Fenerbahçe’de 38 futbolcu ile başlayan 11 günlük kamp, 31 futbolcu ile tamamlanırken bazıları için fırsat oldu. Gençlerin erken gönderildiği kampta kiralıktan dönenler, kendilerini ispatlamak ve takımda kalmak adına tüm güçlerini ortaya koydu.

Berke Özer, Lemos ve Zajc büyük bir çıkış gösterdi. İki yeni transfer Serdar Dursun ve Caulker ise Portekizli teknik adamın beğenisini kazanıp, “Biz bu takıma oynamaya geldik” mesajı verdiler.

Mesut Özil gerçek bir lider olarak ön plana çıkarken başta Pelkas olmak üzere Caner, Osayi, Nazım Sangare, Serdar Aziz, Gustavo, Sosa, Sinan Gümüş, Tisserand da kampın iyilerindendi.

Pereira ve öğrencileri, Rumen temsilcisi Csikszereda karşısında ilk sınavını galibiyetle kapatırken her iki yarıda mücadele eden farklı kadrolar göz doldurdu. Geldiği günden bu yana hücum futbolu oynayacaklarını söyleyen ve futbolcularının kaptırdıkları toptan sonra mücadeleyi bırakmamalarını isteyen Portekizli hoca, dün izleme platformundan takımını 90 dakika boyunca dikkatle takip etti. Ayrıca sık sık hata yapan öğrencilerine bağırmayı ihmal etmedi.

Caulker iyi gözüktü

Sarı-Lacivertli ekip 26. dakikada Sinan’ın uzaktan attığı şutla devreyi 1-0 önde kapattı. İkinci yarıda ise 67. dakikada Caner’in kullandığı korner topunu Serdar Aziz kafayla ağlarla buluşturup, maçın skorunu ilan etti. Bu karşılaşmada Fenerbahçe’nin iki yeni transferi Serdar Dursun ve Caulker sahne aldı. Alanyaspor’dan transfer edilen İngiliz stoper, süre aldığı ilk yarıda olumlu hareketleri ile dikkat çekti. Serdar Dursun ise çok çalışmasına rağmen beklediği topları alamayınca, oyundan düştü.

Berke göz doldurdu

Maçın adamı ise takımını 1-0 öne taşıyan Sinan Gümüş oldu. Nazım Sangare, Gökhan Gönül’ün yokluğunda sağ bekin kendisine emanet edilmesini istediğini gösterdi. Kale için büyük forma savaşına girecek olan kaleci Berke, yaptığı kurtarışlarla Altay’a işinin kolay olmadığı mesajını gönderdi. Kısaca Fenerbahçe ilk maçında ortaya koyduğu mücadele ile gelecek adına ışık verdi.

Gençlerbirliği yenilgisi sonrası yaşanan kaos, Beşiktaş derbisi öncesi ötelenmiş gibi görünüyor. Bu sezon ligin başından bu yana çeşitli defalar Fenerbahçe antrenmanları izledik, havayı kokladık. Ancak dünkü idman çok farklıydı. Teknik adamından futbolcusuna kadar herkes işin ciddiyetini anlamış görünüyor.

Futbolcular neşeli

Erol Bulut’un yenilgi sonrası yaşadığı ruh halinden sıyrılmış olması ise futbolculara ayrı bir öz güven aşıladı. Bulut, özellikle küskünler üzerinde yoğunlaştı. Bir süredir forma vermediği, ancak Beşiktaş maçında çok şeyler beklediği Ozan Tufan’la uzun bir sohbet gerçekleştirdi. En önemlisi ise futbolcuların yüzlerinin gülmesi, etrafa neşe saçmalarıydı.

Farkına varmışlar

Derbinin kendileri için lige dönüş maçı olduğunun farkına vardıkları her hallerinden belli. Ancak tüm oyuncular iplerin artık Fenerbahçe’nin elinde olmadığının, Beşiktaş karşısında alınacak bir galibiyetin bile belki de yetersiz kalacağı bir dönemin içine girdiklerinin farkındalar. Takım, pazar günkü dev maç öncesi galibiyete inanmış durumda.

Son idmanda gördük ki futbolcular Beşiktaş yenilgisinden önemli dersler çıkarmış. Dünkü antrenmanda hepsinin hırslı bir şekilde çalışmaları bunun kanıtlarından biri. Derbi mağlubiyetinin psikolojik etkilerinin geride kalması önemli. Ancak Erol Bulut’u Denizlispor maçı öncesi zorlayan önemli faktörler var. Takımın lideri konumundaki Gustavo’nun cezalı duruma düşmesi, Samatta, Sangare, Ademi, Lemos ve Harun Tekin’in sakatlıklarının sürmesi, hastalıktan dönen Valencia ve Sinan Gümüş’ün antrenman eksiklikleri can sıkıyor. Geniş kadro, böyle günler için kuruldu.

Galibiyetle travma biter

Erol hoca, dün birçok oyuncusuyla bire bir görüşmeler yaptı, yakından ilgilendi. Yıldızların yokluğunda forma giyecek oyuncuların kendilerini göstermesi adına önlerinde büyük bir şans var. Emre Belözoğlu’na da ayrı bir parantez açmak gerek. Maçın hemen ardından oyunculara kol kanat gerdi. Normalleşme yolunda büyük destek veriyor. Denizli maçında alınacak bir galibiyet, derbi travmasının tamamen atlatılmasını sağlayacaktır.

Fenerbahçe, tecrübeli kadrosu ve yıldızlarıyla karşılaşmaya bir adım önde başlayacak. 1 hafta içerisinde hem lig hem kupada toplamda 9 gol attılar. Bu önemli bir avantaj. Derbide Fenerbahçe’de maçı değiştirecek çok fazla isim var. Kaleden başlarsak, Altay şu an Beşiktaş kalecisi Utku’dan kağıt üzerinde daha iyi ve daha tecrübeli. Bekler Gökhan Gönül ve Caner Erkin, Beşiktaş’ı iyi tanıyorlar. Katkıları önemli olacaktır. Gökhan sakatlıktan yeni çıktı ama çok özverili bir oyuncu. Takımı yönlendirecek olan eski bir Beşiktaşlı olan Jose Sosa. Arjantinli hem attığı goller hem de paslarıyla Sarı-Lacivertliler’deki kilit isimlerden biri. Yine Fenerbahçe’nin sağ ve sol kanadındaki Pelkas ile Perotti’nin, derbide ön plana çıkacak isimler olduğunu düşünüyorum. Geçen hafta ligde de Kanarya’yı sırtladılar.

Hatalardan faydalanacaklar

Forvette sıkıntı var çünkü Samatta’nın yokluğu önemli bir kayıp. Erol Bulut, Cisse’ye çok güveniyor. Bir sürpriz olmazsa onunla başlayacağını düşünüyorum. Ayrıca Kemal Ademi ve Thiam da var. Kağıt üzerinde ev sahibinin kadrosu, Beşiktaş’tan daha iyi. Maç içinde herhangi bir sıkıntı yaşandığında da Erol hocanın opsiyonları, Sergen Yalçın’a göre daha fazla. Fenerbahçe’nin, maça kontrollü başlayacağını düşünüyorum. Direkt rakibin üzerine gideyim gibi bir anlayışı olmayacaktır. Sakin başlayıp, rakibin hatalarından faydalanmaya çalışacak. Topa sahip olup, oyunu Kartal’ın sahasına yıkacak. Beşiktaş’ın savunma hatalarını da göz aldığımızda pozisyon bulacaktır. Ama bunun bir derbi olduğunu ve her türlü sürpriz sonuca açık olduğunu da unutmamak gerek.

Erol Bulut, Milli aralarda geleneksel hale getirdiği hazırlık maçında eldeki oyuncularını görme şansı yakaladı. Süper Lig’in flaş ekibi Karagümrük karşısında genç takviyeli kadro, ilk yarıda direnç gösterdi. Altyapı oyuncusu Serhat Ahmetoğlu ile Mikael Askarov savunmanın sağında ve solunda maçın yükünü sırtlandılar. Özellikle Serhat bir gole imza atarken, Ademi’nin golünün de hazırlayıcısı oldu. İlk kez 11’de şans bulan Kemal Ademi, değişik pozisyonlarda denenmesine rağmen arzulu ve istekliydi, ağları da havalandırdı. Maçın en önemli olayı Harun Tekin’in yüzüne aldığı darbe sonucu elmacık kemiğinin kırılması oldu. Bu sakatlık iki takım oyuncularını da sarstı. İkinci yarıda hem gençlerin oyuna dahil olması hem de bu olayın getirdiği motivasyon kaybı, tecrübeli isimlerden kurulu Karagümrük’ün skorda eşitliği yakalamasını sağladı. Ademi, Cisse ve Mert Hakan’ın performansları, Erol Bulut’u kadro seçiminde fazlasıyla zorlayacak gibi.

Uzun yıllardır yakından takip ettiğim Fenerbahçe’de yakalanan hava, şimdiden herkesi heyecanlandırdı. A takıma yapılan 16 transferin uyumu gerçekten görülmeye değer. Eskiler ve yeniler 40 yıldır bir aradaymış gibi kenetlendi. Bu durum sadece Samandıra’da değil, takım otobüsünde, uçakta, kısaca her yerde gözleniyor. Özellikle kulübün ruhunu, camianın beklentilerini bilen Gökhan Gönül ve Caner Erkin’in dönmesi saha içi ritmin zirve yapmasını sağladı. Büyük bir sorumluluğun altına giren Erol Bulut omuzundaki yükün değerini biliyor. Sezon başında futbolcularına aşıladığı, ‘ben değil, biz varız’ mottosunu çok iyi kullanıyor. Fenerbahçe, Trabzon maçına işte bu havada, büyük bir iştahla hazırlanıyor. Herkes beklentilerin farkında ve var gücüyle çalışıyor. Yakalanan bu olumlu havanın şampiyonluğun habercisi olduğu da şimdiden görülüyor. Ali Koç’un da dediği gibi: Bu sene o sene...

Bir tarafta 15 yeni transferle sezona giren Fenerbahçe, diğer tarafta ise geçen sezon şampiyonluğu elinden kaçıran, sezona fırtına gibi girip, Avrupa dahil 4 resmi maçını galibiyetle kapatan Galatasaray. Erol Bulut'un, Sarı-Lacivertli ekibin başında zorluk derecesi yüksek derbiye ilk kez çıkma heyecanı da cabası... Ancak Bulut, futbolcularını bu maça motive ederken, başta Emre Belözoğlu olmak üzere Volkan Demirel ile Mehmet Aurelio'nun yanı sıra, takıma dönen Gökhan ve Caner gibi isimlerden büyük destek aldı.

Alman disiplini etkisi

Derbide Fenerbahçe'nin en büyük avantajı kadroda rakibi yakından tanıyan tecrübeli futbolcuların ve kazanmaya aç isimlerin çokluğu... Bulut, altyapısını aldığı Alman disiplinini ve 'maç bitmeden teslim olmama' özelliklerini yeni takımına da yansıtırken, yıllardır çare bulunmayan savunmanın göbeğini de faal hale getirdi. Ayrıca orta sahanın önünde hem yaratıcı özellikleri hem de savunma yönü yüksek Gustavo ve Sosa gibi oyuncularına da çok güveniyor.

Zor geçecek

Fenerbahçe'de en büyük sorun forvet hattında. Forvet bolluğunda ilk 11'in gerçek santrforu konusu henüz çözülemedi. Thiam, Frey, Valencia ve Samatta'dan hangisinin 'esas golcü' olduğu belli değil. Kısaca derbilerle şahlanan Fenerbahçe'yi zor bir maç bekliyor.