı? Hangi formül kimlere takılmıştı? Kimler güç gösterisine soyunmuştu? Ve sonunda hangi taraf, galip gelmişti?Beşiktaş’ın aile içi o denli karmaşık ki, niye karıştığı ve niye durulduğu bile belli değil. Belli olan bir tek şey var: Ankara’da oyuna girdikten sonra kılını kıpırdatmayan Sergen’in Malmö ve Samsun maçlarında varolan gücünün tümünü sahaya aktarması. Galiba bir tek Sergen’in düzen içi patronluğunda uzlaşıldı. Hatta onun patronluğunda tüm futbolcuların performansı da ilginç bir şekilde ikiye katlandı!Çok iyi bir savunmacı şart* Ara transferde politika ne olmalı?Beşiktaş 10 senedir her seferinde ‘yeniden yapılanma’ diyor ve bunu her dediğinde işe, elinde, geleceğe ait beklentileri sona ermiş oyuncuların çoğunluğunda başlıyor. Çalımbaylı dönemde de durum değişmedi. Zaten sıkıntıların en büyük kaynağı da bu. Devre arasında reform niteliğinde bir temizlik elbette olamaz. Ancak bu sezon da işine yaraması için Beşiktaş’ın çok iyi bir yabancı savunmacıyı takımına katması gerek. Ocak’ta en azından bu konu gözardı edilmemeli.