“Atatürk Olimpiyat Stadı” ismi dışında hiç bir cazibesi olmayan beton yığınında ruhsuz bir 90 dakika daha geride kaldı. Pirlo’nun Karagümrük’ü savunmadan paslarla Galatasaray forvetlerini geçip orta saha ve savunma bloğuna sık sık takıldı.

Kapılan her top ev sahibi takımın ceza sahası çevresinde tehlike yarattı. Okan hocanın planı tıkır tıkır işledi. İlk yarıda Karagümrük 10 kişi kalmasına rağmen iyi direndi. İkinci yarı Kerem’in yerine Barış Alper girdi.

Rashica terse geçince neredeyse 2 yıldır ayağına top değmeyen Emre Taşdemir bile olumlu işler yaptı. Güneşe, kar dayanamazdı. İkinci yarı tek kaleye dönen maçta Emre Taşdemir kilidi açtı, Mata devamını getirdi.

Viviano 10 kurtarışla maçın adamı oldu. Sayısız da pozisyon kaçtı. Maç sabaha kadar oynansa Galatasaray gol yemezdi. Beşiktaş derbisi öncesi bu galibiyet büyük moral oldu.

Alanyaspor maçında plan belliydi. Savunmadan paslarla çıkacak rakibe karşı ön alan baskısı. İlk 30 dakika planı harfi harfine uygulayan Galatasaray istediği sonucu çoktan almıştı. Hem de sezon başından bu yana performansı soru işareti olan Icardi’nin bir gol bir de asistiyle. Milyon Euro’luk yıldızlar sahnede şov yaparken maç 5,6-0’a gidecekken buna engel olan bir hakem vardı. Sacha Boey’a haksız verilen kırmızının ardından işin rengi değişti. Ülkenin en tartışmalı hakemlerinden Ali Palabıyık bu dakikadan sonra kontrolü kaybetti. Alanyaspor’un penaltısını vermeyerek adâleti sağlamaya çalıştı. İlk yarı biterken Galatasaray’ın avantajını kesmesi bardağı taşıran son damla oldu.

Maç 30'da bitmişti...

İkinci yarı 11’e 10 devam edince Alanyaspor’un bariz üstünlüğü ortaya çıktı. Maç 2-2 sona erdi ancak bana göre 30’da bitmişti! İlk yarı ve maç sonunda sahadan çıkarken dâhi ayak süreyen Ali Palabıyık tribünleri tahrik etmeye çalıştı. Kariyeri bu kadar tartışılan bir hakemin en azından tansiyonu yüksek bu maça verilmesi zaten hataydı. Skandal karar her şeyin önüne geçti!

Sezonun en iyi kadrosuyla gidilen Kayseri deplasmanında gol patlaması beklerken hayal kırıklığıyla sahadan ayrılan bir takım izledik. Bu sezon benzer kalitesizlikle kazanılan maçlar vardı. Ancak kötü oynayıp kazanmak önemli demiştik. Hem kötü oynar hem kaybedersen eleştirilerin dozu maalesef tavan yapar.

Sahadaki 11 oyuncunuzun pres ve fizik gücü yüksek değilse karşınızda Kayserispor değil 2. Lig'den bir takım da olsa sıkıntı yaşarsınız. Kayseri karşısında 11'de sahaya çıkan Mertens, Mata ve Icardi'nin gücü ortada. İsim olarak herkesi heyecanlandırsa da fizik olarak ne kadar yetersiz kaldıklarını dün gördük. Organizasyon ve oyun kurulumundaki eksikliklerin tümü birleşince de ortaya bu sonuç çıktı. Yıldızlılar topluluğu Galatasaray sezon başında transfer tahtası kapalı olan Kayserispor karşısında aciz duruma düştü.

Daha fazla destek olmalı

Galatasaray'ın çok ama çok iyi kadrosu var. Her bölgenin alternatifleri mevcut. Doğru 11 ve doğru planlarla bu takımın bu ligde yenemeyeceği takım yok. Tek mağlubiyetle Okan Hoca'nın gidecek hali de yok. Camia ve taraftar arkasında daha fazla durmalı, daha fazla destek olmalı... Yönetim, acilen sözleşme problemi olan oyuncularla masaya oturup bu konuyu çözüme kavuşturmalı. Galibiyetler zaten arka arkaya gelecektir...

Başrolde Çağdaş Atan var

Bir parantez de Çağdaş Atan'a açmak lazım. Trabzonspor maçında kazanacak oyunu fazlasıyla oynayıp hakem kurbanı olmuşlardı. Aynı tutkulu oyunu Galatasaray karşısında sürdürünce kazanmayı bildiler. Saygı duyulası bir mücadele veriyorlar. Başrolde Çağdaş Atan var. Hep üzerine koyarak gidiyor.

Galatasaray ilk yedi hafta kötü oynadığı maçlarda dâhi kazanmayı bildi. Ancak bu kez rakibine oranla özellikle üçüncü bölgede çok daha üretkendi. Bu kez rakip son 35 dakika 10 kişi kalmasına rağmen maçtan galibiyet çıkartamadı.

Maça forvetsiz başlayan Montella özellikle orta saha üstünlüğünü ele almayı hedefliyordu ancak beklediği gibi olmadı. Torreira & Mijtsö ikilisinin enerjisi buna izin vermedi.

Icardi'ye ihtiyaç var

Torreira & Mijtsö aynı zamanda Mertens'in daha az savunma yapmasını ve hücumda etkili olmasını sağladı. Tüm bunlara rağmen Gomis doğru zamanda topla buluşturulmayınca üst üste kaçan pozisyonlar izledik. Tecrübeli golcü sonradan girdiği maçlarda hep daha etkili oldu. Seferovic'in de bu kadar yetersiz kaldığı dönemde Icardi ihtiyacı tavan yaptı.

Yabancı kuralına çözüm!

Rakip 10 kişi kalmışken ve Kerem bu kadar kötüyken (ilk yarı 20 top kaybı) 90 dakika sahada kalmamalı. Okan hoca kanat oyuncusu değişikliği için gerekirse iki hamle birden yapmalı. Dubois daha erken çıkıp yerine Berkan girse, Rashica etkisiz Kerem yerine daha verimli olmaz mıydı? Diye düşünmüyor değilim...

Okan hocayı eleştirirken yeni kurulan takımın 8. haftada en zorlu deplasmanda iyi oyunla zirveden kopmadan döndüğünü de unutmayalım. Herkesin beklentisi 10 kişi kalan takıma karşı daha cesur futbol...

Okan Hoca'nın Galatasaray'ı en kısa süre içinde rakip takım ceza sahası içine girmek istiyor. Konyaspor'a karşı 2. dakikada bunu gerçekleştirdiler ve Sacha Boey'in harika asistinde Sergio Oliviera'nın golü ile 1-0 öne geçtiler. Kasımpaşa maçındaki devamlılık bu maçta yoktu çünkü daha dirençli bir takımla karşı karşıyaydılar. Konyaspor merkez orta sahası Galatasaray'a karşı net üstünlük kurdu. Tabeladaki yerinin tesadüf olmadığını oyunuyla gösterdi.

İlhan Palut'un öğrencileri bloklar arasını doldurup geçişlerde üstünlük sağlayınca Endri Çekici ile skora eşitlik getirdi. Maçın kahramanı olmaya aday Çekici ikinci şutunu direğe nişanladığı pozisyonda sakatlanınca erken oyundan çıkmak zorunda kaldı.

Torreira ve Sergio Oliviera merkezinin dirençsizliğini en net bu maçta görmüş olduk. Kerem, Yunus ve Mertens çok etkili gözükmediler. Torreira ve Sergio Oliviera fiziksel olarak güçlü kalsa bu üçlü rakip yarı sahada maçın kaderini değiştirecek isimler ancak savunmaya çok yardım etmek zorunda kaldılar. Bu nedenle Oliviera yerine zaman zaman Midtsjö ya da Berkan Kutlu şans bulmalı. O zaman Kerem, Yunus ve Mertens'in işi çok daha kolay olur.

Kulübesi güçlü olan kazandı

İş değişikliklere gelince durum değişti. Yedek kulübesi güçlü olan Galatasaray bu dakikadan sonra yorulan rakibi karşısında çok daha etkili olan ancak sonuca gidemeyen taraftı.

Maçın kaderi Okan hocanın Patrick van Aanholt & Leo Dubois değişikliğiyle belirlendi. Fransız sağ bek, Aanholt'un 78 dakikada yapamadığını 4 dakikada yaptı. Leo'nun sert ortası savunmaya çarpıp ağlarla buluşunca Galatasaray üst üste 3. galibiyetini aldı.

Galatasaray'da 10 kişi kazanılan Gaziantep maçı sonrası pozitif futbol Kasımpaşa maçında devam etti. İlk yarıda ev sahibi takımı sahasına hapseden Sarı-Kırmızılılar rakip ceza sahasında topla buluşma rekoru kırdı. (25) Sacha Boey & Yunus Akgün ikilisi sağ tarafı otobana çevirdi. Her pozisyonda rakibi zor durumda bıraktı. Saha içerisinde göz zevkimizi okşayan bu futbola Kasımpaşa'da katkı sağladı.

İyi oyununa rağmen duran toptan 1-0 geriye düşen Okan Buruk'un öğrencilerinin cevabı Gomis'le oldu. 37 yaşındaki usta isim Yunus'un harika asistinde skoru eşitledi.

İkinci yarıda Kerem resitali vardı!

İlk yarı sahanın en kötülerinden olan Kerem'in ikinci yarıya çıkmasını beklemiyorduk. Ancak Okan Buruk burada teknik direktörlük meziyetlerini konuşturdu. Kerem'i sahada tuttu. Karşılığını iki harika gol ve 3 puanla aldı. Kazanmak için açık oynayan Kasımpaşa'da savunma arkasına atılan topta Kerem önce birinci golünü attı. Sonra ceza sahası dışından sezonun en güzel gollerinden birini atarak "Ben buradayım" mesajı verdi.

Maç sonrası uzun süredir sağlık sorunları nedeniyle tedavi gören Okan Buruk'un oğlu Ali Yiğit Buruk sahada taraftara üçlü çektirdi. O muhteşem sevince gölge düşürmeye çalışan bir şahıs sosyal medyada yaptığı arsız paylaşımla hepimizin sinir uçlarıyla oynadı.

Aslında orada mesele "Ali Yiğit Buruk değil. Şampiyonluğun ayak sesleri..."

Dört büyüklerin dördü de 10’dan fazla transfer yaptı ama hem nicelik hem de nitelik olarak en fazla takviyeye ihtiyacı olan takım Galatasaray’dı. Artı üç dikkate alındığında en değerli transfer Abdülkerim. Geçen sezon sadece Kerem’in ayağına bakan hücüm hattı; Mertens ve Icardi’yle A sınıf kaliteye dönüştü. Torreira, Sergio Olivieira ve Midtsjö’yle orta saha merkezi de üst seviye. İlk beş hafta gördük ki kenarlarda Kerem ve Yunus’la sezon bitmez. Bu yüzden son gün yapılan Yusuf Demir ve Rashica transferleri de önemli.

Artık top Okan hocada. Artı üçe göre en doğru rotasyonu yapıp yıldızlar topluluğu bu kadroya en doğru oyunu oynatmalı. Dursun Özbek’te seçim sürecinde verdiği “En iyi takımı kuracağız” sözünü tuttu, bu operasyonları yürüten Sportif A.Ş Başkan Vekili Erden Tumur iyi iş çıkardı…

Sezonun sonucu en çok merak edilen maçlarından biri her anlamda beklentilerin altında kaldı. "Dağ fare doğurdu" desek yanlış olmaz. Abdullah Avcı'nın dengeli oyunu maçın özellikle ilk yarısının kısır geçmesini sağladı. Doğucan ve Siopis merkezi Oliviera ve Toreira'ya göre daha defansifti. İlk yarıda en net pozisyonu Mertens'le Galatasaray buldu. Seferovic'in etkisiz oyunu sıkıcı maçın ilk yarısına katkı sağladı.

İkinci yarı Galatasaray adına daha çok pozisyon ürettiği ancak sonuca çeviremediği bölüm oldu. Okan Buruk Seferovic'e 65 dakika sabredebildi. Tek gol umudu Gomis Antalyaspor ve Ümraniyespor maçlarına benzer pozisyonlar bulmasına rağmen bu kez gole çeviremedi.

Torreira sonrası oyuna giren Berkan Kutlu orta sahaya dinamizm kazandırdı. Kerem'e ceza sahası içinde verdiği pası ve pozitif oyunu kulübede kalmasına rağmen oyuna küsmediğinin kanıtı. Bu takıma katkı vereceği aşikar...

Galatasaray'ın acil transfer ihtiyacını net bir şekilde gördük. 30 dakikalık Gomis ve formsuz Seferovic bu takımın 1. forveti olmaktan uzaklar.

Özetle puan tablosunda Galatasaray kötü konumda değil ancak saha içi organizasyonlarını artırmak zorunda. Bu kadar karambol oyunla bırakın gol atmayı puan dahi almak zor. Duran top organizasyonlarının olmayışı da cabası... Bu takımın daha efektif olmaya, daha çok mücadele etmeye ve daha çok transfere ihtiyacı var.