‘’Diyarbakır'da gol düellosu‘’
Top kontrolünü zorlaştıran engebeli zeminde futbolcular pas hatası yapmamak için ayrı bir efor sarf etti. Seyircisiz maçta Amed Sportif savunma ağırlıklı gol çıkışlarını şansa bırakmış bir taktik anlayışla mücadele etti. İlk yarının büyük bir bölümünde topa sahip olan Fenerbahçe ise hızlı oyun yerine kontrollü ve garanti paslarla rakip defansı delmeye çalıştı. Sarı-Lacivertliler kalabalık orta alanda sıkışan oyunu, arkadan kenarlara atılan uzun paslarla aşarak gol kovaladı. 10. dakikada Ercan’ın 30 metreden attığı sert şutu Fabiano yumrukladı kısa düşen topu Şehmus ağlara gönderdi ve Amed Sportif’i 1-0 öne geçerdi.
Fabiano’dan gol pası!
14. dakikada Diego ceza alanına doğru hareketlendi. Mansur’un topu uzaklaştırmak için yaptığı dokunuş Ramazan’a pas oldu. Genç oyuncu plase vuruş ile Levent’i mağlup etti: 1-1. 43. dakikada Fabiano önce Ferdi’nin daha sonra Sercan’ın gol denemelerinde başarılı idi. 44. dakikada Şener’in bekletmeden ceza alanına kestiği sert ortayı, Fernandao kafayla ağlara bıraktı ve ilk yarının skorunu belirledi: 1-2.
Volkan önce kaçırdı sonra attı
Amed Sportif, 2. bölüme önde basarak girdi. Fenerbahçe ise rölantide, biraz da rakibi hafife almış görüntüdeydi. Buna top kayıpları ve pas hataları da eklenince Amed Sportif cesaretle yüklendi. 60. dakikada Levent ile karşı karşıya kalan Volkan Şen top onünde sekince dışarı vurdu. 68. dakikada sol taraftan bindiren Yusuf geriye çıkardı Ferdi sol ayak içi vuruşla eşitliği sağladı: 2-2. 70. dakikada Şener’den topu çalan Yusuf meşin yuvarlağı 40 metre taşıdı. Soldan ceza alanına girdikten sonra çaprazdan uzak köşeye çok sert vurdu ve takımını 3-2 öne geçirdi 76. dakikada Kjaer’in defansın arkasına attığı uzun pasta topla buluşan Volkan Şen bu kez düzgün bir vuruşla ağlara gönderdi ve karşılaşma 3-3 sona erdi. Fenerbahçe deplasmanda aldığı bu gollü beraberlik ile bir üst tur için önemli avantaj kazandı.
‘’Lider Antalya'da dağıldı‘’
Fenerbahçe 6 yabancı, 5 yerli oyuncu ile maça çıktı. Antalyaspor ise 3 yerli, 8 yabancıyla sahadaydı. Yabancıların düellosunda ilk 45 dakikada gülen taraf ev sahibi ekip oldu. Eto, Makoun, Danilo, M’billa ve Motta çabuk ayağa paslar ve kenar bindirmeleriyle Sarı-Lacivertli savunmayı sürekli zorladı. Buna karşı Fenerbahçe’nin yabancı silahları Nani, Markovic, Souza ve Fernandao maça ağırlıklarını koyamadı. 5. dakikada M’billa sağdan ceza alanına topu kesti Serdar’ın vuruşunda Kadlec gol çizgisinden uzaklaştırdı. 6. dakikada geri pasta araya girip kontrol eden Fernandao, kaleci ile karşı karşıya kaldığında topu kaleye şutladı, ancak Fornezzi meşin yuvarlağın ağlara gitmesini engelledi.
Ağ örer gibi paslarla gol
21. dakikada Caner’in kale sahasına kestiği sert ortada Mehmet Topal çok müsait olmasına rağmen kafayla ıskalayınca, Fenerbahçe bir golden oldu. 25. dakikada Eto, Kadlec ile Alves’in arasından pası bıraktı, Mbilla’nın müsait durumda yaptığı vuruşta Volkan başarılıydı. 40. dakikada Antalyaspor adeta ağ örer gibi çabuk paslarla ceza alanına indi. Şener, kaleye yönelen topu uzaklaştırdı ancak meşin yuvarlak Eto’nun önüne düştü. Tecrübeli oyuncunun düzgün vuruşu yan direğe çarpıp ağlara gitti ve ilk yarı Antalyaspor’un 1-0’lık üstünlüğüyle tamamlandı.
Değişiklikler yetmedi
Saha içi dengesini kurmak için Pereira, Van Persie ile Diego’yu sahaya sürdü. Ancak yerli-yabancı uyumunu oyun içinde çok iyi sergileyen Antalyaspor, 2 dakikada farkı 3’e çıkardı. 54’te Danilo, 56’da Makoun Fenerbahçe’yi yıkan gollere imza attılar.
3-0’dan sonra Antalyaspor, önde basmaya devam ederken çok adamla savunmaya dönüp Fenerbahçe’nin hücum yollarını da kapattı. Vasatın altında bir tempo ortaya koyan Fenerbahçe, net pozisyon bulamadı. 85. dakikada Alves şık bir plaseyle duran toptan skoru 3-1 yaptı. 90+4’te Sakıp, farkı yine 3’e çıkartan golü kaydetti. 90+5’te ise Van Persie, kendisine yapılan penaltı atışını kullanıp, gole çevirerek maçın skorunu belirledi: 4-2. Fenerbahçe, yıllar sonra ilk kez kalesinde 4 gol görürken, 25 maçlık yenilmezlik ünvanını da Akdeniz’de bıraktı.
‘’Diego'dan altın vuruş‘’
Bu sezon belkide ilk kez topla oynama yüzdesi üstünlüğünü Kayserispor, Fenerbahçe’ye vermedi. Sarı-Lacivertliler karşısında kendisi gibi basan pres yapan canlı bir takım görünce iyi top yapamadı. Pas trafiğindeki üstünlüğü Kayserispor’a kaptıran Fenerbahçe orta alanda da bir türlü organize olamadı. İkinci bölge ile defans arasında ki bağlantı sorunlu olunca Fenerbahçe bilinçli, organize pozisyon üretmede zorlandı. 8. dakikada Van Persie, Nani’ye ince bir ara pası çıkardı. Kaleci Abdülaziz ile karşı karşıya kalan Portekizli fanteziye kaçıp topun dibine girince vuruşu yandan dışarı gitti. 42. dakikada Van Persie Kayserispor ceza alanı içerisinde rakip oyuncuları adeta hallaç pamuğumu gibi attı ancak şutu defanstan döndü. Persie’nin vuruşu ağlar ile buluşsa bu gol günlerce konuşulurdu. 43. dakikada Abdülaziz’in hatalı pasını kapan Ozan, Van Persie’yi topla buluşturdu. Hollandalı’nın karşı karşıya yaptığı vuruşta Abdülaziz bir kez daha gole izin vermedi ve ilk yarı 0-0 sona erdi.
Çift forvet denemesi...
Baskı ve pres karşısında bir türlü karşı hamle üretemeyen Fenerbahçe, kenarları da istediği gibi kullanamadı. Pereira Kayserispor’un dirençli oyununu bozmak için Ozan- Fernandao değişikliğini yaptı. Çift forvet denemesi de Fenerbahçe’ye beklenen tempoyu ve baskıyı getirmedi. 82’de Caner’in ceza alanı dışından attığı sert şutu Abdülaziz uzanıp köşeden çeldi. Son bölümde uzatma dakikalarında iki tarafın çabaları da gol getirmedi ve normal süre 0-0 bitti.
Abdülaziz’i avladı
Uzatma dakikalarının ilk bölümüne Fenerbahçe müthiş tempo ile girdi. Fenerbahçe’nin girişimlerinden gol çıkmadı ve uzatmanın ilk bölümünde de gol sesi gelmedi. Pereira, Fernandao ve Markovic’ten sonra son kozu Diego’yu 106. dakikada sahaya sürdü. 110. dakikada Deniz ikinci sarı karttan kırmızıyı görünce Kayserispor bir kişi eksik kaldı. 113. dakikada Persie soldan Kadlec’i kaçırdı. Kadlec’in altı pasa kestiği topa Diego nefis bir kafa vurdu ve sahanın en iyisi Abdülaziz’i mağlup etti 1-0. Fenerbahçe maçı 1-0 kazanarak 16 takım arasına girmeyi başardı.
‘’İlk yarıda kopartmalıydı‘’
Orta sahada çok boş alan bırakan, bunun yanı sıra pas hatalarıyla top kaybeden Çaykur Rizespor karşısında Fenerbahçe’nin maçı ilk yarıda kopartması gerekiyordu. Rakibini kötü gününde yakalayan Sarı-Lacivertliler, iki penaltı golünün yanı sıra ilk yarıda ciddi posizyonlara girdi. Volkan Şen’in final paslarında başarısız olması, hücum çıkışlarının tehlikeye dönüşmesini engelledi. Gol vuruşlarında ise Josef de Souza’nın kafayla çerçeveye gönderdiği vuruş dışında Itandje’ı zorlayan pozisyon olmadı. Orta alanda Mehmet Topal iki ceza alanı arasında iyi performans sergilerken, Fenerbahçe’nin ilk yarıdaki en etkili ismiydi.
Yaratıcılıktan uzak oyun
İkinci yarının hemen başında Volkan Demirel’in neden olduğu penaltıda Fenerbahçe savunması, konsantrasyon sorununun cezasını çekti. Farkın bire inmesinden sonra Sarı-Lacivertliler gereksiz yere arkaya yaslandı. Souza-Ozan ikilisi de orta alanı öne taşımada Mehmet Topal’a iyi destek veremedi. Bu nedenle pozsiyon bağlamında Fenerbahçe yaratıcılıktan uzak kaldı. Ayrıca top kayıpları, gol fırsatı getirecek pozisyonları rakibe nişanlaması ve geriye oynama düşüncesi ikinci yarıda Fenerbahçe’nin iyi oyununa fren koyan etkenlerdi.
Kısır bir 90 dakika
Fenerbahçe, Rizespor’a oranla daha istekliydi ancak atılan 3 golün de penaltılardan gelmesi, iki takımın da pozisyon yüzdesi açısından kısır bir 90 dakika geçirdiğini gösterdi. Bu arada hakem Deniz Ateş Bitnel’in verdiği penaltı kararlarının doğru olduğunun altını çizmekte yarar var.
‘’Skor iyi ama futbol!‘’
Maçın hakemi Alper Ulusoy ceza alanı içinde Sezer’in eline çarpan topa penaltı çalmadı. Çok tartışılan ilk yarının son dakikasındaki Nani-Emre kapışmasına ise penaltı verdi. Bana göre ağır bir karardı. Alper Ulusoy, 64. dakikada da Alparslan’ı oyundan atarak iki takımın da futbol olarak vasatın üzerine çıkamadığı karşılaşmada, maçın önüne geçmeyi başardı.
Fenerbahçe, ligin ilk devresinde Mersin maçıyla iyi oyun çizgisini yakalayıp, bunu 17. maça kadar taşıdı. Baskılı, tempolu, az da olsa organize pozisyonlu, taktik anlayışı Eskişehirspor karşısında göremedik. Fenerbahçe ikinci bölgede defansif anlamda etkili, gol pozisyonu yaratıcılığında ise başarısızdı. Kenar bindirmelerinde ise atılan ortaların isabet oranları düşüktü. Fenerbahçe’nin gücünü bilen Eskişehirspor, savunma ağırlıklı sistemle sahada durdu. Kırmızı- Siyahlılar’ın tek beklentisi ani çıkışlarla pozisyon bulmaktı. Ancak çok adamla öne çıkmaya cesaret edemediler ve bu nedenle de maç boyunca net pozisyona giremediler. Fenerbahçe skor üstünlüğüne rağmen ikinci yarıda da Mersin maçında yakaladığı tempoyu tutturamadı.
Kırmızı kart rahatlattı
Alparslan’ın kırmızı kartla oyun dışı kalmasından sonra Fenerbahçe rahatladı. Oyun ve pozisyon dağılımında öne çıkamasa da rakibine pozisyon vermedi. Fernandao 2-0’ı getiren golü attıktan sonra karşılaşmanın kontrolü tamamen Sarı-Lacivertli tarafa geçti. Fenerbahçe, kötü hava koşulları altında beklenen futbolu sergileyemese de Eskişehir’den 3 puanla dönerek maç fazlasıyla liderlik koltuğuna oturdu.
‘’İyi oyun skora yansımadı‘’
Fenerbahçe, iki ceza alanı arasındaki 40 metrelik bölümde oyunu bağladı. Mehmet Topal’ın merkezdeki defansif başarısı, çıkana kadar Diego’nun pas trafiğini hatasız idaresi, Sarı-Lacivertli ekibi tartışmasız üstünlük basamağına çıkardı. İki kanat bindirmeleriyle Sivas defansı hayli sıkıntı yaşadı. Alves-Kjaer ikilisi de defansı orta alana yakın kurunca ciddi baskı oluştu. 45 dakikada bir kez pozisyona giren konuk ekip, onu da gole çevirdi. Savunma, orta saha ve hücum bölgesinde çok üstün Fenerbahçe’nin soyunma odasına beraberlikle gitmesi, Sivasspor’un şansıydı.
Diego iyi vurdu...
24. dakikada solda topla buluşan Diego, ceza sahası çizgisi önünden sert vurdu. Kaleci Setkus’un sektirdiği topu Van Persie ile ağlara göndermekte zorluk çekmedi: 1-0. 31. dakikada taç atışından gelen topu Markovic kafayla Van Persie’nin bulunduğu yere çıkardı. Bu kez Hollandalı kafa ile kaleyi düşündü. Setkus topu kornere çeldi. 36. dakikada Hasan Ali’nin arka direğe çıkardığı ortayı, Van Persie sol ayağıyla geriye çıkardı, müsait durumdaki Souza’nın şutu üstten dışarı gitti. 43. dakikada Sivasspor’un sağdan geliştirdiği atakta Burhan, topu altıpasa ortaladı. Beykan’ın yere çarptırarak yaptığı vuruşta meşin yuvarlak Volkan’ın üstünden filelere gitti: 1-1. Uzatma dakikalarında Van Persie müsait durumda olmasına rağmen kafa vuruşuyla çerçeveyi bulamayınca ilk yarı 1-1 berabere sonuçlandı.
Baskı ikinci yarıda da sürdü
Fenerbahçe, pozisyon açısından sıkıntı çekse de temposu rakibin öne çıkmasına izin vermeyen baskılı taktik anlayışına ikinci yarıda da devam etti. Sivasspor ise bir yandan zamana oynarken kontratak çıkışlarla Fenerbahçe’yi tuzağa düşürmek istedi. Ancak Sarı-Lacivertli ekip, rakibin bu düşüncesine genelde izin vermedi. 62. dakikada Volkan’ın penaltı noktasına kestiği topu Souza uygun durumda olmasına rağmen direğin dibinden dışarıya gönderdi. 72. dakikada Aatif, sağ taraftan hareketlenip çaprazdan ceza sahasına girdi. Şutunu Volkan köşeden bloke etmeyi başardı. 73. dakikada Van Persie’nin şutunu Setkus çeldi, dönen topu Volkan kaleye gönderdi ancak çizginin hemen önünde defans gole izin vermedi.
Kjaer işi bitirdi
77. dakikada Caner’in ön direğe yaptığı ortaya Van Persie ve Kjaer birlikte yükseldi. Kjaer, Setkus’tan önce yaptığı kafa vuruşuyla Fenerbahçe’yi 2-1 öne geçirdi. 90. dakikada Fenerbahçe üst üste inanılmaz 2 fırsattan yararlanamadı. Önce Van Persie ceza sahasına girdikten sonra topun dibine girip Setkus’u avlamak istedi. Ancak Setkus topu çelmeyi başardı. Bu kez dönen topu Markovic boş kaleye bırakmayı düşündü. Setkus, tekrar arkadan gelip topu kornere çelmeyi başardı. Fenerbahçe ilk yarının son karşılaşmasında etkili bir oyunla Sivasspor’u 2-1’le geçip liderlik yarışında Beşiktaş’ın ensesinde koşmaya devam etti.
‘’Goller keyif verdi‘’
Kupa maçları puanlama usulü olunca takımlar genelde açık futbolu tercih ediyor. Tarafların bu anlayışta oynaması maçtaki gol pozisyonu yüzdesini de çok yukarı çekiyor. Ofansif oyunda Antalyaspor’un hayli önünde olan Fenerbahçe, 35 dakikada iki farklı öne geçti. Geriye düşen Antalyaspor, arayı kapatmak için daha fazla öne çıktı. Rakip alandaki boşlukları iyi değerlendiren Fenerbahçe, Antalyaspor önünde pozisyon zenginliğine doydu. Bu arada farklı kaybetmesine rağmen Antalyaspor’un da 4-5 net fırsat yakaladığını belirtmek gerekir.
Ertuğrul devleşti
6. dakikada Fenerbahçe savunmasının arkasına sarkan Diarra, Ba’yı etkisiz hale getirdikten sonra plase vuruşunu yaptı. Ertuğrul son anda direğin dibinden topu kornere tokatladı. 14. dakikada, Nani jeneriklik bir gol attı. Sağ tarafta bulduğu koridordan ceza sahasına doğru hareketlenen Portekizli çok sert vurdu. Top üst direğin içine çarparak ağlarla buluştu: 1-0. 20. dakikada, Emrah’ın 25 metreden direkt kaleye gönderdiği serbest vuruşta Ertuğrul yumrukla topu uzaklaştırdı.
Topuz direğe takıldı
29. dakikada Caner’in uzaktan yaptığı vuruş Mbolhi’den sekti, dönen topa Mehmet Topuz sert vurdu. Ancak meşin yuvarlak üst direkten oyun alanına geri döndü. 31. dakikada bu kez Şener’den mükemmel bir gol geldi. Milli futbolcu yaklaşık 35 metreden çok sert vurdu. Mbolhi topu ağlarda gördü ve ilk yarı 2-0 Fenerbahçe üstünlüğüyle sona erdi. Fenerbahçe’nin pozisyona doyamadığı karşılaşmanın 49. dakikasında bu kez Van Persie sahneye çıktı. Caner’in kullandığı kornerde Hollandalı oyuncu, Mbolhi’nin önünden kafayla topu ağlara göndererek durumu 3-0 yaptı. 53. dakikada Emre Akbaba ceza sahasına girmeden sert vurdu. Ancak top kaleci Ertuğrul’un kafasından kornere gitti.
Fernandao yanlış kaleye
59. dakikada Caner Erkin, 50 metreden Van Persie’ye yüksek bir top gönderdi, Hollandalı iyi yükselip ikinci kafa golünü attı: 4-0. 61. dakikada Antalyaspor organiza geldi. Diarra sol çaprazda Sezer’i gördü, bu oyuncunun sert şutunda Ertuğrul tekrar gole izin vermedi. 73. dakikada Sezer’in şutunu Ertuğrul çeldi, dönen topu Emre ağlara gönderdi: 4-1. Uzatma dakikaları oynanırken Mbilla’nın kullandığı serbest vuruş sonrası Fernandao ters bir kafa vuruşuyla topu kendi ağlarına gönderdi. Karşılaşma bu golle 4-2 Fenerbahçe’nin galibiyetiyle sona erdi.
‘’Fener oyun olarak düşüşte‘’
Fenerbahçe’nin topla oynama yüzdesi, Gençlerbirliği’nin iki katından fazla... Ancak bu ezici üstünlük ne yazık ki, pozisyon üretmeye, gol yollarına inmeye yansımadı. Sarı- Lacivertliler genelde kanatlardan yüklendi. Hasan Ali ile Nani, Markovic ile Gökhan, imkan buldukça rakip defansın arkasına indiler. Ancak atılan ortalar bir türlü Fenerbahçeli futbolcuların durduğu noktalara isabet etmedi.
İlk yarıda Gökhan-Diego-Markovic organizasyonunda Sırp oyuncu, arka direkte çok müsait olan Fernandao’yu topla buluşturdu, Brezilyalı da ortanın hakkını vererek kafa ile golü yaptı.
Fenerbahçe, pas trafiğinde vitesi yükseltip hızlansa, daha rahat pozisyon bulabilirdi. Mehmet Topal-Souza merkez ikilisi, bu bağlamda tutuk kaldı. Fenerbahçe son haftalarda, rakibi savunmada basıp, oyun kurma yollarını tıkama düşüncesini, Ankara’da belirli anlarda yaptı. Bu durumlarda Gençlerbirliği, zincirleme pas hatası ve top kayıplarından kurtulamadı.
İkinci yarının başlarında baskılı oyunu seçen Fenerbahçe, ciddi fırsatlar buldu, Fernandao, Mehmet Topal ve Alves, kaleci Pofh’u geçemedi. Golün asistinde gözüken Markovic, durgunluğunu oyundan çıkana kadar sürdürdü. Nani de pek etkili değildi. Portekizli kendini maça verse, Fenerbahçe rahatlayacak, kendisi de olumlu futboluyla her türlü desteği alacaktı. Nani nedense itirazları, gereksiz faulleri seçiyor. Morkoviç ile Nani’nin bu pasif duruşları, Fenerbahçe’nin ofansif organizasyonlarının freni oluyor. Fenerbahçe Ankara’dan istediği 3 puanı aldı, ancak oyun olarak geride kalan 3-4 haftayı arattı.