'Spor markaları hızlı büyüyor'

Sokak modasının günümüzde yükselen trendininspor giyimolduğunu söyleyen Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, “Spor markalarının çokhızlı büyüdüğünü gözlemliyoruz” dedi.

Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, sokak modasının günümüzde yükselen trendinin spor giyim olduğunu söyleyerek, “Spor markalarının çok hızlı büyüdüğünü gözlemliyoruz” dedi. Öncel, “Tüketici geçmişte spor giyimi sadece hafta sonları tercih ediyordu. Artık haftaiçi de birçok kişi spor ayakkabı eşofman gibi kıyafetler giyiyor. Yani spor giyim, günlük kıyafet haline geldi. O sebeple sadece spor yaparken değil, serbest zamanlarda hatta iş yerinde dahi spor kıyafetler tercih ediliyor” diye konuştu.

Pazar büyüyor...

Pazara giren spor markalarının çok hızlı büyüdüğünü gözlemlediklerini belirten Öncel, “Kısa sürede 100 küsur mağazaya ulaşan markalarımız var” dedi. Birçok hazır giyim markasının da spor giyim koleksiyonu hazırladığını vurgulayan Öncel, şöyle devam etti: “Mesela, Koton, LC Waikiki gibi... Twigy’de de ‘after sports wear’ koleksiyonumuz var. Satışlarımız da gayet iyi. Örneğin Damat buruşmayan, spor yapmaya olanak sağlayan kıyafetler üretiyor. Spor giyimde rahatlık ön planda olduğu için büyüyen bir pazar olduğunu söyleyebiliriz.”

Sektörün yüzünü ‘anneler’ güldürdü

Anneler Günü’nün sektör için çok olumlu geçtiğini belirten Sinan Öncel, “Geçen yıla göre satışlarımızda yaklaşık yüzde 20 civarında bir artış oldu” dedi. Okulların kapanması ve yaz tatili başlangıcı döneminde de alışverişin hareketlendiğini dile getiren Öncel, “Bu yıl da aynı hareketlenmeyi bekliyoruz. Ancak bu yıl turist sayısındaki artış da önemli... İstanbul ve Kuşadası’na gelecek olan cruise gemileri sektöre olumlu etki edecek. Örneğin bizim Marmaris mağazamızın satışları şu anda gayet iyi gidiyor. Biz genellikle turist nabzını oradan ölçüyoruz” diye konuştu. 2016 yılı sonu itibarıyla sektör istihdamına yönelik bir araştırma yaptırdıklarını kaydeden Öncel, “Aynı araştırmayı 2017 için de yapıyoruz. Sektörde genel olarak istihdam artışı var” dedi.

’90 ülkede 3 bin 200 mağazaya ulaştık’

Perakende sektörünün 2018’e güzel başladığını söyleyen Sinan Öncel, şu bilgileri verdi: “Özellikle yurtdışında yatırımlarımız hızla devam ediyor. 90 ülkede 3 bin 200 mağazaya ulaştık. Yılsonuna kadar 4 bin mağazaya ulaşmayı bekliyoruz. Satış noktası sayımız ise 15 bin... Bu büyümede Turquality’nin ciddi etkisi var elbette. Türkiye’de kurların ve buna bağlı olarak giderlerin ciddi oranda artmış olması, perakendecileri yurtdışında yatırım yapmaya yöneltti. Faaliyetinin yüzde 30-40 civarındaki bölümü yurtdışında olan markalar var. Yurtiçinde ise 70 bin mağazaya ulaştık. Perakendedeki büyüme iştahı artarak devam ediyor.”

‘Yurt dışına açılma dönemi’

Perakendede verimlilik ve sürekliliği koruyabilmek için karlılığı artırmanın önemine işaret eden Sinan Öncel, “Verimsiz mağazalar hızla kapanıyor. Dünyada da böyle bir trend var. Bunda e-ticaretteki yükselen trend de etkili tabi ki. Dolayısıyla markalar mağazalarını konsolide etmeye başladı” dedi. Turist gelirlerinin artmaya başladığını söyleyen Öncel, şöyle devam etti: “Alışveriş devam ediyor. Özellikle Antalya bölgesinde doluluk oranları gayet iyi... Türk markaları için ihtiyatlı iyimserlik ve yurtdışına açılma dönemi... Geçtiğimiz günlerde Anna Fendi bir konferansta misafirimiz olarak Türk markaları ile buluştu. Kendisine başarının sırrını sorduk. Bir aile şirketi olmak diye cevapladı. Aile şirketi olmak ve istikrarı sürdürmek... BMD olarak başarı için elbette tüm olasılıkları değerlendiriyor neler yapabileceğimizi araştırıyoruz.”

Manchester City Kadın Futbol Takımı’nın da sponsoru oldu

‘Yaşanacak bir hayat’ konseptiyle 100’ü aşkın ülkede faaliyet göster diklerini söyleyen QNET Türkiye, Orta Asya ve Rusya Bölge Müdürü Cem Geyik, “İnsanların yaşamlarını daha sağlıklı ve daha iyi sürdürmesi için ürünler sunuyoruz. Yaşadığımız dünyaya karşı kendimizi sorumlu hissediyoruz” dedi. Doğrudan satış alanında faaliyet gösteren QNET’in bu vizyonla sporu desteklemeyi misyon olarak belirlediğini belirten Geyik, “Sporun enerji veren, sağlıklı yaşamayı teşvik eden, heyecanlı, kişiyi başarıya iten motivasyon gücü QNET’in yaklaşımıyla örtüşüyor. Bu nedenle tüm dünyada sporu ve sporcuyu destekliyoruz” diye konuştu.

Global strateji

Kitleleri peşinden sürükleyen ve tüm dünyada en çok izlenen spor olan futbolun, QNET’in sponsorluk çalışmaları yürüttüğü alanların başında yer aldığını ifade eden Geyik, şu bilgileri verdi: “2014 yılında Manchester City’nin resmi doğrudan satış sponsoru olan QNET, bu yılda takımı yalnız bırakmadı ve sponsorluğunu 6 yıl daha uzattı. İlk kez Fanatik okurları için paylaşacağımız yeni bir bilgi de QNET, artık Manchester City Kadın Futbol Takımı’nın da sponsoru oldu. Dünyada özellikle de dezavantajlı kadınların girişimci olması için onları destekleyen çalışmalar yürüten QNET bu anlamlı sponsorlukla global stratejisini de taçlandırdı.”

Formula 1’e destek

QNET’in bunların yanı sıra Afrika Futbol Konfederasyonu’nun (CAF) Şampiyonalarının da sponsorluğunu üstlendiğini kaydeden Geyik, şöyle devam etti: “Yine hız ve heyecanı birleştiren Formula 1’de sponsorluklar yürütüyor uz. Marussia F1 Takımı ve genç yarışcı Pavan Ravishankar QNET’in destekleriyle başarılarına devam ediyorlar. Tüm bu çalışmalar QNET’in marka bilinirliğine büyük bir katkı sağlıyor. Bağımsız temsilcilerimizin, potansiyel müşterilerimize ulaşmasında köprü görevi üstleniyor. QNET’in ürün satışlarını da pozitif yönde etkiliyor.”

‘Kızlar da futbol oynar’

Türkiye’de QNET olarak amatör sporcuları destekleme yönünde karar aldıklarını açıklayan Cem Geyik, şöyle konuştu: “Özellikle yarınımızı emanet ettiğimiz gençlerimizin kendi ayakları üzerinde duran güçlü bireyler olmasını önemsiyoruz. Sporun da gençleri yüreklendirmede itici güç olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle geçtiğimiz yıl Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı Sevgi Evleri İstanbul Şubesi erkek voleybol takımına, bu yıl da kız futbol takımına sponsor olduk. ‘Kızlar da futbol oynar’ dedikÖ Sahaya indik, kızların da erkek sporu futbolu başarabileceklerini desteklenirlerse de uluslararası başarıya ulaşabileceklerini göstermek istedik.’QNET’in, 2010 yılından beri Türkiye’de faaliyet gösterdiğini hatırlatan Geyik, şu bilgileri verdi: “130 bine yakın bağımsız temsilcimiz bulunuyor. QNET’in misyonunu, vizyonunu doğru anlatmak spor sponsorluklarımızla daha kolay oluyor. Satışlarımızda da olumlu yönde büyüme var. Özel saat markamız Bernhard H. Mayer’in Manchester City sponsorluğumuz sayesinde satışları yüzde 100 artış gösterdi.”

Vivident olarak basketbol anasponsorluğuyla, daha geniş hedef kitlelereulaşmayı hedeflediklerini söyleyen Çiğdem Tüzüner Serim, “Hem dünyada hem de ülkemizde yapılan araştırmalarda marka algısının sporla güçlendiğini gözlemliyoruz” dedi.

Türkiye’nin, spora yatırımını her geçen gün artırmaya devam eden bi r ülke olduğunu söyleyen Perfetti Van Melle Türkiye Sakız ve Şeker Grubu Pazarlama Müdürü Çiğdem Tü züner Serim, “Farklı spor dallarına uzun zamandır yatırım yapan ve sporcunun yanında olan çok çeşitli markalar var. Zira spor dalı sponsorlukları ülkemizde her geçen gün ar tıyor” dedi . Ye ni markaların da spora yatırım yapmaya devam ettiğini belirten Serim, “Hem dünyada hem de ülkemizde yapılan araştırmalarda marka algısının spor la güçlendiğini gözlemliyoruz” diye konuştu.

Kendimize yatırım…

Şirket olarak spor ya tırımlarına olumlu baktıklarını kaydeden Serim, şöyle devam etti: “Bunu sadece bir yatırım ol arak değil esasında kendimi ze de yatırım olarak görüyoruz . Vivident markas ıyla Basketbol Süper Ligi’nin 3 yıldır ana sponsorluğunu ya pıyoruz. Basketbol, Tü rkiye’nin takım sporlarında, hem erkekler, hem de kadınlarda en aşarılı olduğu branşların başında geliyor. Fa rklı zama nlarda yapılan araştırmalara göre, Tü rkiye’de basketbol aileler tarafından çocuklarını yönlendirmek üzere tercih edilen 1 numaralı spor olarak gör ülmekte. Bununla beraber, sadece er ke klerin değil, aynı zamanda kadınların da daha yoğun olarak ilgi gösterd iği popüler sporların başında basketbol geliyor.” Serim, “Basketbol izleyicisi ile hedef kitlemizin örtüşmesi, her iki tarafın geleceğe yönel ik hedefleri ve değer üretme potansiyeli, Vivident markamızı ve Basketbol Süper Ligi’ni ortak bir pay da da bul uşturdu” dedi.

Logolu paketler

Serim ana sponsorluk kapsamında neler ya ptıklarını ise şöyl e anlattı: “Vivident’in bi rçok çizgi üstü ve çizgi altı çalışmaları oldu. Popüler lig oyuncularının da yer aldığı TV reklam filmlerimizin yanı sıra radyo, açık hava ve dijital ortamlarda, basketbol temasını işlediğimiz birçok çalışma yaptık. Yine lig oyuncularının yer aldığı ve basketbol temalı Vivident ürünlerimiz dönemsel olarak piyasaya çıktı. Aynı zamanda ana sponsorluğumuzu desteklemek amacıyla 3 senedir tüm Vivident paketlermizde basketbol liginin logosu yer alıyor. Son olarak da saha üzerinde canlı performans ile lanse ettiğimiz basketbol temalı şarkımızı basketbol izleyicileri ilk kez All Star 2018'de dinleme fırsatı yakaladı."

Çiğne ve Gülümse

Vivident'in "Bu oyunu Seviyoruz" adlı şarkısını yıllardır dllerden düşmeyen "Çiğne ve Gülümse" sloganına farklı bir yorum getirdiğini belirten Serim, "Basketbolun enerjik temposuna sahip şarkı, çalındığı her ortamda büyük beğeni topladı. Özel çekilen klibini müzik kanalları ve radyo istasyonlarında yayınladı" diye konuştu.

Nike, herkesi spor yapmaya çağırıyor

Nike, farklı spor dallarından genç ve profesyonel sporcuların ünlülerle bir araya geldiği kampanyası ‘Çık, Oyna’ ile herkesi spor yapmaya çağırıyor. Nike’ın yeni kampanyasında Türkiye A Milli Futbol Takımı yıldızlarından Arda Turan ve Abdülkadir Ömür, Taekwondo Dünya Şampiyonu Milli sporcu İrem Yaman ve 400m İşitme Engelliler Olimpiyat, Dünya ve Avrupa Şampiyonu Yasin Süzen gibi sporcuların yanı sıra aktris Melisa Şenolsun, Elvin Levinler ve aktör Birkan Sokullu yer alıyor. Dudulluspor Kadın Futbol Takımı’ndan 17 yaşındaki Berdan Bozkurt, BMX sürücüsü Taner Erdaş, Freerunner Emir Ünder ve Dans Fabrika ekibinden Sam Gizem Sözer gibi isimler de projeye destek veren isimler arasında bulunuyor.

Markalar destekliyor

MACFit, Boyner, Rakipbul, Cihangir Yoga, Dans Fabrika ve Urban Riders gibi markaların da destek verdiği kampanya ile futbol, koşu ve dans ile ilgili etkinliklerde sporseverler bir araya gelecek. 19- 20 Mayıs tarihlerinde; İstanbul, İzmir ve Ankara’daki 50 seçilmiş MacFit spor salonları sabah erken saatlerden gece yarısına kadar, Cihangir Yoga’nın Bağdat Caddesi ve İstinye’deki şubeleri, Urban Riders ve Dans Fabrika’nın seansları Nike üyesi olan herkese açık olacak.

Tenis turnuvasına ev sahipliği yapacak

NG Afyon Otel, bu sene Türkiye Tenis Federasyonu denetim ve gözetimiyle, ilk kez tenis turnuvalarına ev sahipliği yapacak. Otelde 10-13 Mayıs’ta, 8-9-10 yaş grubunda ve 17-20 Mayıs tarihleri arasında yetişkin kategorisinde kıyasya bir mücadele yaşanacak. Başvuruların TTF I-KORT’tan gerçekleşeceği karşılaşmalar Sezai Tutmaz direktörlüğünde hard zeminde ve açık kortlarda oynanacak. Turnuvaların sonunda birinci ve ikincilere kupa verilecek.

‘Türkiye’den 74 farklı ülkeye ihracat yapıyoruz’

Vivident markasının üretici firması Perfetti’nin, 2001 yılında, Hollanda menşeili Van Melle firmasını bünyesine katmasının ardından, Perfetti Van Melle (PVM) adıyla anıldığını söyleyen Çiğdem Tüzüner Serim, şu bilgileri verdi: “PVM, global ölçekte 2006 yılında dünyaca ünlü lollipop markası Chupa Chups’u da satın aldı. Perfetti Van Melle, 17 ülkede 31 fabrikasıyla faaliyet gösteriyor. Yıllık 2.6 milyar Euro’luk ciroya sahip. Türkiye’de ise Perfetti Van Melle olarak 1988 yılından beri faaliyetteyiz. Bu yıl Türkiye’deki 30. yılımızı kutluyoruz. Vivident, gerek cirosal, gerekse pazar payı anlamında en önde gelen markamız. Büyük, global markalarımızdan olan Mentos ve Chupa Chups’ın yanı sıra, Big Babol ve Center Fresh de tüketicilerimizin yakından tanıyıp sevdiği diğer markalarımız arasında.” Türkiye’deki fabrikalarında ağırlıklı olarak sakız üretimi yaptıklarını kaydeden Serim, “1000’den fazla çalışanımızla Esenyurt’daki 2 üretim & paketleme tesisimizde, yıllık 24 bin tonu aşkın bir üretim yapıyoruz. Ar-Ge merkezimizde yılda 100’e yakın ürün geliştiriyoruz. Türkiye’den 800 farklı ürünü 74 farklı ülkeye ihraç ediyoruz.”

‘Hedefimiz basketbolun yükselişine katkı sağlamak’

Vivident olarak basketbol ana sponsorluğuyla, daha da geniş hedef kitlelere ulaşmayı ve Türkiye’de basketbolun yükselişine katkı sağlamayı hedeflediklerini kaydeden Çiğdem Tüzüner Serim, şunları söyledi: “Her yaş grubundaki kişilerin yoğun olarak ilgi gösterdiği popüler sporların başında basketbol geliyor. Basketbola yaptığımız yatırım ile Vivident, 2017’de yapılan basketbol sponsorluk bilinirlik araştırmalarında ‘en yüksek bilinirliğe sahip olan marka’lar arasında yer alıyor.” Şirket içinde de spora teşvik için uğraştıklarını belirten Serim, “Her sene katıldığımız, şirketimizin mavi ve beyaz yaka karma takımı, 2017 yılında da ‘Kızlar Sahada’ futbol turnuvasında birincilik elde etti. Kısacası hem şirket içerisinde hem de şirket dışarısında markamızın duruşuna katkı sağlayacak şekilde spor yatırımını destekliyoruz” dedi.

SWEATers App Kurucuları Eli fBoyner ve Melis Abacıoğlu Sezener, ünlü markaları spor festivalinde buluşturacak. 5-6 Mayıs’ta İstanbul’da gerçekleştirilecek SWEATFEST 2018’de, yelken, koşu, yoga, pilates, boks, basketbol ve voleybol etkinlikleri düzenlenecek.

Türkiye’nin en geniş kapsamlı spor festivali olma hedefiyle ilk kez geçen yıl hayata geçirilen SWEAT FEST’in ikincisi 5-6 Mayıs’ta İstanbul’ a gerçekleştirilecek. Bu yıl SWEAT FEST’e dünyaca ünlü birçok marka destek veriyo r. Bunlar arasında Nike, New Balance, Boyner, Hopi, Asics, Skechers, Columbia, Northface, Vestel, Arçelik gi bi firmalar var. Ayrıca kurulum sponsoru Polimeks, navigasyon sponsoru Yandex, enerji sponsoru Immunex Pharma, medya sponsoru Karnaval, basın sponsoru Fanatik SWEAT FEST’e renk ve eğlence katacak 50 markadan sadece birkaçı... Geçen yılki etkinliğe 5 bin kişinin katıldığını söyleyen Elif Boyner, “Toplamda 450 bin dakika spor yapıldı. Bu yıl çok daha fazla sporseverin katılımını bekliyoruz” dedi.

‘Kumsal kurduk’

SWEAT FEST 2018’in yeniliklerle ve kapsamı büyüyerek geldiğini belirte n Boyner, şu bi lgileri verd i: “Bu yıl, uzun yıllardır kullanıma açı k olmayan Te rsane İstanbul, Haliç’teyiz... Eski İstanbul manzarasına karşı bir kumsal kurdurduk . İnanılmaz keyifli bir yer oldu. Spor yapılıp sosyalleşilebilecek bir alan kurgulamak istedik. Umuyoruz ki gelenler de bunu hissedecekler. Sporun o büyük ve ihtişamlı dönüşümünü de yansıtan bir mekân: dev makinalar, vinçler, çarpıcı renkler. .. Tarifsiz bir atmosfer olacak o gün orada. Kafa dengi insanların, sporla dönüşüme inananların buluşacağı bir gün olacak.”

Boks alanı da var

Bu yıl ana sahne dışı nda, gün boyunca devam eden, kendi programı olan alanlar kurduklarını kaydeden Boyner, şöyle devam etti: “Crossfit, çocuk spor alanı, yo ga alanı, pilates alanı, boks alanı, basketbol ve voleybol al anları bunlardan sadece bazıları. Ay rıca bu sene katılımcıları büyük bir sürpriz bekliyor. Ar tık yaptıkları spor hediyelere dönüşecek. Festival sırasında katıldıkları her etkinlikten puan kaza nacak ve bunlarla türlü hediyelere ulaşacaklar. Büyük ödül Pegasus ile yurt dışına uçuş!”

‘Yeni bir yatırım turundayız’

SWEATers APP içerisinde oluşturulan etkinliklere ‘HADİ’ adını verdiklerini söyleyen Melis Abacıoğlu Sezener, şu bilgileri verdi: “Şimdiye kadar 1890 kişi, 6 bin 153 kere spor arkadaşlarına HADİ dedi. 1340 kere ise koşu için kullanıcılar birbirine HADİ dedi. SWEATer’lar 2 bin 835 litre terledi ve toplamda 36 bin 750 saat, 1531 gün spor yaptılar. Ortalama 67 bin km koşuldu. SWEATer’lar en çok fitness, koşu, yürüyüş, bisiklet, doğa yürüyüşü, basketbol sporlarıyla ter atıyor.” SWEATers APP’in, 3 milyon TL değerleme ile çekirdek yatırımı aldığını hatırlatan Elif Boyner de, “İlk tur yatırım sonrasında çok iyi bir büyüme yakaladık. Şimdi ise yeni bir yatırım turundayız. Tamamlandığında heyecanla paylaşacağız” dedi.

Yelken,kano,yoga...

SWEAT FEST’in, spora ve sağlıklı yaşamaya önem verenleri bir araya getireceğini söyleyen, Melis Abacıoğlu Sezener de şu bilgileri verdi: “Ayrıca spora başlamak için motivasyona ihtiyaç duyan veya senelerdir spor yapan ve sporu yaşam tarzı haline getirmiş olan herkesin ilgisini çekecek bir etkinlik. Festival, yelken, SUP, kano, kaykay, basketbol, pilates, beach volley, crossFit, doğa sporları, bisiklet, koşu, fitness, dans, zumba, boks, yoga, mind&body, duvar tırmanışı, swEAT Well sağlıklı yeme-içme noktaları, spor mağazaları, çocuklara özel atölyeler ve konserlerle spor tutkunlarını buluşturacak. Festivale katılan sporseverler, Post SWEAT Happiness alanında spor sonrası tüm yorgunluklarını masaj ile atacak, kumsal alanında keyif yapacak. Ve eski İstanbul manzarasına karşı gün batımında yoga ile huzura doyacak.”

‘650’den fazla üye marka var’

Sweaters App’in birinci senenin sonunda 50 bin kez App Store ve Google Play Store’dan indirildiğini kaydeden Elif Boyner, “Sadece Türkiye’den değil, ABD, İşveç, Almanya, UK, Hollanda, İtalya, Fransa, Polonya, Azerbaycan, Çek Cumhuriyeti, Yunanistan, Hindistan, Bosna Hersek, Kanada, Japonya, Çin, Rusya gibi daha birçok ülkeden kullanıcısı bulunuyor” dedi. Sweaters App’i geliştirmeye devam ettiklerini belirten Melis Abacıoğlu Sezener de, şunları söyledi: “Yeni özelliğimiz ile SWEAT MASTER ismini verdiğimiz eğitmen, diyetisyen gibi alanlarında uzman kişilere de erişebiliyorsunuz. Bu isimleri özenle seçiyoruz, bire bir tanışıyoruz, gözümüz arkada kalmadan önerebileceğimiz kişiler. Bir de lokasyonlarımız var tabii! SWEATSTOP’lar! Bunlar spor merkezleri, spor mağazaları, sağlıklı yeme-içme lokasyonlarından oluşuyor. Uygulama üzerinden bu markalar ile ilgili bilgi alabildikleri gibi onlara özel fırsatlardan indirimlerden ya da kolaylıklardan da yararlanabiliyorlar. Şuan SWEATstop ekosistemimizde 650’den fazla üye marka mevcut.”

‘Spordan aldığım tutkudan ilhamla hayata geçirdik’

SWEATers APP’i spora nereden başlayacağını bilmeyen, motivasyona ihtiyaç duyan insanların sosyalleşmesi amacıyla kurduklarını ifade eden Melis Abacıoğlu Sezener, şöyle devam etti: “İnsanları harekete geçirmek isteyen ve bize güvenen insan düşündüğümüzden daha çok! Spor salonuna giden insanların yüzde 47 gibi büyük bir oranının daha sonra spora devam etmediği araştırmalarla ortaya çıkmış. Bunun en büyük sebebi de motivasyon eksikliği ve spor partneri bulamamak. Biz de aplikasyonumuzla spora dair çok fazla bilgiyi, spor dalını, aktivitesini tek, kolay ve ulaşılabilir bir platformda topluyoruz.” Elif Boyner de, SWEATers APP’in kuruluş amacıyla ilgili şunları söyledi: “Belli bir programla spor yapmanın hayatıma getirdiği disiplini seviyorum, çok daha organize ve odaklı olmamı sağlıyor. Güçlü, yeterli ve mutlu olmanın yolunun harekete geçmek olduğuna inanıyorum. Spor beni güçlendiriyor ve mutlu ediyor; diğer insanlara da vesile olmalıyım diye düşündüm. SWEATers APP i de spordan aldığım tutkudan ilhamla hayata geçirdik.”

Süper otomobilleri deneyimleme şansı!

İstanbul 5-6 Mayıs’ta bir başka festivale daha ev sahipliği yapacak. Hobi ve aktivite festivali Big Boyz Festival, Kemer Country’de düzenlenecek.

‘Büyüklere oyuncaklar’ konseptiyle ikincisi gerçekleştirilecek olan Big Boyz Festival, meraklılarına araba, motosiklet, spor, eğlence, hava, kara ve denizde kullanılan heyecan verici araçları deneyimleme fırsatı sunacak. 107 yıllık geçmişiyle klasik otomobil tutkunlarının ikonu olan London Morgan, Mercedes X Class ve dev arazi araçları festival alanının çekim merkezleri olacak. İlgi alanlarında kendisine rol model aldığı usta isimleri dinleyebilme fırsatı yakalayacak olan ziyaretçiler, sadece deneyim değil ‘yaşatma’ amaçlı workshop’lara katılabilecek. Festival konukları dev konserler, alana özel dizayn edilen keyifli alışveriş noktaları, dansa doyacakları partiler, kick boks gösteri maçları, heyecan dozu yüksek motosiklet şovları ile şaşırtıcı ve unutulmaz bir gün yaşayacaklar.

Hobi ve spor

Big Boyz Festival ile birbirini tamamlayan iki kavramı, ‘hobi’ ve ‘spor’u birleştirdiklerini söyleyen Alice Organizasyon Kurucusu Tolga Alişoğlu, “Futbol, basketbol, golf, binicilik, motosporları, savunma sporları, dağcılık, yelkencilik gibi yapmaktan keyif aldığımız hobilerimiz. Big Boyz ile bu hobilerin içeriğini sadece müsabaka süresi ile kısıtlamayı değil, yaşam boyu sürdürecek hale getirmeyi, daha eğlenceli kılmayı hedefliyoruz” dedi. Alişoğlu, şöyle devam etti: “Bugün dünyanın dev spor organizasyonları bile organizasyon içinde kurdukları fan zone’lar ile sportif mücadeleyi eğlence haline getirmeye çabalıyorlar. Biz de resmi daha büyük hale getirip, tüm bu sportif aktivitelere biraz müzik, macera, gusto katarak Türkiye’nin tek hobi ve aktivite festivalini yapıyoruz. Amacımız bu festivalin farklı ayaklarını 12 ay boyunca farklı şehirlerde yapabilmek ve kısa bir süre sonra yurt dışına açılmak.”

Eurolig Kupası...

Birbirinden eğlenceli ve adrenalin dolu birçok etkinliğin gerçekleştirileceği Big Boyz Festival’de 80 firmanın 100’ün üzerinde markasıyla yer alacak. Endurodan krav magaya, kick box’tan elektrikli bisiklete, paramotordan golfe ve biniciliğe kadar birbirinden farklı spor etkinliklerinin yapılacağı festivalde orijinal Eurolig Kupası da yer alacak. Futbol meraklıları için ayrı bir önem taşıyan kupa ile isteyen fotoğraf da çektirebilecek.

'Fitness sektörü 30 milyon Dolar'lık büyüklüğe ulaştı'

Spora olan ilginin hızla arttığını söyleyen Life Fitness’ın Türkiye distribütörü EKS Dış Ticaret’in Yönetim Kurulu Üyesi Emre Özdeş, “Bu ilgi, spor merkezlerinin sayısını da olumlu etkiliyor. Fitness cihazları pazarı Türkiye’de, 30 milyon dolar’lık büyüklüğe ulaştı” dedi.

Fitness sektörünün hızla büyüdüğünü ve gelişmekte olan bir sektör olduğunu söyleyen Life Fitness Türkiye-EKS Dış Ticaret Yönetim Kurulu Üyesi Emre Özdeş, “Spor yapma bilincinin insanlarda yerleşmeye başlamasıyla sağlıklı yaşam ve spora olan ilgi de gün geçtikçe artıyor” dedi. Bu ilginin etkilerinin spor merkezlerinin sayısında da görülebileceğini belirten Özdeş, “Bugün özellikle büyük şehirlerimizde kafamızı nereye çevirsek fitness imkânı sunan bir spor salonuyla karşılaşır hale geldik” diye konuştu. Aynı şekilde daha küçük şehirlerde de spor salonu sayılarının arttığını ifade eden Özdeş, “Bu artış hem insanımıza sağlıklı yaşamak için daha çok seçenek sunuyor hem de oluşan rekabet spor salonu fiyatlarının düşmesine yarıyor” dedi.

Fitness ekipmanları

Fitness cihazları pazarının dünyada yaklaşık 3 milyar dolar’lık bir sektör olduğunu kaydeden Özdeş, şu bilgileri verdi: “2017 verilerine göre 3 milyar dolar’lık bu sektörün yaklaşık üçte biri yani 1 milyar dolardan fazlası ise Life Fitness ve marklarına ait. Yani Life Fitness’ın dünyadaki bu hacmin yaklaşık yüzde 35’ine hâkim olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye’de ise 2017 verilerine göre ticari ürünler kapsamında fitness ekipmanları sektörü yaklaşık 30 milyon dolar. EKS Dış Ticaret olarak bu sektörün yaklaşık yüzde 40’ına sahibiz.”

29 yıl önce...

Özdeş, EKS Dış Ticaret’in kuruluş öyküsünü ise şöyle anlattı: “Firmamızın Life Fitness markası ile anlaşarak Türkiye’ye ilk ticari model fitness cihazlarını getirmesi 29 yıl öncesine dayanıyor ve Türkiye’de bu işi başlatan ilk firmayız. EKS Dış Ticaret olarak 1989 yılından beri Life Fitness’ın ve alt markalarının Türkiye distribütörlüğünü gerçekleştiriyoruz. Bunlar arasında Hammer Strength, Cybex, Indoor Cycling, Scifit ve TRX başta olmak üzere toplam 11 marka var. Life Fitness’ı endüstrinin global lideri konumuna getiren yolculuğu 1968’de ilk olarak elektronik kardiyo cihazını sektöre kazandırmasıyla başlıyor. Marka, o tarihten bu yana 40 yılı aşkın bir süredir hem spor salonlarının hem de sporcuların faydalandığı fitness çözümleri sunuyor.”

Rakamlarla fitness pazarı

■ Fitness pazarı cirosundan ziyade, bir ülkedeki nüfusun bir fitness salonuna para verip üye olma oranına göre değerlendiriliyor. Bütün dünyada fitness sektörünün gelişmişliği bu şekilde ölçülüyor.
■ Fitness cihazları endüstrisi dünyada aşağı yukarı 3 milyar dolar’lık bir sektör.
■ Türkiye’de ise 2017 verilerine göre ticari ürünler kapsamında fitness ekipmanları sektörü yaklaşık 30 milyon dolar.
■ Fitness sektörünün penetrasyon yüzdelerine bakıldığında; Amerika’da yüzde 15, Avrupa’da ortalama yüzde 12. Bu rakam Almanya, İspanya gibi gelişmiş ülkelerde yüzde 13-14, İsveç, Norveç gibi İskandinavya ülkelerinde de yüzde 20- 22’lerde...
■ Türkiye’deki penetrasyon oranı ise yüzde 2 seviyelerinde. Önümüzdeki 5 yılda bu rakamın yüzde 4’lere ulaşacağı tahmin ediliyor.

Hem toplantı hem egzersiz

Standart bir beyaz yakalının mesaisinin büyük bölümünü oturarak geçirdiğini belirten Emre Özdeş, “Life Fitness, insanları nasıl ayağa kaldırabiliriz, üniversitelerde, ilkokullarda bu bilinci nasıl uyandırırız üzerine araştırmalar yapıyor. Bunun sonucu olarak geliştirdiği Tradmill Desk ile kullanıcılar ofis saatlerinde, bir yandan hareket ederken bir yandan da iş rutinlerine devam edip maillerini okuyabiliyor, toplantı yapabiliyor” dedi.

Her pazar spor yaptırıyorlar

Life Fitness olarak, spor alışkanlığına farkındalık yaratmak amacıyla 2014 yılında LifeRUN projesini hayata geçirdiklerini anlatan Emre Özdeş, şu bilgileri verdi: “LifeRUN, her pazar sabahı İstanbul’un farklı yerlerinde profesyonel eğitmenler eşliğinde spor yaptıran gönüllü bir topluluk. LifeRUN Pazar Aktiviteleri, 4 gönüllü eğitmen eşliğinde gerçekleşiyor. LifeRUN sürdürülebilir bir proje oldu. Rakamlarla LifeRUN’dan bahsetmek gerekirse, 2017 sonuna kadar toplam 5 bin gönüllü LifeRUNner aktivitelerimize katıldı. 160 adet civarında etkinlik yapıldı. Bu tip projeler desteklendikçe güç buluyor, daha da kuvvetleniyor.”

Ürün geliştirmeye 30 milyon dolar bütçe ayırıyor

Emre Özdeş, fitness ekipmanları konusunda yapılan Ar-Ge çalışmalarıyla ilgili olarak da şu bilgileri verdi: “Sektörün dünyada yüzde 30’una sahip olan Life Fitness, Ar-Ge’ye de en büyük yatırım yapan firma. Life Fitness ürün geliştirmek için yılda yaklaşık 30 milyon dolar’lık bütçe ayırıyor. Bu bütçe yeni fitness ürünlerinin ve teknolojilerinin üretilmesinde ve üretim bantlarının geliştirilmesinde harcanıyor. Life Fitness fabrikalarında gelişmiş bir teknoloji kullanıyor ve bir ürün piyasaya çıkmadan önce onlarca testten geçiyor. Örneğin, üretilen koşu bandı üzerinde 1 milyon adım atılacak kadar test yapılıyor. Bu testler sonucunda çıkarımlarla ürün geliştirmesi devam ediyor. Ayrıca ürünler biyomekanik testlerden de geçiyor. Bir ürün geliştirmeden önce bu ürünün prototipi çeşitli sporcular tarafından deneniyor ve denetimler sırasında çeşitli nabız okuma, nefes vs. gibi örnekler alınıp laboratuvar ortamında testler gerçekleştirilerek ürünlerin açıları ince hesaplarla ayarlanıyor.”

Fitness’ın 6 binden fazla ürünü bulunuyor

Life Fitness’ın 6 binden fazla ürünü bulunduğunu kaydeden Emre Özdeş, “Ürünler stoklu ve proje bazlı ürünler olmak üzere ikiye ayrılıyor. Bu ürünlerin büyük bir çoğunluğu ise ticari tesislerde kullanılıyor” dedi. Özdeş, Türkiye’de en çok ilgi gören fitness aletlerinin hangileri olduğunu ise, şöyle anlattı: “Bireysel kullanımlardan bahsetmek gerekirse insanlar için ilk akla gelen koşu bantları oluyor ve en çok bu aletler satılıyor. Koşu bantlarını cross trainer ve bisikletler takip ediyor. Gelişmiş ülkelere baktığımızda da koşu bandına neredeyse eşdeğer olarak cross trainer ve ağırlık cihazlarının talep edildiğini görüyoruz. Ticari aletlerde ise yıldan yıla değişen trendler var. Örneğin, son dönemde fonksiyonel cihazlar çok trend. Elbette salonlarda kardiyo cihazlarının yer aldığı bölümler bulunuyor ancak bunların yanında artık fonksiyonel egzersizlerin yapıldığı, vücut ağırlığı, TRX ile çalışılabilen alanlar da yer alıyor. Dolayısıyla bu tip alanlara hitap eden cihazların tercih edilmesiyle birlikte satışı da artıyor.”

Sportive, yaza dinamik girecek

Ünlü spor markalarını çatısı altında buluşturan Sportive, kendi adını taşıyan özel markasıyla ilkbahar/yaz sezonuna dinamik ve konforlu bir giriş yaptı. Canlı renklerin ve çiçek desenlerinin etkisinde olan kadın koleksiyonunda yer alan tayt, bra ve t-shirt’ler; kadınların spor yaparken kendilerini iyi hissetmesini sağlayan fonksiyonel detaylarla zenginleştirilmiş. Toparlayıcı etkiye sahip taytlar kadınları fit bir görünüme kavuştururken, bra ve t-shirtler de enerjik renk ve desenlere sahip.

Erkekler için...

Sportive’in siyah ve gri hakimiyetindeki erkek koleksiyonunda ise, farklı renk birliktelikleriyle dikkat çeken basketbol şortu, tshirt, eşofman altı ve sweatshirt gibi ürünler yer alıyor. Rahatlığıyla ön plana çıkan koleksiyonda performansa dayalı ürünlerin yanı sıra, günlük kullanıma uygun parçalar da bulunuyor.

Procter&Gamble’ın (P&G) markalarından Head&Shoulders, Basketbol Süper Ligi ‘Özgüven’ sponsoru olarak basketbola desteğini sürdürüyor. Şirket, Head&Shoulders Men Ultra serisine Old Spice ürününün eklenmesiyle yeni bir reklam filmi çekti...

Reklam filminde Anadolu Efes’ten Doğuş Balbay ve Fenerbahçe’den Jan Vesely rol aldı. Head&Shoulders’ın EuroLeague sponsorluğu kapsamında Doğuş Balbay ve Jan Vesely, Fanatik’e konuştu:

Fenerbahçe Doğuş Erkek Basketbol Takımı’nda forma giyen Çek oyuncu Jan Vesely, basketbolun hayatında önemli bir yeri olduğunu söyleyerek, “Profesyonel olarak spor yapıyorum ve hayatımı bu sayede kazanıyorum. Aynı zamanda basketbol oynamaktan büyük keyif alıyorum” diyor. Bu işi en üst seviyede yapabilmek için kendisine ve vücuduma iyi bakmaya çalıştığını belirten Vesely, “Bu da sporu hayatımda daha da anlamlı hale getiriyor. Ayrıca sporcu bir aileden geliyorum; hem sporu sevmemde hem de sporun hayatımda bu denli önemli yer edinmesinde bunun da payının büyük” diye anlatıyor. Vesely, rol aldığı Head&Shoulders’ın reklam filmiyle ilgili olarak da şunları söylüyor: “Biz basketbolcuların en büyük odak noktası genelde parkedeki mücadele, maçlar ve idmanlar oluyor. Ancak bu tip projelerin de bizim için keyifli olduğunu söyleyebilirim. Profesyonel bir ekiple çalıştım ve ortaya güzel bir sonuç çıktığına inanıyorum. Umarım herkes aynı şekilde düşünüyordur.”

‘En güzel slogan’

Vesely, reklam filmindeki özgüven vurgusuyla ilgili olarak da, “Özgüvenin herkes için gerekli olduğuna inanıyorum. Başarabileceğinize önce siz inanmalısınız ve bunun için ilk olarak kendinizle barışık olmanız gerekir” diyor. Vesely, şöyle devam ediyor: “Özgüven sadece sporda ya da sporcular için değil, hayatta farklı branş ve işlerde başarılı olan herkes için gerekli. Özgüven ve bir şeyi başarabileceğinize kendinizi inandırmak, o işi gerektiği şekilde yapabilmenin en önemli şartı. Dolayısıyla ‘Kazanmak kafada başlar ’ bu felsefeyi özetleyen en güzel sloganlardan biri olabilir.” Sağlıklı bir yaşam için hayata sporu dahil etmenin çok önemli olduğunu vurgulayan Vesely, “Elbette profesyonel olarak bu işi yaparsanız daha farklı bir disiplin gerekiyor. Ancak sporun her seviyede ve şekilde, sağlıklı yaşam için şart olduğunu söyleyebilirim” diyor. Türkiye’nin sporu çok seven bir ülke olduğunu ifade eden Vesely, “Bunu hem Fenerbahçe’nin karşılaşmalarından hem de maçların takip edilme oranlarından görebilirsiniz. Türkiye’nin ve tüm dünyadaki insanların spora gün geçtikçe hayatlarında daha fazla yer ayıracaklarını düşünüyorum” diye anlatıyor. Sporu ve özellikle de basketbolu seven insanların sayısının arttığını görmenin güzel olduğunu dile getiren Vesely, “Gençlerin buraya yönelmesi de ayrıca mutluluk verici. Onlara tavsiyem; sporun güzel yanlarının ve faydalarının farkına varabilmeleri. Çünkü spor, sağlıklı yaşam ile doğrudan bağlantılı” diyor.

‘Basketbola olan ilgi her geçen gün artıyor’

Türkiye’nin, hem milli takımlar hem kulüp düzeyinde son zamanlarda özellikle Avrupa’da büyük başarılara imza attığını belirten Balbay, “Başarı geldikçe basketbola olan ilgi her geçen gün artıyor” diye konuştu.

Şu sıralar yaşadığı sakatlık nedeniyle bir süre parkelerden uzak kalacak olan Anadolu Efes forması giyen Doğuş Balbay, basketbolun hobi olarak başladığı ve severek yaptığı bir spor olduğunu söylüyor. Balbay, “İlerleyen zamanlarda hayatımın en önemli parçası olacağını tahmin etmek zordu. Şu anda tüm hayatımı ve düzenimi basketbola göre ayarlıyorum” diyor. Türkiye’nin, hem milli takımlar hem kulüp takımları düzeyinde son zamanlarda özellikle Avrupa’da büyük başarılara imza attığını belirten Balbay, “Başarının gelmesi ile birlikte spora olan ilgi her geçen gün artıyor. Ailelerin de bilinçlenmesi ile çocuklar erken yaşta spora yönlendiriliyor. Sağlıklı ve dinç bir toplum oluşumu içerisinde sporun etkisi kesinlikle çok önemli...” diyor. Balbay’ın gençlere önerileri ise şöyle: “Basketbola olan ilgi her geçen gün artıyor. Sponsorların bu işe daha çok bütçe ayırması, televizyon yayınlarının artması küçük yaştaki basketbol severleri daha çok etkiliyor ve onları bu sporu yapmaya yönlendiriyor. Genç arkadaşlara tavsiyem bu sporu severek yapmaları, çünkü başarı başkalarının zoruyla elde edilmez. Bir diğer tavsiyem ise çok çalışmak ve kendine güvenmek... Unutmayın; ‘Kazanmak kafada başlar!’ Özgüveniniz ne kadar yüksek olursa, o kadar çok şey başarabilirsiniz. Belki eğitim ve spor birlikte zor ilerliyor olabilir ama düzenli ve disiplinli bir çalışmayla ikisinin de üstesinden gelebilirsiniz. Asla pes etmeden çok çalışmaya ve her gün kendinizi geliştirmeye çalışın.”

‘Çekimler eğlenceliydi’

Head&Shoulders’ın reklam filmiyle ilgili olarak, “Çok keyifli ve eğlenceli geçen çekimlerin ardından böyle bir çalışma ortaya çıkması beni mutlu etti. İzleyen birçok kişiden de olumlu geri dönüşler aldım” diyen Balbay’a göre basketbol, detayların çok önemli olduğu her ufak detayın maçı belirleyici unsuru olduğu bir spor... Balbay, “Bu nedenle kendine güvenmenin ve kafa olarak bu tempoya hazır olmanın başarıyı getirecek etkenler olduğunu düşünüyorum” diye anlatıyor. Reklam filminde en zorlu anlarda ‘Tek ihtiyacın olan özgüven’ vurgusu yapan Balbay, özgüven hakkında ise şunları söylüyor: “Yaptığımız spor hem fiziksel hem de mental olarak çok yorucu ve yıpratıcı. Kafa ve zihin olarak her antrenmana veya maça hazır durumda olmamız gerekiyor. Basketbol, detayların çok önemli olduğu, her detayın maçın belirleyici unsuru olduğu bir spor... Bu nedenle kendine güvenmenin ve kafa olarak bu tempoya hazır olmanın başarıyı getirecek etkenler olduğunu düşünüyorum.”

‘Banabak’ ile başka ülkelere ilham oldu

P&G öte yandan markalaşan gençlik hareketi Banabak için özel mobil uygulamasını tanıttı. Gençlerin dünyasını yakalayabilmek için Startershub Kuluçka Merkezi’nde girişimci bir ruhla geliştirilen uygulama, fiş okuma teknolojisini oyunlaştırma çözümleri ile birleştirerek gençlere sunuluyor. Gillette, Pantene, Orkid, İpana gibi satın alınan her bir P&G ürününden puan kazanılmasını sağlayan Banabak mobil uygulaması için P&G; Uber, Scotty, Dersleri Kurtaran Adam, Boyner, TEMA gibi çok sayıda farklı marka ve kurumla işbirliği yaptı. P&G Türkiye ve Kafkasya Pazarlama Direktörü İpek Ersavaş, konuyla ilgili olarak “Avrupa’nın en genç ülkesi olan Türkiye ’ye özel 2014 yılında başlattığımız Banabak Gençlik Hareketi, dört yılda 1 milyondan fazla üniversite öğrencisine doğrudan ve YouTube sayfasıyla da milyonlarca gence online ulaştı” dedi.

İnovatif bakış açısı

Ersavaş, şöyle devam etti: “Artık gençlerin en çok vakit geçirdiği mobil telefonlarında da varız. Yeni Banabak uygulamasıyla dijital dünyanın gençleri ile markalarımız arasındaki sinerjiyi artırarak, P&G’nin her zaman genç kalabilmesi sağlayan inovatif bakış açısını sürdürmeyi hedefliyoruz. 30 yaş altı gençleri hedeflediğimiz uygulamamız, orta ve üst düzey kitleyi hedef alan sadakat programlarından ayrışıyor ve gençlere istedikleri ve ihtiyaç duydukları kampanyaları sunuyor.” Ersavaş, Banabak’ın Türkiye ’de elde ettiği başarı nedeniyle P&G’nin faaliyette olduğu başka ülkelerde de hayata geçirilmesinin planlandığını söyledi.

'Spor, dünyadaki en gelişmiş iletişim platformu'

Süper Lig ’in lideri Başakşehir Futbol Kulübü’nün ana sponsorlarından 3. İstanbul Başakşehir’in Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Saylık, sporun dünyadaki en gelişmiş iletişim platformu olduğunu söyleyerek, “Paylaşmayı teşvik eden spora biz de bir nebze destek vermeyi arzuladık” dedi.

Sporun dünyadaki en gelişmiş iletişim platformu olduğunu söyleyen Başakşehir Futbol Kulübü’nün ana sponsorlarından 3. İstanbul Başakşehir ve Seha Yapı’nın Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Saylık, “Paylaşmayı teşvik eden spora biz de bir nebze destek vermeyi arzuladık, arzuluyoruz” dedi. Günümüzde futbolun, tüm dünya kulüpleri için yalnızca sportif başarıdan ibaret olmadığını belirten Saylık, “Tüm dünya kulüpleri, finansal parametreler bakımından da başarılı yönetimleri önemsiyor ve bunun için çalışıyorlar. Bu sayede de hem kulüpler bir dünya markasına dönüşüyor hem de futbol endüstrisi hızla büyümeye devam ediyor” diye konuştu.

‘Dünyayı iyileştiriyor’

Sporun bünyesinde barındırdığı, paylaşma, takım olma, barışı vurgulama gibi ilke ve özellikleriyle dünyayı iyileştirdiğini vurgulayan Saylık, şöyle devam etti: “Biz de Başakşehir’in en büyük projesi 3. İstanbul Başakşehir’i geliştiren ASAF İş Ortaklığı olarak ülkemizin sporuna katkı sağlamayı istiyoruz. Ayrıca, sporun dünya standartlarında bir seviyeye gelmesi, izleyici kitlesinin artırılması ve ülkemize dünya çapında başarılar getirmesi için çalışıyoruz. Sporun geniş kitlelere ulaşma ve insanların hayatına dokunma gücü, global bir marka olarak bizim de vizyonumuzla birebir örtüşüyor. Amacımız tek bir takım veya tek bir alanı sahiplenmek değil, daha bütünsel bir stratejiyle ilerlemek. Sponsorluk anlaşmalarının rakamsal değerinden çok anlamına ve hedefine odaklanıyoruz.”

Bütçenin yüzde 30’u

Başakşehir Futbol Kulübünün ana sponsorlarından birisi olduklarını hatırlatan Ömer Saylık, şu bilgileri verdi: “Sponsorluğumuz 2016-2017 sezonu başında başladı. Sponsorluk kapsamında İBFK’nın maçlarını oynadığı stadyumun ismi 3. İstanbul Başakşehir Fatih Terim Stadyumu oldu. Stadyumun isim sponsorluğu dışında kulübün formalarının sırtında da ismimiz bulunuyor. 3 yıllık yapılan bu anlaşma 2018-2019 sezonunun sonuna kadar devam edecek. Projemizin pazarlama bütçesinin yaklaşık yüzde 30’luk kısmını sponsorluk için kullanacağız.”

‘Türk futbolu 2.4milyar TL’lik büyüklüğe ulaştı’

Türk futbol ekonomisinin son 5 yılda 6.1 kat büyüyerek, gelirini 2 milyar 430 bin liraya yükselttiğini kaydeden Ömer Saylık, şu bilgileri verdi: “Ekonomik 2.4 milyar TL’ye ulaşan Türk futbolunda, son 2 sezonun en dikkat çeken gelişmelerinden biri, Süper Lig ve TFF 1.Lig müsabakalarının yayın hakları için yapılan yeni ihale. Kasım 2016’da imzalanan naklen yayın haklarına ilişkin yeni sözleşme, 2017-2018 sezonundan başlayarak, toplam 5 sezon boyunca Türk futboluna yaklaşık 3 milyar dolarlık bir destek sağlayacak. Futbolumuzun sportif rekabetteki kalitesini artıracak ve gelirlerini de olumlu yönde etkileyecek bir diğer gelişme de yeni yapılan stadyumlar. Türkiye, son 10 yılda sporseverlerin hizmetine sunulan 18 yeni stadyum ile Avrupa’nın en büyük stadyum projesine sahip ülke oldu. Türkiye’yi 14 yeni stadyum ile Polonya ve Rusya takip ediyor.”

‘Marka bilinirliğimizi artırıyor’

Türkiye’de sporun tutkuyla takip edildiğini dile getiren Ömer Saylık, spora destek olmadaki amaçlarını şöyle anlattı: “Özellikle Türkiye’de en çok takip edilen spor dalı olan futbol, marka bilinirliğimizi şüphesiz artırıyor. Özellikle hikâyesine inandığımız bir takımla her sezon ayrı başarılara imza atmak, seyircinin gözünde bizi de daha kıymetli hale getiriyor. Karşınıza çıkan önemli fırsatları kaçırmamak markanıza orta ve uzun vadede önemli değerler yükleyebiliyor. İBFK sponsorluğuna karar verirken 3. İstanbul markasının hedeflerini, markanın bilinirliğini, imajını, hedef kitlesi ile kuracağı iletişimi ve markaya katacağı yeni başarıları öngördük. Biz sadece takımın başarısını değerlendirerek destek olmadık, hedeflerimizin, hedef kitlemizin, yaşam tarzımızın da aynı olduğunu gördüğümüz için destek olmaya karar verdik. Bugün görüyoruz ki, hem 3. İstanbul hem de İBFK ülkemizin göze çarpan markalarında biri haline geldi. Takıma olan desteğimizde, ‘iyi ki sponsor olmuşuz’ diyebileceğimiz bir sezonu tamamladık ve şimdi yine önceki sezonla benzer güzel bir çıkış yakaladık.”

Yeni projede 1.500 konut üretiyor

Al Zamil, Seha Yapı, Adese ve Fuzul Yapı ortaklığı ile kurulan ASAF İş Ortaklığı’nın Başakşehir Belediyesi işbirliği ile hayata geçirdiği projeyle de ilgili bilgi veren Ömer Saylık, şunları söyledi: “3. İstanbul Başakşehir projesinde 1.500 konut üretiyoruz. Başakşehir’in en büyük projesini geliştiriyoruz. Proje 2019’da teslim edildiğinde önemli bir ekosistem oluşmuş olacak. Şimdi ikinci etabı satışa çıkarmak için planlama yapıyoruz. Bu esnada bahar kampanyamızı devreye aldık. Kampanya kapsamında 2019’a kadar olan banka taksitlerinizi biz ödüyoruz. Bunun dışında şirket bünyesinde 60 ay vade farksız ödeme kolaylığı, peşin alımlarda yüzde 15 indirim ve yakın zamanda sınırlı sayıda daire için kullanılacak olan yüzde 1 peşin, yüzde 80 banka kredisi, yüzde 19 teslimde ödemeye ek olarak yüzde 10 indirim uygulamamız olacak.”

‘Biz Başakşehir’e inandık’

Sponsorluk konusunda geleceğe yönelik hedeflerini paylaşan Ömer Saylık, şöyle konuştu: “Geçen sezon olduğu gibi, Süper Toto Süper Lig 2017-2018 İlhan Cavcav Sezonu’nda da Türkiye Kupası ve Avrupa maçlarında Başakşehir Futbol Kulübü’nü desteklemeye devam edeceğiz. Biz Başakşehir’e, başarı hikayesine en başında inandık ve şimdi Başakşehir’i dünya ligine taşıyoruz. Başakşehir’e ve spora yatırımımız devam edecek. Başakşehir’i dünya liginde de yalnız bırakmayacağız. Biz şu an için Başakşehir Futbol Kulübü’nün ulusal bir takım olmanın yanı sıra uluslararası arenada da daha etkili hale gelmesi için daha fazla neler yapabiliriz ona odaklanmış durumdayız.”

Danslı fitness

İstanbul Anadolu Yakası'nda faaliyet gösteren Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina Hotel, farklı egzersiz seçenekleri ile sporseverleri ağırlıyor. Shape Club’ta sunulan bu egzersiz seçeneklerinden birisi de tüm dünyada büyük ilgi gören Pole DanceÖ Bu spor, kasların güçlenmesini ve hızlı kilo verilmesini sağladığı için tercih ediliyor. Temel adımlar, dönüşler ve tırmanış hareketlerini içeren Pole Dance, genellikle çıplak ayak ile yapılıyor. Pole Dance elementleri dikkate alınarak yapılan Pole Fitness, tekrarlar ve güç egzersizleri sonrasında esneme egzersizleri ile devam ediyor.

‘Futbol kadınlara çok yakışıyor’

Beşiktaş Kadın Futbol Takımı’nın ana sponsoru Avon, kadınların her alanda varlık gösterebilmelerine katkıda bulunmak amacıyla kadın futbolunu desteklemeye devam ediyor. Şirket, Türkiye’de kadın futboluna verdiği bu desteği pekiştirmek adına bir reklam kampanyası hazırladı. Hem kadına biçilen rolleri hem de güzellik algısını eleştirerek, hayallerinin peşinden giden kadınlara her şeyin yakışacağını #YAKIŞIRSANA kampanyasıyla duyurdu. Orkun Gül liderliğindeki Avon, bu kampanyasıyla farkındalık yaratarak Türkiye’de kadın futbolunu güçlendirmeyi amaçlıyor.

Takım ruhu

Beşiktaş Kadın Futbol Takımı oyuncularının rol aldığı reklamfilminde, kadınların futbol oynayamayacağı ön yargısına meydan okunuyor. Filmde futbolcu kadınlar, hemfutbola duydukları heyecan hemde mücadeleci ruhlarıyla dikkat çekiyor. Alışılmışın dışında makyaj stilleriyle gördüğümüz takımoyuncularıyla Avon, futbol ve kadın ilişkisindeki tüm klişelere meydan okumuş. Kampanyada futbolcuların sahip olduğu takımruhu ve kadınların futbol tutkusu, yoğun bir şekilde yansıtılırken, futbolun kadınlara ne kadar çok yakıştığı mesajı veriliyor.

Gran Fondo gibi yarışların sektördeki bisiklet ve bisiklet aksesuarları satışlarının artmasına neden olduğunu söyleyen Argeus Events sahibi Aydın Ayhan Güney, “Bu ivmeyi kaybetmemek için büyük kitlelere hitap eden yarışlara daha fazla önem verilmesi gerek” dedi.

Kapadokya, Çeşme, Bursa, İstanbul ve kısa süre önce Antalya’da gerçekleştirilen Gran Fondo bisiklet yarışları şimdi de Marmaris’te düzenlenecek. Marmaris Belediyesi’nin destekleri ve Salcano’nun isim sponsorluğu ile Argeus Events tarafından hayata geçirilen etkinlik, 15 Nisan’da start alacak. Son dönemde artan Gran Fondo yarışları sayısının sektör için çok sevindirici olduğunu vurgulayan Argeus Events sahibi Aydın Ayhan Güney, hem bu organizasyon ile ilgili detayları hem de bisiklet sektörünün son durumunu Fanatik’e anlattı. Marmaris’in eşsiz doğasında gerçekleştirilecek Salcano Gran Fondo Marmaris’in iki ayrı güzergâhtan oluşan amatör yol bisikleti yarışı olduğunu söyleyen Güney, yarışlarla ilgili şu bilgileri paylaştı: “Bisikletçilerin uzun parkurda 97, kısa parkurda ise 65 kilometre yol kat etmesi gerekecek. Parkurlar, Marmaris yarımadası boyunca etkileyici ve muhteşem görselliği olan yollardan geçecek. Türkiye Bisiklet Federasyonu yönetmeliklerine göre düzenlenecek parkurlar Atatürk Meydanı’nda başlayacak ve yine aynı noktada sona erecek.”

‘Heyecan verici’

Aydın Ayhan Güney, Marmaris’i seçme sebeplerini ve sporculara sunacakları imkânları da şöyle açıkladı: “Gran Fondo yarışlarını ülkemizde başlatan ve bugüne kadar yapılan tüm Gran Fondo yarışlarını organize eden ekip olarak Marmaris’te de böyle bir yarış düzenleyecek olmaktan dolayı gururluyuz. Seçtiğimiz tüm rotaların herkese değişik bütçede turizm olanakları sunan, doğal güzellikleri barındıran, bisiklete elverişli yolları olan ve bisiklete değer veren yerel yönetimlere sahip bölgelerde olmasına dikkat ediyoruz. Bu sebeple Marmaris’in kesinlikle çok heyecan verici bir başlangıç olacağını düşünüyoruz. Çok tecrübeli bir ekiple birlikte çalışıyoruz ve bu sayede Marmaris Gran Fondo’ya katılan tüm sporcular, hak ettikleri kalite ve standartlara ulaşacak.”

‘Satışı artırıyor’

Gran Fondo gibi yarışların sektördeki bisiklet ve bisiklet aksesuarları satışlarının artmasına neden olduğunu söyleyen Argeus Events sahibi Aydın Ayhan Güney, “Üst düzey yol bisikleti ve malzemesi satışları, Gran Fondo organizasyonlarının ardından fark edilir derecede yükseliyor. Bu ivmeyi kaybetmemek için büyük kitlelere hitap eden yarışlara daha fazla önem verilmesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

Spor turizmine destek

Salcano Gran Fondo Marmaris, ayrıca bölge turizmine de önemli katkıda bulunacak. Organizasyon süresince binlerce kişi bölgede konaklama yaparken yerli ve yabancı medya mensupları da Marmaris’in güzelliklerini takipçilerine yansıtacak. Uzun süredir tüm spor branşlarında yer almak için çalışmalar yürüten Marmaris Belediyesi, aynı zamanda öne çıkardığı aktif tatil konseptinde yer alan bisiklet sporunu da destekliyor. Şehir içerisinde oluşturulan bisiklet yolları, Marmaris çevresindeki dağ bisikleti rotaları, bisiklet sporu için uzun vadeli projeler ve gerçekleştirilen uluslararası bisiklet yarışları ile birlikte Marmaris’i bir ‘bisiklet kenti’ yapma çalışmaları aralıksız şekilde devam ediyor.

Gran Fondo nedir?

Gran Fondo, amatör bisikletçilerin katıldığı açık uzun yol bisiklet yarışlarına verilen isimÖ İsmi ‘Gare di fondo’ yani ‘mesafe yarışları’ deyiminden gelen bu yarışlar, çoğunlukla, katılımcıların yaş ve düzeyine göre, aynı parkurda ama farklı mesafe ve zorluk düzeyinde organize ediliyor. Farklı mesafelerdeki yarışlar ‘Gran Fondo’, ‘Mezzo Fondo’ ve ‘Fondo’ olarak adlandırılıyor. ‘Gran Fondo’ aralarındaki en uzun mesafeli olan parkur için kullanılıyor. Avrupa’da on yıllar boyunca oldukça popüler hale gelen geniş katılımlı Gran Fondo bisiklet yarışları, diğer kıtalara da yayılmayı ve yoğun ilgi görmeyi başarmış durumda. Gran Fondo’ların en bilinenleri arasında Prosecco Cycling Classic, Novi Colli ve Felice Gimondi müsabakaları var.

Pfizer liderliğe yelken açtı

Bahçeşehir Üniversitesi Uluslarası Yelken Kulübü’nün düzenlediği BAU Spring Trophy 2018 yelken yarışlarına geçtiğimiz hafta sonu soğuk hava şartlarında gerçekleşen toplam üç yarışlık ilk etap ile start verildi. Pfizer Sen Çok Yaşa Yelken Takımı, yarışların tümünde birincilik elde etti. Takımın mimarlarından Aslı Dülgeroğlu, yelken takımının başarısı hakkında şunları söyledi: “Kulübümüz tam da bu anlayışla, Pfizer çalışanlarının iş yeri dışında da bir araya gelerek, tutkunu oldukları hobilerini gerçekleştirmelerine ve spor yaparak sağlıklı bir yaşam tarzına sahip olmalarına destek oluyor. Ayrıca katıldığımız yarışlarda verdiğimiz mesajlar aracılığıyla meme kanseriyle mücadele eden hastalara destek olmayı ve bu konudaki toplumsal farkındalığı artırmayı hedefliyoruz.” Toplam dört ayaktan oluşan bu yarış serisi, nisan ve mayıs aylarında devam edecek.

Michael Kors’u ünlü golfçü temsil edecek

Ünlü lüks moda grubu Michael Kors, Güney Afrika’lı profesyonel golfçü Charl Schwartzel ile işbirliğine imza attı. İşbirliği çerçevesinde Schwartzel, Michael Kors Mens koleksiyonundan giyinen markanın ilk golf oynayan temsilcisi olma özelliğini taşıyor. İşbirliği, Charl Schwartzel’in dünya turunu ve PGA, European ve Sunshine tur davetlerini de kapsıyor. Marka elçisi Michael Kors Holding Limited’in Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su John D. Idol, “Charl’ın, Michael Kors’a yakışan mükemmel bir marka elçisi olmasının sebeplerini golfte başarının zirvesine ulaşmış olmasına ve istisnai kariyerine bakarak anlayabilirsiniz” dedi. Idol, “Charl sadece turun en başarılı oyuncusu değil, aynı zamanda da sporun gelenekselliğini ve zamansızlığını aynı anda temsil edebiliyor. Bu nedenle markamızı da bu değerlere birlikte temsil edebildiği için gurur duyuyoruz” diye konuştu.

‘Beyaz sneaker satışları 3.5 kat arttı’

Son yıllarda artan beyaz ayakkabı trendi, Türkiye’nin lider e-ticaret platformu GittiGidiyor’un satış verilerine de yansıdı. Yalnız bahar ve yaz aylarının değil, artık her mevsimin gözdesi olan beyaz sneaker ve spor ayakkabıların GittiGidiyor’daki satışları 2018 kışında bir önceki yıla kıyasla 3.5 kat arttı. GittiGidiyor Ticari Direktörü Bülent Elçin, kış aylarında spor ayakkabı ve beyaz sneaker satışlarında yaşanan bu önemli artışı şöyle değerlendirdi: “Spor ayakkabı ve beyaz sneaker modası artık yaz kış demeden her mevsim devam ediyor. Bu trend, platformumuzun satış oranlarına da yansıyor. GittiGidiyor’da kış aylarındaki sneaker satın alım oranı son iki yılda gözle görülür şekilde arttı.”

Huzurevinden Türkiye Şampiyonası’na...

Fransa’nın ünlü CÙte d’Azur bölgesi başta olmak üzere, Akdeniz sahillerindeki en yaygın sporlar arasında gösterilen Bocce, Türkiye’de de yaygınlaşıyor. Oyuncuları çok fazla yormadığı ve sporculara dinlenme fırsat sunduğu için daha çok ileri yaş grubu tarafından tercih edilen; demir toplarla oynanan bir yer sporu olarak bilinen Bocce, artık Adana Huzurevi sakinlerinin de favori sporu olmaya adayÖ Adana Huzurevi sakinlerinin talebi üzerine, Seyhan Rotary Kulübü üyeleri tarafından yapımı ve düzenlemesi üstlenilen Bocce sahası, geçtiğimiz günlerde tamamlanarak huzurevi sakinlerinin kullanımına sunuldu.

Takım kurdular

Bocce sporunun, huzurevi sakinlerinin fiziki ve ruhsal durumlarının yanı sıra sosyal yaşamlarına da olumlu katkıda bulunacağı nı düşündüklerini ifade eden Seyhan Rotary Kulübü Başkanı Emre Yıldırım, “Yaptığımız toplantıda bizlere böyle bir eksiklerinin olduğunu söylediler. Biraz araştırdıktan sonra hızla çalışmalara başladık ve sahayı kendilerine teslim ettik. Öğrendik ki hemen takımlarını oluşturmuşlar... Şimdiki hedefleri ise önce bölge ardından da Türkiye Şampiyonası’nda Adana’yı en iyi şekilde temsil etmek” dedi.

Anadolu Efes Spor Kulübü, Gloria Sports Arena ev sahipliği ve Smart Casual Event organizasyonuyla ‘Basketbol Yaz Kampları’ düzenlemeye başlıyor. Anadolu Efes Spor Kulübü olarak kuruldukları günden bu yana ülke genelinde basketbolu sevdirmeyi ve yaygınlaştırmayı amaçladıklarını söyleyen Anadolu Efes Spor Kulübü Direktörü Alper Yılmaz, “Gençlerin spor yapmasını ve kendilerini uluslararası organizasyonlarda kanıtlamasını istiyoruz” dedi. Yılmaz, Basketbol Yaz Kampları ile ilgili şu bilgileri verdi: “Altyapı antrenörlerimizin deneyim ve kontrolünde gerçekleştirilecek Basketbol Yaz Kamplarında oyuncu taraması da gerçekleştireceğiz. Basketbolcu adaylarını Smart Casual organizasyonuyla Gloria Sports Arena’da ağırlayacak olmaktan dolayı da çok mutluyuz. Her yaz, A Takımımızın da kamp yaptığı ve turnuvalara katıldığı Gloria Sports Arena, bir sporcu adayının ihtiyaç duyduğu tüm şartları sağlıyor.” Yılmaz, A Takım oyuncularının da ziyaret edeceği ve sporcu kardeşleri ile birlikte zaman geçireceği basketbol yaz kamplarına 2002-2009 doğumlu tüm basketbolcu adaylarını beklediklerini ifade etti.

80 basketbolcu katılacak

Smart Casual organizasyonu ve Gloria Sports Arena’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilecek organizasyon, altışar günlük dört kamp olarak düzenlenecek. 2002-2009 doğumlu erkek basketbolcu adaylarının yer alacağı kampların her birine 80 basketbolcu katılabilecek. Anadolu Efes Spor Kulübü Basketbol Yaz Kampları’nın fiyatları ise her bir kamp için 3 bin TL olarak belirlendi.

“İki dev spor markasını bir araya getirmekten mutluyuz”

Smart Casual Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Mert Osman Can ise, Basketbol Yaz Kampları katılımcılarına özel imkânlar sunacaklarını belirtti. Can, organizasyon ile ilgili şu bilgileri paylaştı: “Smart Casual olarak hem profesyonel hem de amatör spor kamp ve turnuvaları gerçekleştirmiş, bu alanda kendini çok geliştirmiş bir organizasyon şirketiyiz. Gloria Sports Arena’nın özel yetkili partneri olarak uzun zamandır farklı proje ve turnuvaları birlikte düzenliyoruz. Anadolu Efes Spor Kulübü de bizim gerçekleştirdiğimiz sezon öncesi kamp ve turnuvalarına uzun süredir katılıyor ve bu durum bizi çok mutlu ediyor. Ne mutlu ki birlikte çalıştığımız iki dev spor markasını tek bir organizasyon kapsamında bir araya getiriyoruz. Bu proje ile basketbolun devi Anadolu Efes’in sportif bilgi birikimi, hizmet sektörünün devi Gloria grubunun Türkiye ve Avrupa’daki eşsiz spor kompleksi Gloria Sports Arena’nın misafirperverliği ve bizim organizasyon yeteneğimiz bir araya gelecek. Bu sayede Türkiye’nin her köşesinden birçok basketbol sevdalısı gencimizi ağırlama imkânı bulacağımıza inanıyoruz.”

“Gelecek planlarına yön verecek”

Basketbol Yaz Kampları’nın yoğun eğitim döneminin ardından katılımcılar için çok değerli bir tatil etkinliği olacağını dile getiren Anadolu Efes Spor Kulübü A Takımı Kaptanı Doğuş Balbay ise, şunları söyledi: “Tüm gençlerimizin spor ile tanışmasına büyük önem veriyorum. Çünkü spor, benim örneğimde olduğu gibi çocukların eğitim hayatlarına büyük katkı sağlıyor. Böylece tüm kamp katılımcılarının hem fiziksel hem de psikolojik olarak daha zinde ve hazır bir halde yeni eğitim dönemine gireceklerine inanıyorum. Bu sebeple tüm ailelere çocuklarını gönül rahatlığı ile Anadolu Efes Spor Kulübü Basketbol Yaz Kampları’na göndermelerini öneriyorum. Çünkü bu kamplar, çocuklarının gelecek planlarına ve yaşam serüvenlerine yön verecek.”

Basit özgünlük, koşulsuz rahatlık

Her tasarım hikayesinin ilk adımı olan ‘grid’, adidas Originals mirasından günümüze taşınıp modernize edilerek yeniden hayatımıza girdi. Doğa, mimari ve dijitaldeki her tasarımın yapı taşı olan grid, adidas Originals yeni silueti Deerupt’ın tasarım hikâyesine ilham oldu. Deerupt; şehir hayatı, dijital tasarım, mimari ve doğadaki yansımalarından esinlenilerek, grid’i ana tasarım ilkesi olarak görüyor. 80’li yıllarda adidas’ın New York runner ve Marathon Training ayakkabılarında kilit özellik olan öne çıkan grid tasarımı bugün Deerupt’ın tasarımının tümünü kuşatmış. adidas Oregon ve New York modellerinin tabanında yer alan bu teknoloji, 80’lerde ayağın yere basış ile oluşturduğu şok etkisini azaltmak için yaratılmıştı. Şimdi abartılı ebatlara çarpıtılan ve heyecan verici renklerle buluşan grid, cesur görsel bir motife dönüşmüş.

10 bin kişi koşamayanlar için koşacak

Ülkede bu yıl beşinci kez düzenlenecek Wings For Life World Run’a kısa bir süre kaldı. Son 2 senede olduğu gibi bir kez daha İzmir’de, 6 Mayıs’ta yapılacak etkinliğe 10 bine yakın kişinin katılımı bekleniyor. Omurilik zedelenmelerinin tedavisi için yapılan araştırmalara kaynak yaratan “Wings for Life” Vakfı’nın, çalışmalarına dikkat çekmek ve araştırmalara fon sağlamak amacıyla düzenlediği yarışın direktörlüğünü ise atletizmde bir dönemin unutulmaz isimlerinden Colin Jackson yapıyor. Jackson, “Koşabilmek aslında bir lüks... Bunu yapabildiğin için minnettar olmalısın” diye konuştu.

Belli bir mesafe yok

Jackson, “Bu koşuda varılması gereken bir nokta yok, koşulması gereken belli bir mesafe yok. 2 kilometre koşan da kendisiyle gurur duymalı, 50 kilometre koşan da. Hedefini kendin belirliyorsun ve o hedefe ulaşmak için yapabildiğin kadarını yapıyorsun. Bence bu koşuyu eşsiz kılan özelliklerinden biri de bu...” dedi.