Trabzonspor sevgisi
Haberin Devamı ›
Sevgisizlik ne kadar ızdırap verici bir durumsa, sevginin aşırısı da o derece öldürücüdür. En insani duygu olan aşk eğer tutku ve saplantıya dönüşmüşse, her iki taraf için de trajik sonuçlar doğurabilir. Bu tarz bir ilişki ölümcül bir oyuna dönüşebilir. Bunun adı marazi aşktır. Olay patolojiktir. Bazı durumlarda ise sosyolik bir boyut taşır. Çünkü böylesi hastalıklı bir bağlılık, bir kişiye olabileceği gibi, bir objeye, bir ideolojiye, bir inanca, bir topluluğa, bir kulübe karşı da olabilir. Tıpkı Trabzonspor’a kara sevda ile bağlanan Trabzonlu’nun sevgisi gibi.
Her kulüp, taraftarı için bir aşktır. Ve bu çok doğaldır. Taraftar sevgisi olmadan bir kulübün başarabilmesi, büyüyebilmesi mümkün değildir. Kulüplerin taraftar sevgisine ekmek gibi su gibi ihtiyacı vardır. Taraftar sevgisi kulüplere hayat veren can damarı gibidir.
Gelgelelim işin bir de marazi boyutu vardır. Yani sevginin tutku halini alması. Aşkın, gözü kör etmesi! Diğer tüm duyguları bastırması. Sevilenin hayatın bir parçası değil, özüne dönüşmesi. Sevenin kendisi için değil, sevdiği için yaşaması. Yaşayamazsa, yaşatmaması! Uzun yıllardır Trabzon’da olan biten tam da budur. Sevgili meslaktaşım Ergun Ata’nın önceki gün Fanatik’teki köşesinde çok güzel ifadelerle dile getirdiği gibi Trabzonlu, Trabzonspor’u ölümüne seviyor. Trabzonlu takımı için ölüyor! İşte benim itiraz ettiğim nokta da burasıdır. Sevgi ile ölümün yanyana geldiği bir ilişkiye sevgi ilişkisi demek mümkün değildir. Bu tarz bir ilişkinin sağlıklı bir ilişki olduğu söylenemez. Ortada ölümcül bir tutku vardır sadece. İçinde şiddeti de barındıran... Sevdiği için ölen kimse, aynı zamanda öldürür de. Hem sevdiğini, hem de sevdiğine zarar verdiğini sandığı kimseleri... Trabzonlu, Trabzonspor’u kalben ve ruhen, olanca coşkusuyla sevmeli elbette. Ancak, içindeki sevgiyi büyütüp, büyütüp yedi başlı bir ejderhaya dönüştürdüğü vakit aşk, aşk olmaktan çıkar. İşte budur benim anlatmak istediğim. “Trabzonspor’un kurdu yine Trabzonlu’dur” diye bana yazdıran da bu tespitimdir. Trabzonsporlu’nun bu aşırı sevgisinin altında yatan çeşitli sosyolojik ve psikolojik nedenler vardır mutlaka. Başta sıkışmışlık duygusu olmak üzere... Lakin hiç bir şey, aşkın ölümcül bir tutkuya dönüşmesini mazur gösteremez. Trabzonlu, sevgisine öfkesini katık etmediği zaman Trabzonspor huzura kavuşacaktır. Bu konuda daha söylenecek çok şey var. O nedenle noktalı virgül...