Pazar günü oynanacak olan derbinin durumu ortada. Zirvedeki üç takımın kaderini çizmeye aday. Beklentiler, kadrolar, tahminler herkese açık. Biz olaya; siyah, beyaz pencereden bakalım. Kartal, dev maçı nasıl kazanır. Ya da aynı şekilde nasıl kaybeder sıralayalım.. Önce üç puan nasıl gelebilir bakalım.
1. Bu maçta kenar yönetimin etkisi yüzde 10’u geçmez. Takımın form durumu belirleyici.
2. Aboubakar gününde olursa yeter de, artar.
3. İyi kaleci kötü gol yer. Mert güven patlaması yaşamaz ise.
4. Redmond’a arkadaşları mutlaka boş alan yaratmalı.
5. Her iki bek; Masuaku, Rosier öndekilere destek olursa.
6. Salih, Amir ve özellikle Gedson üçgeni, toplu topsuz oyundan kopmadan oynarsa.
7. Köşe atışları, duran top hatta taç kullanımı etkili yapılırsa.
8. Cenk, kanada hapsolmayıp, gölge santrfor gibi oynarsa.
9. Colley-Saiss ikilisi kademe hatası yapmazsa
10. Takım oyununun öne çıkacağı kritik maçta, gününde olmayan bir isim dahi olmazsa... Beşiktaş, taraftar desteği altında bu genel görüntü ile rahat kazanır. Ekibin kapasitesi fazlası ile var.
Peki ya hiç hesapta olmayan yenilgi. Unsurları masaya yatıralım
1. Gereksiz stres, gerginlik yüzünden pas hataları.
2. Sadece kazanma adına hücumu düşünüp savunmayı atlama.
3. Defansın arkasına atılacak toplardaki handikap.
4. Yüksek top pozisyonlarındaki yetersizlik.
5. Hızlı atağa çıkarken, kaptırılan toplar.
6. Geri ve yan paslar yaparak, rakibe dinlenme şansı tanımak.
7. Oyun içinde yetersiz mücadele ve yardımlaşma eksikliği.
8. İleri çıkıp atağa katılan oyuncuların yerinin açık kalması.
9. Hakem ve rakip futbolcular ile gereksiz diyalogların yaratacağı motivasyon kaybı.
10. Bireysel yetenekleri üst seviyedeki yıldızların sönük kalması... Güneş’in ekibi, artı eksilere baktığımızda maçın favorisi. Mutlaka teknik ekip, daha geniş perspektiften bakıp bunları paylaşıyordur. 41 bin 903 kapasiteli stadın biletleri çıkmadan tükendi. Bundan sonrası sahadaki 11 ve sonradan yapılacak hamlelere kalmış durumda..

Beş maçlık galibiyet serisine Trabzon’da ara veren Beşiktaş, rahat kazandı. Güneş’in ekibi, her iki yarıda bulduğu goller ile üç puanı almasını bildi. Lige tutunmaya çalışan Ümraniye önünde daha etkili olan Kartal, bu galibiyet ile Avrupa kupalarına gitmeyi büyük ölçüde garantileyip, taraftarına çifte bayram yaşattı. Hoca değişimine giden ev sahibi ekip, haftayı puansız geçip, ligde kalma umudunu mucizelere bıraktı.

Daha maçın başı. Ümraniyespor, Kayode ile pozisyona girdi. Kayode, açısını kapatan Mert’in üstüne vurdu. İkinci dakikada yaşanan olay bir anlamda kırılma anıydı.

Kartal, her geçen dakika topa daha fazla sahip olmaya başladı. Ancak gerçek anlamda bir on numarası olmadığı için, etkili olamadı. Takım oyununu sahaya yansıtamayınca, iş bireysel yıldızların becerisine kaldı. İşte 25’te gol böyle geldi. Cenk’in akıl dolu aşırtma pasında, Redmond ağları buldu.

Öne geçen Beşiktaş, iyice maça hakim olup, ilk yarıyı önde kapatmasını bildi. Bu yarıda ev sahibi takım vasatı geçemedi. Siyah-Beyazlılar da ayak uydurdu. Kötü futbol, güzel golün dışında zevk vermedi.

Siyah inci ipe dizdi

İkinci yarı Ümraniye risk alıp hücum denedi. Gücü ölçüsünde gol arasa da, net pozisyon bulamadı. Beşiktaş, bu durumu iyi değerlendirip arkaya sarktı. Önce Cenk’in atağında kaleci Orkun, çıkıp golü önledi. Kartal, gol denemelerini sürdürdü.

71’de Salih’in baskında topu kazanan Aboubakar müthiş gole imza attı. Yıldız forvet, rakiplerini tesbih gibi ipe dizip, topu uzak köşeye bıraktı: 0-2. Bu gol maçı erken bitirdi! Ev sahibi takım, umutlarını yitirdi. Beşiktaş, oyun ritmini istediği gibi yönetti.

Salih iki kişilik oynadı. Redmond, Aboubakar etkiliydi. Sonradan giren Ghezzal ve Maxim katkı verdi. Rosier ve Masuaku ataklara katılmadı. Gedson yine transfere takılmış olacak ki, eski formunun çok uzağında kaldı.

Beşiktaş, yeni seri istiyor. Ümraniye deplasmanına çıkacak olan Siyah-Beyazlılar’da tek hedef üç puan. Şenol Güneş, erken gol istedi. Maçın ilk yarım saati içinde skor üretmek isteyen tecrübeli hoca, Aboubakar önderliğinde hücum ağırlıklı sistem üstünde duruyor.

Kupadan sonra ligin zirvesinden de uzaklaşan Beşiktaş, yeni seri istiyor. Ümraniye deplasmanına çıkacak olan Siyah-Beyazlılar’da tek hedef üç puan. Sakatlıktan çıkan Cenk Tosun, 11 için forma istedi. Galatasaray derbisini düşünen Güneş, Milli golcüsünü riske etme konusunda maç saati son kararını verecek. Ligde kalmayı mucizelere bırakan rakip önünde Şenol hoca erken gol istedi. Maçın ilk yarım saati içinde skor üretmek isteyen tecrübeli hoca, hücum ağırlıklı sistem üstünde duruyor. Taktik çalışmada kalabalık atağa çıkmanın yanı sıra savunma arkasına atılan toplarda Aboubakar’ı daha çok topla buluşturma üstünde duruldu.

Merkeze çözüm aranıyor

Dele Alli’nin sakatlanıp ülkesine dönmesi, on numara pozisyonunda sıkıntı yaratmayı sürdürüyor. Bu bölgede denenen Maxim, Gedson, Redmond beklentilere tam olarak karşılık veremedi. Teknik, aralara pas atan, oyunun ritmini ayarlayan virtüöz eksikliği, aşılamıyor. Bu akşamki maçta da handikap yaşanacağı kesin. Salih, Hadziahmetoviç ve Gedson’un dirençli oyunu ile boşluğun doldurulması üstünde durulacak. Takım oyunundan ziyade bu maçta bireysel yeteneklerin sahaya yansıması skoru belirleyecek. Bir tarafta Avrupa yolunu garantiye almak isteyen Beşiktaş. Diğer yanda lige geldiği gibi gitmek istemeyen Ümraniye. Beklentimiz Beşiktaş’ın favori olduğu akşamda, zevkli futbol ve bol gollü maç.

Zirveye yakın durup, Avrupa hesapları yapan iki takım, puanları paylaştı. İlk yarısı sönük geçen haftanın maçının, ikinci devresi tam tersi görüntü vardı. Önce Trabzonspor, ardından Beşiktaş maçı kazanabilecek pozisyonlar buldular. Kalecilerin öne çıktığı gecede, alınan beraberlik iki takıma da yaramadı.

Temposuz maç

Her iki takım, çok kontrollü başladılar. Önce gol yememe üstünde durdular. Hücum futbolu yerini savunma ağırlıklı oyuna bıraktı. Her geçen dakika temposu düşen maç; ilk yarıda sıktı. Mücadele, heyecan, pozisyon yoktu. Bu zevksiz futbol, tribünlerin desteğine rağmen ivme kazanamadı. Koca ilk yarıda, Uğurcan ve Mert net gol tehlikesi yaşamadı. Ev sahibi ekipte Bakasetas, Kartal'da ise Gedson'un bireysel yetenekleri vardı. Redmond ile Aboubakar sıkı markajda kaldı. Ghezzal etkisizdi. Gomez de Colley'nin markajında kayboldu.

Kalecilerin gecesi

İkinci yarı kenar yönetimler karşılıklı hamleler yaptılar. Bu sahaya olumlu yansıdı. Ev sahibi ekip risk alıp yüklendi. Geride açıklar verse de net pozisyonlar buldu. Kalesinde devleşen Mert; Abdülkadir ve Markovic'in ataklarında gole izin vermedi. Son bölümde Colley müthiş müdahale ile rakibin bariz gol şansını önledi. Kalesinde geçit vermeyen Mert, Trezeguet'in iki sert şutunu çıkardı. Uğurcan; önce Redmond ardından da Salih'in gollük vuruşlarında kalesini kapatmasını bildi.

Üçüncü kez geri geldi. Kimi 'Kara Boğa' kimi de 'Siyah İnci' dedi. İlk haftalarda sessiz kalan Kamerunlu, bir açıldı, pir açıldı! Tutabilene aşk olsun. Son maçları boş geçmeyen Aboubakar, dün gece müthiş oynayıp, 2 gole imza attı. Cenk'in erken çıkması sonrası iki kişilik oynadı.

Ligde kalma mücadelesi veren ve büyük takımlara taş söktüren Giresunspor öne geçse de puan için yetersiz kaldı. Zirve takibini sürdüren Kartal, taraftarını mutlu etmesini bildi.

Golü yedi kendine geldi

Beşiktaş maça durgun başladı. Orta alan çok pas hatası yaptı. Uzun toplarla karşı kaleye inmeyi denedi yine olmadı. Bu durum, Giresunspor'un gözünü açtı. Savunmayı öne çıkarıp, alanı daraltarak, topa sahip olmaya başladılar. Pozisyona girip, sürpriz gol kovaladılar. 21'de Beşiktaş savunması pozisyonu izlemek ile yetindi, Bajic affetmedi: 0-1.

İşte bu hesapta olmayan gol, devrenin kırılma anı oldu. Silkelenen Kartal, kendine geldi. Konuk ekip baskı yedikçe, bocalayıp hata yaptı.

39'da Perez'in yarattığı penaltıda, Aboubakar skora denge getirdi: 1-1.

Bununla yetinmeyen Siyah-Beyazlılar; tribün desteği ile yüklendi. Ghezzal yan direğe takıldı.

45+5'te Ghezzal'ın pasında Aboubakar ilk yarının skorunu belirledi: 2-1.

Redmond fark yarattı

Giresunspor'un ikinci yarıya hızlı başlama arzusu, erken bitti. Masuaku'nun pasında iki oyuncu arasından geçen Redmond, klas gole imza attı: 3-1. Derbinin yıldızı olan oyuncunun 54'te attığı gol bir anlamda maçı erken bitirmiş oldu.

Her geçen dakika oyundan düşen konuk ekip önünde, etkili oynayan Kartal; futbol resitali verdi. Önce Hakan Keleş, ardından Şenol Güneş'in hamleleri vardı. Cenk'in yerine giren Gedson, eski formundan uzak olsa da dikey futbolu ile orta alanı rahatlattı. Sağlı sollu ve merkezden gelen ataklar, Aboubakar ile buluşamayınca, fark daha da açılmadı.

Derbi galibiyeti ile moral bulan Beşiktaş, galibiyet serisini kesintiye uğratmak istemiyor. Lige tutunmaya çalışan Giresunspor’u konuk edecek olan Siyah-Beyazlılar’da eksikler var. Cezalı Welinton, sakat Talha. Resmî olmasa da uygulamada yol ayrımı yapılan Dele Alli ve N’Koudou kadroda yer alamayacaklar. Teknik ekibin fiziki yeterlilik görmediği Atiba’nın da oynaması beklenmiyor. Kartal’ın hücum bölgesi formda. Her ne kadar Ghezzal, eski günlerini aratsa da Redmond açığı kapatıyor. Cenk, sol açık gibi görev yapsa da goller atıp, attırıyor. Merkez orta alan ile her iki bekler atağa çıkıp forvet hattına destek oluyorlar. Bu organizasyon direkt tabelaya yansıyor. Yüksek kaliteli ayakları durdurmak Karadeniz temsilcisi için de büyük sıkıntı olacak boyutta.

Gedson’a transfer freni

Portekizli oyuncu İtalyan ve İngiliz kulüplerinin takibinde. Transfer ciddi. Her iki önemli ligin spor medyasına yansımış durumda. Doğal olarak yıldız oyuncu ile de temas kurulmuş. Her ne kadar sözleşmesi devam ediyor olsa da özellikle Premier Lig’e çok sıcak. Malum Avrupa’da bu işler erken başlıyor. Planlı yapılıyor. Hâl böyle olunca da Gedson motivasyon kaybı yaşıyor. Takımın yükünü çeken genç oyuncunun bu durumu; hem kendisi hem de takım üstünde olumsuzluk yaratıyor.

Aboubakar farkı

Beşiktaş; kadro, fizik, moral motivasyon olarak evinde favori. Ancak hiçbir maç oynanmadan kazanılmıyor. Rakip sürpriz puan peşinde olacak. Giresun için bir puan, aslında bundan çok daha ötesi. Güneş hafta boyunca ekibini uyardı. Nasıl olsa kazanırız düşüncesi ile sahaya çıkılmaması konusunda elinden geleni yaptı. Maç taktiğine gelince. Derbi tarifesi sürecek. Aboubakar daha fazla topla buluşturulacak. Tam saha pres. Yüksek mücadele gücü. Yardımlaşma. Şut ve takım savunması öne çıkarılacak.

Ligde zirve takibini sürdüren Beşiktaş, Kadıköy’de üç puan için sahada olacak. Fenerbahçe’nin daha stresli olduğunu düşünen Siyah-Beyazlılar, sakin kalıp sonuca gitmek istiyor. Kartal’da eksik yok. Yeni transferlerin bu ilk derbisinde heyecan var. Teknik ekip, takıma sonradan katılan oyuncular ile özel görüşmeler yaparak motivasyonu artırıcı çalışmalar yapıyor. Fenerbahçe’nin stadında hiç maç kazanamayan Şenol Güneş, bu kez şeytanın bacağını kırmak istiyor. 21 maçta 15 yenilgi 6 da beraberlik alabilen tecrübeli çalıştırıcı, üç puana odaklanmış durumda.

Kadro tercih etkisi

Güneş, sahaya sürdüğü 11 ve yaptığı hamleler ile çok puan kaybına sebep oldu. Bu kez taktik belli. Deplasmanda olmasına rağmen maça baskılı başlanacak. Klasik kadro sahada olacak. Sağda Onur, solda Masuaku önlerinde oynanan Ghezzal ve Cenk’e destek olacaklar. Merkez orta sahada; Salih, Hadziahmetoviç ve Gedson birbirlerine daha yakın görev yapacaklar. Takım savunması öne çıkarılacak. Colley, Valencia ile eşleşecek. Defansın kademe hatası ve duran toplardaki zaafı üstünde duruldu.

Aboubakar sistemi

Formda santrfora kanatlar ve merkezden toplu, topsuz destek çıkacak. Sıkı markajda tutulacağı da düşünülüp sistem geliştirildi. Cenk ile oyun içinde yer değiştirip rakip savunma hataya zorlanacak. Bir diğer not ise Abobuakar’ın yaratacağı boşlukta topla buluşanın şut atması. Güneş; Masuaku, Gedson, Salih ve Ghezzal ile hamle oyuncuları Cenk ve Maxim’den şut istedi. Duran top organizasyonunda savunma ileri taşınacak. Özet ile dev maça yönelik her türlü taktiksel planlar hazır. Artık sıra bunun sahaya yansıtılmasında. Parola belli: Kaybetmek yok.

Beşiktaş, Avrupa hedefine sarıldı. Kupadan sonra, ligin zirvesine uzak kalan Siyah-Beyazlılar; evinde kaybetmedi. İlk yarısı sönük, ikinci devresi futbol dolu geçen maçta; iki farklı öne geçen Kartal, ikram golle sıkıntıya düştü. Uzatmada Redmond sert ve düzgün vurup golünü attı. Üç gol ile üç puanın sahibi olan Beşiktaş, Avrupa yolculuğunu sürdürdü. İstanbulspor eli boş dönüp, alt sıralarda kaldı.

Bir takım zirve takibinde. Diğeri ligde kalma derdinde. Her ikisi için de kritik maç. Beklenti; kıran, kırana mücadele. Futbol adına zevk dolu anlar. Bol pozisyon ve goller... Hayaller böyle, gerçekler tam aksi. Beşiktaş dağınık. Sistem yok. Oyun içinde organize olamıyor. Güneş de seyirci gibi izliyor. Orta alanda yaratıcı oyuncu olmaması, bunun sebebi. Dele Alli kadro dışı. Maxim kenarda. Hal böyle olunca da koca ilk yarıda rakip kaleye tek gollük şut 42'de atılabiliyor. Ghezzal'ın köşe atışından gelen topunu Cenk; kafa ile ağlara gönderdi: 1-0. Koca ilk yarının özeti bu. Konuk İstanbulspor da bu yarıda farklı değildi. Mert'e tek gollük vuruş yapmadan içeri girdi.

Gecenin yıldızı, yağmur soğuk demeden maça gelip takımlarına destek olan cefakar taraftarlardı.

Aboubakar ateşledi

İkinci yarıya Beşiktaş daha iyi başladı. Gereksiz pas yerine, kaleye dikey gitme yolunu seçti. Son haftaların formda golcüsü Aboubakar, yine boş geçmedi. 56'da öyle bir gol attı ki... Yaklaşık 25 metreden topu doksana gönderdi. Hamle dahi yapamayan kaleci Jensen; topu ancak ağlarında görebildi. Maçın kırılma anı olan bu güzel gol, Fatih Tekke'nin ekibinin direncini kırdı. Kaleci Mert'in hatalı pası, ilaç gibi geldi. İstanbulspor ummadığı bir anda farkı bire indirdi. Lokilo 70'te durumu 2-1'e taşıdı.

Tehlikeli kontrataklar yiyen Kartal, skoru tutmak için savunmaya çekildi. İlk yarının aksine futbol şöleni herkese zevk verdi. Karşılıklı fırsatlar kaçtı. Son sözü 90+3'te füze gönderen Redmond söyledi: 3-1.