Arama

Popüler aramalar

‘’Kilidi Nani açtı‘’

Maç coşku ile başladı. Önce 10. yıl marşı, ardından ulusal marşımız ve tribünlerin bayrak şovu ile 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlandı. Fenerbahçe-Antalyaspor mücadelesinin ilk yarım saati hiç de bayram tadında geçmedi. Antalyaspor, Eto’o’yu önde bırakıp, takım halinde kendi yarı alanında kalabalık bir savunma hattı kurdu. Fenerbahçe bu duvarı aşmak için çok uğraşmasına rağmen, istediği gediği açamadı.

Mehmet Topal, Souza, Nani ve Diego 2. bölgeyi inisiyatif alacak havaya sokamadı. İlk yarının sonlarına doğru van Persie öne çıktı, forvet oyuncusu olmasına rağmen top taşıyıp, servis görevine soyundu.
Nani’nin attığı golde yaptığı asist, ‘al da at’ türündendi.

İlk yarı sonlarına doğru açılan Fenerbahçe’den beklenen, hızlı futbolun devamıydı. Ancak yenik duruma düşmesine rağmen Antalyaspor’un savunma inadından vazgeçmemesi, Fenerbahçe’ye bu imkanı tanımadı.

Hasan Ali ile Persie’nin istekli duruşları, Pereira’nın Volkan Şen ve Alper hamleleri Fenerbahçe’nin etkili futbolu yakalamasına çare olmadı. İlk yarıda şık bir gol atan Nani, ikinci bölümde sanki yok gibiydi. Son uzatma dakikasında Portekizli ortaya çıktı. Ceza alanı yayı üzerinden yaptığı nefis plase ile Fornezzi’yi ikinci kez çaresiz bırakırken, üç puan kilidini açan futbolcu oldu. Bu arada maçın 54. dakikasında Kvesic’in ceza alanı içinde Nani’yi indirmesine maçın hakemi Bülent Yıldırım şaşırtıcı bir şekilde ‘devam’ kararı verdi.

Fenerbahçe, sahasında seyircisinin avantajı ile oynamasına rağmen performans olarak bir türlü istenilen hedefe ulaşamadı, ancak yıldız oyuncuların öne çıkması ile üç puanı kurtardı.

31 Ağustos 2015, Pazartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Fenerbahçe kendine geliyor‘’

Fenerbahçe’de 2. bölge ile orta saha arasında beklenen yakınlaşma olduğunda Sarı-Lacivertli ekibin, havası pozitif anlamda değişiyor. İşte o zaman paslar devreye girip, 2’ye 1’lerle rakip oyundan düşürüldü. İki bek Caner ve Şener, rahat bindirme imkanı yakaladı. Ve rakip kalede tehlikeli atakların sayısı arttı. Fenerbahçe kaliteli kadrosuyla oyun bağlamında bu çizgide kalmalı.

Nani kendini buluyor

Pereira Atromitos karşısında Fenerbahçe’yi 4-2-1-3 şablonunda oynattı. Bu sistemde Fenerbahçe, daha etkili oldu. Oyun kurucu pozisyonundaki Diego, iyi performans yapabilseydi, Fenerbahçe maçı ilk yarıda kopartırdı. Nani, kendini bulmaya başladı. Portekizli, çizgilerden etkili top taşımasının yanında bulunduğu bölgede savunmasına da destek oldu. Sakatlık sorununu yeni atlatan Van Persie, gol için çok çabaladı. Ancak, şiddetle istemesine rağmen 3. maçında gol sevinci yaşayamadı. Persie, takım oyununa katkısıyla dikkat çekerken, tribünlerden de çok destek aldı. Atromitos, güç ve kalite açısından Fenerbahçe’nin hayli gerisinde. Ancak Sarı-Lacivertli oyuncular, rakibin bu zaafını hiçbir şekilde küçümsemedi. 90 dakika boyunca, maça asılarak hem iyi oyunu çıkarma peşinde koştu, hem de farkın artması için her şeyi yaptı. Fenerbahçe çok alternatifli kadrosuyla iyi oyun çizgisinden uzaklaşmadığı takdirde lig ve Avrupa’da başarılı sonuçlar alır, fazla zorlanmaz. Ayrıca iyi oyunla da izleyenlere keyifli dakikalar sunar.

28 Ağustos 2015, Cuma 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Futbol hataya prim vermiyor‘’

Fenerbahçe, kadro yapısı nedeniyle maçlara psikolojik olarak önde başlıyor. Bu yüzden rakipler Sarı-Lacivertli ekibe karşı kontrollü oyuna mecbur kalıyor. Rizespor ilk yarı genelinde ofansif düşünceyi ilk planda tutarken, savunma disiplinini de hiç ihmal etmedi. Fenerbahçe, Rizespor’un bu taktik anlayışı karşısında pozisyon bulmada sıkıntı çekti. Diego, Souza ve Nani 3. bölge ile yakınlaşabilselerdi, Fenerbahçe gol yollarına daha rahat gidebilirdi. Nani, ilk kez Rize’de çok istekliydi. Van Persie’nin attığı golün yaratıcısıydı. Fenerbahçe’nin ilk yarıyı önde bitirmesinin kahramanı tek kelime ile Volkan Demirel. Yerinde müdahalelerle kalesinde duvar ören Volkan, neden olduğu penaltıda da iki kez inanılmaz kurtarışlar yaptı. Fenerbahçe, 46. dakikadan itibaren hücum üstünlüğünü ele geçirdi. Bu tempo karşısında Rizespor kendi sahasına kapanıp, kontratak üstüne yoğunlaştı.

Tüm hatlarıyla üstüne gitti

Futbol oyunu, hataya hiç prim vermiyor. Fenerbahçe gol için çabalarken, Alper’in hatası, Rizespor’a pozisyona döndü. Kweuke’nin sağdan kestiği sert ortaya Kjaer ters vurunca, Volkan çaresizlikle topun ağlara gitmesini izledi. Beraberlik sonrası Fenerbahçe tüm hatları ile rakibinin üstüne gitti. Nani ve Alper’in getirdiği toplarda Rizespor ceza sahası içinde oluşan karambollerden bir türlü gol çıkmadı. Fenerbahçe özellikle ikinci yarıda çok etkili oynamasına rağmen, Rizespor deplasmanından iki puan kayıpla döndü. Ancak Sarı-Lacivertliler, bu baskılı anlayışla maç performanslarını sürdürmeye devam ederlerse, her zaman kazanmaya yakın taraf olur.

24 Ağustos 2015, Pazartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Fenerbahçe perdeyi sorunsuz açtı‘’

Fenerbahçe’nin kadrosu tartışmasız, çok güçlü. O zaman “Goller neden uzatma dakikalarında geldi” diyenler olabilir. Nedeni çok açık; önde iyi basan Sarı-Lacivertli oyuncular, topu çaldıktan sonra 3. bölgeye kadar iyi geldiler. Ancak burada gol pozisyonunu yaratacak isabetli paslar çıkmayınca, Fenerbahçe’nin hayat bulması uzatma dakikalarına kaldı.

Hasan Ali 45 artı 1’de soldan kestiği topla Sow’u buldu. Senegalli, düzgün bir kafa vuruşu ile kapıyı açtı: 1-0

Bir dakika sonrasında bu kez Diego, soldan direk kaleye yönelirken Fernandao’yu kaleci ile karşı karşıya bıraktı. Brezilyalı golcü skoru 2-0 yaptığında dakika 45 artı 4’tü...

Lawal’ın koordine ettiği Eskişehirspor 2. yarıda Fenerbahçe’nin üstüne geldi. Boş alan fırsatı bulan Sarı-Lacivertliler, gol bölgesine daha fazla çıkma fırsatı yakaladı. 55’te Diego’nun pası ile sağdan bindiren Şener’in yerden çıkardığı topa Sow plaseyi yaptı ancak top yandan dışarıya gitti. 58’de Causic, Meireles’e kasti faul yapınca, sarı kartı gördü. Bu oyuncunun karara tepki olarak topu yere vurması, Fırat Aydınus’un kartını kırmızıya çevirdi. 90 artı 1’de Alper’in arka direğe yaptığı ortayı, Sow kale çizgisinden dışarıya çıkarınca, maç Fenerbahçe’nin 2-0 galiyeti ile sona erdi. Pereira, Atromitos maçını düşünüp Fernandao, Diego ve Meireles’i fazla riske etmedi.

15 Ağustos 2015, Cumartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Emre ya da Alex‘’

Fenerbahçe ciddi paralar harcayıp, yıldız isimleri kadrosuna dahil etti. Nani, Kjaer, Robin van Persie, Şener, Fernandao. Ayrıca futbol dünyasında isimleri pek duyulmamış Souza, Ba ve kaleci Riberio alındı. Eldekilerle birlikte 15 yabancı ve Türk Milli Takımı’nın iskeleti Fenerbahçe’de.

Pereira ile birlikte Sarı-Lacivertli ekibin teknik kadrosu da sıfırlanırken, Sportif Direktör makamına ise Terennao getirildi. Yeni Fenerbahçe’den beklentiler çok fazlaydı. İlk sırada Şampiyonlar Ligi vardı. Camia ve taraftar bu organizasyonu çok özlemişti. Kura da Shaktar çıkmasına rağmen kadromuz çok iyi eleriz havası vardı. Ama hayaller gerçekleşmedi ve Fenerbahçe 2 maçta da performans olarak rakibinin altında kalınca Şampiyonlar Ligi’ne veda etti.

Fenerbahçe’nin henüz hazır olmadığı ortada. Savunma uyumu, 2. bölge koordinasyonu ve forvet hattına pozisyon hazırlama bağlamında ki sorunlar dikkatlerden kaçmadı. Pereira 4-4-2’de ısrarcı gibi. Sistem tercihi Portekizli hocaya ait. Ancak hangi şablonu tercih ederse etsin, mutlaka bir patron bulmalı. Takımı ateşleyecek, organize edecek 10 numaraya acil ihtiyaç var. Pereira Diego’yu bu pozisyonda kullanmak istemiyor. Meireles’te yükü kaldıracak potansiyele sahip değil. Takımın içinden de anlaşılan başka alternatif düşünülmüyor.

O halde Fenerbahçe’nin en kısa zamanda bir Emre ya da Alex tipi oyuncu bulması şart. Aslında bunca transferin içinde neden Emre ve Alex tarzı futbolcu düşünülmedi. O da enteresan bir durum. Sportif direktör Terraneo piyasayı iyi biliyor. Fenerbahçe’nin 2. bölgesine el koyacak bir oyuncu bulup, Pereira’yı, yönetimi ve taraftarı büyük bir dertten kurtarmalı.

Lig şampiyonluğu mutlaka önemlidir. Ancak Sarı-Lacivertli taraftarların öncelikli hayali bir Avrupa Kupası kazanmak. Yeni kadro ile bu özlemin bitme şansı var. Etkili bir 10 numara transferi, hedefe ulaşmayı hızlandırır.

09 Ağustos 2015, Pazar 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Tur ilk 45'te gitti‘’

Bir futbol takımının iki etkili isminin 45 dakika oyunda olmadığı taktirde kaybetmesi aşikardır.

Nani, Fenerbahçe’nin, kanatlardaki sürükleyicisi olması gereken yeni transferi. Portekizli, ligden çok Avrupa kupalarında faydalı olsun diye alındı. Ancak Nani, topu ayağına bekledi. Attığı pasları da, aldığı pasları da etkili atağa çeviremedi. Organizatör olması gereken Diego da ilk yarıyı kötü performansla geçirdi. Sambacı, buluştuğu topların çoğunu kaybetti. Fenerbahçe atağa çıkarken yapılan top kayıpları, Shakhtar’a pozisyon imkanı sundu. Shakhtar İstanbul’daki disiplinini kendi evinde de uyguladı. Garanti ayağa paslarla Fenerbahçe’yi oyaladılar. Çizgilere atılan paslarla da ortalar çıkartıp, gol düşündüler. Nitekim Taison-Srna paslaşmasından sonra altı pasa kesilen topta o ana kadar defansın iki iyi ismi Kjaer ve Alves, Gladky’i paylaşamayınca Fenerbahçe soyunma odasına yenik gitti.

Kırılma anı: Alves’in vuruşu

Fenerbahçe ikinci yarıya eksilerini soyunma odasında bırakıp çıktı. Nani ile Diego sorumluluk alırken, Şener-Caner ikilisi kenarlardan bindirip, Shakhtar savunmasına ecel terleri döktürdü. Nani’nin arka direğe kestiği ortaya Alves’in kafa vuruşu, boş kale ile Sow ve Fernandao’nun önünden dışarı gitti. Bu pozisyon belki de Fenerbahçe için maçın kırılma anıydı. Shakhtar, ilk atağında penaltı kazandı. İki farklı skor Fenerbahçe’nin temposunu, moralini ve oyun disiplinini aldı götürdü. Fenerbahçe, ilk bölümdeki vasat oyununun kurbanı oldu. Sarı-Lacivertliler, ikinci 45’teki baskılı futbolunu maçın başında uygulayabilseydi, belki de turu kazanan taraf İstanbul'a dönerdi.

06 Ağustos 2015, Perşembe 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Fenerbahçeli umutlu‘’

Fenerbahçe’nin kadro yapısına kimsenin itiraz edeceğini sanmıyorum. Sarı-Lacivertli taraftarların da yapılan transferler nedeniyle mutlu olduklarını her ortamda gözlemlemek mümkün. Zaten satılan kombinelerin sayısı ve Fenerium hasılatlarına baktığınızda bu memnuniyet yıldız gibi parlıyor.

Camia ve taraftar Fenerbahçe’nin yıldız yoğunluğu olan kadrosunu sabırsızlıkla bekledi. Hazırlık maçlarının genelini baz aldığımızda Fenerbahçe umut verdi. Taşlar tam olarak henüz oturmasa da zamanla bu kadronun iyi işler yapacağı öngörüsü var. Fenerbahçe’nin ilk ciddi sınavı ise Shahkhtar’dı. Ukrayna ekibi tecrübeli ve oturmuş kadrosuyla zor bir rakipti. Fenerbahçe, 45 dakikayı sıkıntılı geçirdi. İkinci yarıda ise Shakhtar’a set kurup üçüncü bölgeye daha fazla inerek gol aradı. 90 dakika sonrasında Saracoğlu’nun dışında zor da olsa rövanştan umut vardı. Oyun ve mücadele taraftarı mutlu etmişti.

‘10 numara’ oynamalı

Shakhtar karşısındaki Fenerbahçe’nin bence bir lideri yoktu. Orta alanı organize edecek, defans ile forvet arasında bağlantı sorumluluğunu alacak rol modeli eksikti. Guimaraes maçında Diego bu rolü çok iyi oynamıştı. Fenerbahçe’nin sistemini belirlemek Pereira’nın işi. Ancak Guimaraes mücadelesinde Diego mükemmel oynarken, Brezilyalı’nın performansı takım oyununu da pozitif anlamda etkiledi. Pereria, Shakhtar rövanşında Diego’ya ‘10 numara görevini’ verirse, Fenerbahçe deplasmanda daha etkili olabilir.

Kontra toplara dikkat

Shakhtar, klasik Lucescu modelini oynuyor: Garanti paslar, kenarlara atılan kontra toplar ve ortalar... Ayrıca oyun disiplininden asla taviz vermiyorlar. Saracoğlu’nda Alex ve Taison bu sistemde ciddi pozisyonlar buldular. Kjaer ile Alves’in rövanşta çok daha dikkatli olmaları gerekiyor. Ayrıca zaman zaman uygulanan ofsayt taktiği de çok riskli. Pereira bu handikaplara mutlaka önlem alacak ve tur için gerekli hazırlıkları yapacaktır.

31 Temmuz 2015, Cuma 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Rövanş daha zor olacak‘’

Fenerbahçe özellkle ilk yarıda Shakhtar’a çok pozisyon verdi. Henüz 30 dakika dolmadan rakibin 4 tehlikeli atağı vardı. Tek forvetin arkasında oynayan Alex’in gününde olmaması Fenerbahçe’nin şansıydı. Ayrıca Volkan’ın gol vuruşlarında iyi yer tuttuğunun da altını çizmek gerekir. Pereria’nın oturtmaya çalıştığı 4-4-2 şablonunda Fenerbahçe hâlâ sıkıntılar yaşıyor. Sarı-Lacivertliler, Shakhtar karşısında takım savunmasını önde kurdu. Mehmet Topal-Souza ikilisi merkezi iyi kapattı. Ancak kenarlardan etkili organizasyonlar çıkaran Gökhan’ın maç öncesi sakatlanması ve sol ayaklı Hasan Ali’nin zorunlu olarak sağ bek oynaması Fenerbahçe’de defansif ve ofansif dengeyi olumsuz etkiledi.

Acı bir sürpriz yapabilir

Sarı-Lacivertliler ikinci bölümde alan savunmasında daha inatçıydı. Bu anlayış, Shakhtar’ın defanstan oyun kurmasını engelledi. Alex Teixeira ve Gladky gibi gol adamları fazlaca top alamadı. Fenerbahçe zaman zaman rakip yarı alanda çoğalıp çizgilerden de yapılan bindirmelerle gol kovaladı. Fernandao ve oyuna sonradan giren van Persie, iki ciddi pozisyonda gol bulamadı. Shakhtar, Avrupa’nın önemli takımlarından biri. Oturmuş kadrosu, Lucescu gibi tecrübeli hocası var. Sistemleri ise bir makine düzeni gibi. Bu nedenle rövanş Fenerbahçe için daha zor geçecek. Ancak kaliteli ve kariyerli oyunculara sahip Fenerbahçe, deplasmanda gününde olursa Shaktar’a acı bir sürpriz yapabilir.

29 Temmuz 2015, Çarşamba 02:30
YAZININ DEVAMI