Arama

Popüler aramalar

Aynı noktaya gelmek güzel

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Ayrıca, “Kardeşim, adam takımı iki yıl üst üste şampiyon yaptı. Siz hala eleştiriyorsunuz. Fenerbahçe düşmanlığı yapmayın” sözlerinin ne kadar geçersiz ve anlamsız olduğu da böylece ortaya çıkmış oluyor. Bundan güzel, bundan daha sevincirici birşey olabilir mi.Alman hoca, geçen sezon başında, “İlla da Rüştü” diye tutturduğunda ne demiştik biz; “Elinde Volkan gibi bir kaleci var. Banko oynadığı ilk yılında başlarda (doğal olarak) hatalar yaptı ama her geçen gün kendini buldu, özgüven kazandı ve müthiş oynamaya başladı. Şampiyonlukta en büyük paylardan birine sahip oldu. Volkan ve Recep’e güvenip, formayı teslim edin. Fenerbahçe 10 yıl kaleci sıkıntısı çekmez.”Aradan 1.5 yıla yakın bir süre geçti ve Sayın Daum ile aynı noktaya geldik. Hayır, biz gitmedik, o geldi!Ne diyorduk geçen sezon orta saha tek başına Aurelio’ya teslim edildiğinde; “Brezilyalı oyuncunun çok iyi oynadığı maçlara dikkat edin. Yanında hep Selçuk vardı. Orta sahanın direncini artırmak istiyorsanız, Selçuk banko oynamalı.”Sezon başında Appiah transfer edildiğinde bazı aklıevveller, “Böyle bir adam için 8 milyon Euro bonservis parası ödemek büyük hata” dediklerinde dedik ki, “Ganalı’nın Fenerbahçe’nin tam aradığı adam olduğu konusunda herkes hemfikir mi? Hemfikir. O zaman ona verilen para da çok değil. Hatta Juventus’un onun yerine, biraz daha şöhretlisine 25 milyon Euro ödediği düşünülürse, ucuz bile.”Yani transfer doğruydu ve hem Aziz Yıldırım hem de Daum alkışı hakediyordu, alkışladık.Sezona iki beraberlikle başlayan Fenerbahçe, 3. haftada Çaykur Rize deplasmanına çıkarken, Tuncay cezalı, Anelka sakattı. Fenerbahçe tek forvet oynuyordu. Dedik ki, “Koyarsınız orta sahaya Selçuk, Aurelio, Appiah’ı. Böyle bir üçlünün önünde de Nobre ile genç Semih’e şans verirsiniz olur biter.” Çünkü böyle bir üçlünüz varsa, savunmanızı garantiye alacağınız için rahatlıkla çift forvet oynayabilirsiniz.Ne oldu? Fenerbahçe aynen bu oyuncularla mücadele edip, ilk galibiyetine imza atarken, ertesi gün herkes, “Selçuk, Aureilo, Appiah’lı orta sahadan” bahsediyordu. Bu üçlü yerleşti orta sahaya, Fenerbahçe sadece skor değil, ortaya koyduğu futbolla da alkışları almaya başladı. Daum’la aynı noktaya gelmek gerçekten güzel.Şimdi de diyorum ki; “Taşlar yerine oturdu. Kadro doğru oluşturuluyor. Fenerbahçe, bir büyük Avrupa ekibi gibi oynamaya başladı. Ne gerekiyorsa onu yapıyor. Futbolcuların kendilerine ve takıma öyle güvenleri var ki, skor ne olursa olsun, oyunun hiçbir anında paniğe kapılmıyor, sabırla ilmik ilmik futbolunu örüp, sonuç almaya çalışıyor. Onların bu görüntüsü taraftara öyle bir güven aşıladı ki, eskiden takım önde bile olsa, ‘Acaba puan kaybeder miyiz?’ diye düşünüp telaşlanan taraftarlar şimdi, ‘Nasıl olsa gol atar ve kazanırız’ diyerek skora hiç bakmadan 90 dakika boyunca huzur içinde maçını seyrediyor. O zaman; bu takım alkışlanır.”Dün yanlışlar vardı eleştirdik, bugün doğruları görünce alkışlıyoruz. Çünkü bunu sonuna kadar hakediyor.Ne demiştik; Daum’la aynı noktada buluşmak gerçekten güzel.