Arama

Popüler aramalar

İstanbul için kahır vakti!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Bakın ligin ilk dördüne: Trabzonspor, Bursaspor, Kayserispor, Sivasspor... İstanbul’un devleri nerede? Fenerbahçe 5., Beşiktaş 10., Galatasaray 17... Makas daralıyor, hükümdarlık bitiyor.

Niang’lı, Stoch’lu Fenerbahçe beşinci...
Quaresma’lı, Guti’li Beşiktaş onuncu...
Pino’lu, Cana’lı, Arda’lı, Kewell’lı Galatasaray ise onyedinci...
İkinci haftanın sonunda puan kaybetmeyen 3 takım var: Trabzonspor, Bursaspor, Kayserispor... Onların peşinden gelen takım ise Sivasspor...
İlk 4, Anadolu’ya teslim; İstanbul ise perişan yani!
İlk üçteki takımların ortak bir özelliği var: Hepsi de oturmuş kadrolarının üzerine nokta transferler yaptılar. Kadrolarında birbirlerini iyi tanıyan oyuncular yer aldığı için de (hani o yalan var ya-uyum süreci falan) hiç sorun yaşamadan yeni sezona daldılar.
İstanbul’un devleri ise ‘yap-boz’a devam ediyor... Galatasaray ve Beşiktaş neredeyse her sezona farklı iskeletlerle giriyor. Fenerbahçe, diğer iki ezeli rakibine oranla saha içi istikrarını sağlamış gibi gözükse de, onlarda da ‘kulübedeki patron’ krizi sürüp gidiyor.
Bu sezon başının bizlere gösterdiği tek bir gerçek var: İstanbul ile Anadolu arasındaki makas daralıyor...

***

Mailler de geliyor, arkadaşlar da sitem ediyor: Her yazımda Galatasaray hakkında kötü şeyler yazıyormuşum. Arkadaşlarıma söylediğim gibi, mail atan dostlara da soruyorum: “Galatasaray’da şu an iyi olan ne var?”
Rijkaard mı? Neeskens mi? Adnan Polat mı, Sezgin mi?
Geçen sezon ‘tu kaka’ ilan edilen Servet, banko oynuyor şimdi! Peki ne değişti?
Ali Turan, Kayserispor ile dostluğun bitmesine değmiş mi?
Pino... Sakat!
Cana... Yedek!
Serdar Özkan... Sakat!
Mehmet Batdal... Sakat!
Yine Ayhan, yine Sarp, yine Barış oynuyor. Bu arada Keita da gitti, Nonda da!
Yönetim, Adnan Sezgin’e sahip çıkıyor. Bu onların doğrusu. Fakat yukarıdaki satırlarda okuduğunuz gibi; transferde Galatasaray’a bu politikayı uygulatanlardan biri de mutlaka gitmeli, öyle değil mi?

***

Beşiktaş’ta Schuster hâlâ ‘deneme-yanılma’ metodu uyguluyor. Fakat dua etsin ki; Abdullah Avcı ofsayt çalıştırmamış takımına! Yoksa İnönü’deki fark, bırakın ikiyi, bir elin parmaklarını bile geçerdi.
Naçizane bizim Beşiktaş konusunda belirlediğimiz birkaç doğrumuz var:
Sivok sakat, Toraman hazır değil ise Zapotocny’nin yeri tribün değil sahadır.
Bu takımın 1. santrforu Bobo’dur. Sakat ya da cezalı olmaması halinde mutlaka oynatılmalıdır.
Bobo yoksa, yerinde oynayacak isim Nobre’dir.
Holosko santrfor değildir!

***

Son sözlerimiz Aykut Kocaman’a! Alex ve Stoch’u PAOK rövanşı nedeniyle dinlendirmiş. Peki, ilk PAOK maçında Stoch neredeydi?