Arama

Popüler aramalar

Kutlamanın hakkını ver hakkını

Abone OlGoogle News

Yeri geldiğinde Dünya Kupası, yeri geldiğinde çok üzücü deprem felaketi, yeri geldiğinde 2. tura kalan seçim sebebiyle aralara giren Spor Toto Süper Lig bugün tamamlanıyor. İncir çekirdeğini doldurmayacak birçok tartışma, birçok kamuoyunu geren açıklama geride kaldı, yani yaşandı ve bitti saygısızca…

Haberin Devamı

Hiçbirini hatırlamayacağız, hiçbiri bir anlam taşımıyor ama bu yaşananlarda olan; ligimizin düşen itibarına ve algısına oldu. Neyse, umarım ders alırız diyeceğim ama ondan da pek ümidim yok. Tüm yaşananlara rağmen, biz sahaya ve iletişime geri dönelim. Galatasaray için Pazar günü bir maçtan fazlasıydı. Şampiyon olmuştu ancak, bir kez daha ligin en iyisi olduğuna tüm kamuoyuna ikna etme fırsatı vardı, bu da çok önemliydi. Maçtan önce 24 yaşında bir futbolcunun yaptığı şaibe açıklaması, rakip takımın başkanının sürekli, deprem sebebiyle oluşan durumdan ötürü yaptığı haksızlık açıklamaları gibi birçok tartışmaya nokta koyması açısından da önemliydi. Bu maçta alınan, snet ve dominant galibiyet, sahada, neredeyse sezon boyunca her istatistikte lider ve önde olan Galatasaray’ı, algıda da net bir şekilde liderliğe taşıdı. Her şampiyonluk hak edilmiştir zaten ama naçizane olarak, Pazar gününden sonra herkesin zihninde bu ligin net şampiyonunun Galatasaray olduğunu, en azından öyle olması gerektiğini düşünüyorum…

Haberin Devamı

Ancak…

Direkt alanım olan bir konuyla ilgili yorumlarımı yapmak durumundayım. O gün saha içi ne kadar hakkını verdiyse, kutlamalar da bir o kadar hakkını veremedi. Evet, belki maç Cumartesi oynanıp, kupa kaldırılıp, Pazar kutlama yapılabilirdi, olmadı ama bu bir mazeret değil. Ne olursa olsun, Cumhuriyetin 100.yılındaki bir şampiyonluğun, içinde İcardi başta olmak üzere dünya yıldızlarını barındıran bir takımın, kutlaması böyle olmamalıydı. Nereden başlasam, nereden tutsam bilmiyorum. Prodüksiyon anlamında televizyona çok kötü yansıyan bir Kenan Doğulu konseri, karanlık bir ortamda futbolcuların kupa gezdirmesi, gerçekleşemeyen Aslan hologramı, seremoni alanının çok kötü organizasyonu…

Tek olumlu şey, tören sırasında aralarında şahane bir diyalog sürdüren spikerler oldu. Bunları söylemeden geçmek olmazdı. Her türlü başarısızlığın ve yanlışın cezasını kesen ve muhasebesini yapan Galatasaray camiası ve yönetimi mutlaka bu kutlamanın da hesabını yapacaktır. Umarım böyle büyük camialardan gördüğüm ilk ve son kötü organizasyon olur.

Seneye Yangın Yeri Hep!

Bu sene üç büyük takım da şampiyonluk puan ortalamasını yakalayarak ligi bitirdi. Seneye Trabzonspor’u da sayarsak, çok enteresan bir şampiyonluk yarışı izleyebiliriz. Avrupa ilerleyişi tabi çok etkileyecektir ancak, çok uzun süre 3-4 takımlı bir yarış olmasını bekliyorum. Tabi lokal çekişmeden çok umarım Avrupa’daki başarıları, geçilen turları konuşuruz. Ligimizin itibarı, ekonomisi ve algısı açısından lokal başarı gerekli ama maalesef yeterli değil.