Bu terzi çok usta!

Haberin Devamı ›
Geçtiğimiz yıl Paris’te yapılan Avrupa Salon Atletizm Şampiyonası’nın hemen ardından Atletizm Federasyonu Başkanı Mehmet Terzi ve Avrupa Atletizm Birliği Yönetim Kurulu üyesi Salih Münir Yaraş ile şampiyonayı değerlendiriyorduk. Mehmet Terzi, Kemal Koyuncu (gümüş) ve Halil Akkaş (bronz) ile tarihimizde ilk kez iki madalya çıkardığımız organizasyonda elde edilen başarının tesadüfi olmadığının altını çiziyordu. Ve üstüne basa basa altyapıya yaptığı yatırımlardan bahsediyordu. Atletizmi Geliştirme Projesi’nden söz ediyor, bölgesel taramalardan dem vuruyordu. Bilimsel testlerle hangi sporcuların hangi branşa yatkın olduklarını tespit ettiklerini ve gençleri anatomik yapılarına göre yönlendirdiklerini heyecanla anlatıyordu. Bu çalışmaların Türkiye’de ilk kez yapıldığını ve gelecekte Türk atletizmini güzel günlerin beklediğini anlatıyordu. Ona göre, Paris’te elde edilen madalyalardan çok Türk atletizmi bu yönüyle gündeme gelmeliydi. Mehmet Terzi’nin o gün ne demek istediği işte bugün daha iyi anlaşılıyor. Helsinki’deki madalya patlaması, Londra Olimpiyat Oyunları’na 43 atletin kota alması ve o kota alanların büyük çoğunluğunun 23 yaş altı olması, Mehmet Terzi Federasyonu’nun altyapıya yaptığı yatırımın meyvelerinin alınmaya başlamasından başka bir şey değil.
Sakin güç: Mehmet Terzi
Hiç kuşkunuz olmasın, bu bir sonuç değil, bir başlangıçtır. Çünkü, devşirme sporcularla alt yapıdan gelen yetenekli gençleri ustaca harmanlayıp uluslararası pistlere süren Mehmet Terzi sessiz sedasız bir devrime imza atıyor. Daha düne kadar yarı final ya da final koşmayı başarı olarak addediyorken, bugün kaçan madalyalara yanıyor olmamız bile Türk atletizminin geldiği noktayı gözler önüne sermektedir. Göreve gelir gelmez Süreyya Ayhan ve destekçileri tarafından yıpratılan, daha sonra Binnaz Uslu’nun dopingiyle sarsılan, zaman zaman haksız eleştirilerin hedefi haline gelen Menmet Terzi, bütün bu badirelere karşı dik durarak sadece işini yapmanın ödülünü şimdi alıyor. Sabırla, özenle; tıpkı soyadı gibi bir terzi titizliğinde Türk atletizmini ilmek ilmek dokuyarak 21. Yüzyıl’a taşıyan Mehmet Terzi, bir zamanlar Kemal Kılıçdaroğlu’na yakıştırılan ‘Sakin Güç’ tanımının spordaki versiyonudur. İyisi mi, yergide kaçırdığımız dozu övgüde de kaçırmadan (!) onu kendi haline bırakalım; ekibini Londra’ya huzurlu bir şekilde hazırlasın. Zira hem onun, hem de sporcular ile antrenörlerinin bu sükunete ihtiyacı var.