‘’Haklı rotasyon‘’
Vitor Pereira, rotasyon yapmakta haklı. Braga ile rövanş maçı var. Üstelik kadro geniş. Her oyuncuya şans vererek takım içi rekabeti üst seviyede tutmak lazım. Ancak ilk yarıdaki performans düşündürücü. Fenerbahçe orta sahası Mehmet’siz topallıyor. Rakip eksikken bile ona ihtiyaç nasıl oldu. Çok yönlü oyunu ile Mehmet, Kanarya’nın vazgeçilmezlerinden... Fenerbahçe’nin az gol yemesi ve rakibe pozisyon vermemesinin en önemli sebebi Kjaer. Hamleleri yerinde. Agresif oyunu ile arkadaşlarını ve tribünleri hareketlendiriyor. Doğru pozisyon aldığı için müdahalelerinde gecikme yok. Basit oynadığından pas hatası da az. Alves’e de sadece hava toplarına çıkıp vurmak kalıyor.
Tarzları farklı
Fernandao ve van Persie ayrı birer yıldız. Birliktelikleri faydasız. Van Persie forvet geleneklerine saygılı. Pas alışverişini, topsuz deparları, ön direk ve arka direk paylaşımını, duvar olmayı gereğiyle yerine getiriyor. Fernandao’nun tarzı farklı. Olması gereken yere değil, yüreğinin götürdüğü yere gidiyor. Güçlü fiziği en büyük kozu. Takım oyunu ile ilgili gelişmek zorunda. Büyük takımlarda takım oyununa adapte olmak zorundasınız. Takım size göre pozisyon alamaz. Biraz çabayla Fernandao bu eksiğini de giderebilir. Zira, yeterli iyi niyet ve özveriye fazlasıyla sahip.
Tek ses, Biseswar
Kayserispor’da bir ses var. O da Biseswar. Diğerlerinin çıtı çıkmıyor. Deniz etkisiz. Ömer top aldığında etkili. Ancak boşa çıkmadığı ve topsuz koşu yapmadığı için yeterince topla buluşamıyor. William’a daha fazla destek gerek. Zeki bindirmeye niyetli. Fakat eksik kalmalarından dolayı çok fazla katkı sağlayamadı. Skorun artmamasının tek sebebi ise Ali Ahamada.
‘’Dünyayı kurtaran adam kurtaramaz!‘’
Sosa’nın frikiklerinde barajın önüne bir de istinat duvarı lazım. Barajın dağılmasını ya da kaymasını önlemek için. Gerçi onun da faydası olmayabilir. Top barajı geçtiğinde öyle bir irtifa kaybediyor ki, kaleci topu
gördüğünde yapabilecek bir şeyi kalmıyor. Kerim Frei’ın golüyse bir başka güzel. Top kontrolüyle rakipten sıyrılması ve uzak köşeye plase. Bu golleri dünyayı kurtaran adam bile kurtaramaz. İtanje ne yapsın?
BECK'iN VARLIĞI ŞANS
Futbolda, mucizelerin yanında düz mantık da vardır. Şudur... Defans oyuncusu önce müdafaa yapacak. Fırsat bulursa bindirir ve ofansa yardım eder. Forvet adamının öncelikli işi ofans. Kondisyonu varsa önde pres yapar ya da defansına yardıma gelir. İsmail’in defansif zaaflarını görünce Beck’in varlığına şükrediyorum. Bindirmese de olur. Ofansif eksikliğini ters kademelerle gideriyor. İsmail’in bindirmelerinin gol olmadığı maçlarda Beşiktaş defansının solunda kocaman bir boşluk var. Bu hava boşluğunda Kartalım türbülansa giriyor. Oysa şampiyonluğa uçmak işten bile değil. Takım olarak hücum ve defans yapılamıyorsa herkesin işini yapmasında büyük fayda var.
PAHALIYA PATLAYABİLİRDİ
Tolga’nın çevikliği çok az kalecide var. Kurtardığı penaltı hiç de kolay değil. Direğin dibindeki sert plaseye uzadı adeta. Kontrpiyede kalmasa gol yemeden maçı bitirecekti. Yine de alınan üç puanda
büyük rolü var. İkinci yarıda gol kaçırma yarışına giren Beşiktaş forvetlerinin beceriksizliği pahalıya patlayabilirdi. Rizespor oyunu güzelleştirmekten hiç de geri kalmadı. Maç kazanmaya yetecek kadar pozisyon
yakaladılar. Deniz Kadah gününde olsa maçın gidişatı ve skoru çok farklı olacaktı. Rize’nin gözü Ziraat’in kupasında...
‘’Garanti değil yolu yarıladı‘’
Son maçlarda Fenerbahçe’nin en formda oyuncuları Volkan Şen ve Alper. Bireysel yetenekleri sayesinde çözüm üretmekte ustalar. Ancak uluslararası arenada yetenek ve formda olmak yetmiyor. Topsuz da oynamak ve önde presle rakibi hataya zorlamak zorundasınız. Hele Portekizliler’e oynayacak alan ve zaman bırakırsanız top cambazı olurlar. Fenerbahçe, takım olarak presi önde başlatmadığı ve oyunu rakip alana yıkamadığı için ilk yarıda pozisyon bulmakta zorlandı.
Gol vuruşu harika
İkinci yarıya istekli başlayan Kanarya, özellikle Volkan Şen’i topla buluşturduğunda oldukça etkili. Ancak Van Persie’nin topla buluşamadığı tüm ortalar heba oldu. De Souza ve Ozan’ın bu ataklarda ceza sahasında olması lazım. Öndeki destek eksikliğini öngören Mehmet’in yaptığı dripling ve gol vuruşu harika. Avrupa Ligi’nde Fenerbahçe orta sahasının bitiriciliği devam etti. Mehmet Topal’a kocaman bir alkış. Büyük maçların dev oyuncusu. Oyun kuruluşlarında o var. Orta sahanın defansif yükünü çeken de o. Yetinmiyor golünü de atıyor. Daha ne olsun.
Alternatifi yok
Şener tam bir profesyonel. Gösterdiği performans Gökhan’ı da zorluyor. İkisi de iyi olmak zorunda. Bu rekabet takıma yarıyor. Keza, Caner ile Hasan Ali’nin forma savaşı da takdir edilir. Fenerbahçe’de rekabete açık olmayan tek oyuncu Kjaer. Onu zorlayabilecek bir alternatif mevcut değil. Olması da gerekmiyor. Çünkü Kjaer’in işini yapması için dış etkenlere ihtiyacı yok. O, kendi içinde sorunu çözmüş.
Pereira böyle istedi
Josue ve Ahmed Hassan, Braga’nın etkili oyuncuları. Josue’nin içeriye kat edişlerini engellemek şart. Neler yapabileceğini Bursaspor’da gördük. Kontrol etmekte fayda var. Maç Pereira’nın istediği gibi gelişti. Rakibi tanımanın avantajıyla yaptığı, kazanmaya yönelik hamlelerin zamanlaması çok doğru. İstediği skoru, kaybetmeyeceği zamanda aldı. Portekiz’deki maçın senaryosunu iyi yazacağından şüphe yok. Bu skor turun garantisi değil ama yolun yarısı.
‘’Yola devam‘’
Kredisi olmayan iki takım. Beşiktaş derbide kaybettiği puan avantajının üstüne kupadan da elenince tek kulvara kaldı. Artık her maç final. Eskişehirspor’un da uzun zamandır kaybetmeye tahammülü yok. Sezon başında yeterince kaybettiler. Kazanmak zorunda olan iki takımda şanslar eşit değil. Beşiktaş’ın kadrosu çok daha ağır basıyor. Devre arasında nokta transfer bulmak zordur. Eskişehirspor bu bedeli ağır ödeyebilir.
Quaresma’nın fedakârlığı
Quaresma show devam ediyor. Müthiş ortalarına istekli oyununu da ekleyen Portekizli bir daha gitmemek üzere geri dönmüş. Rakip beki kovalaması onun için büyük fedakârlık. Ofanstan kıstığı gücünü defansta kullanıyor. Bu özverisi adalesinin çekmesine sebep vermiş olabilir. Tedavi aksamasın yoksa Kartal’ın kanatları aksıyor.
Olcay’a acil bir gol ya da asist lazım. Kaçırdığı her pozisyon, vermediği her gol pasında, stresi ikiye katlanıyor. Son zamanlardaki formsuzluğu trübünlere de dert olmuş. Her top kaybedişinde tepkiler çoğalıyor. Pozisyona girmesi güzel. En azından sorumluluktan kaçmıyor. Net bir gol vuruşu sıkıntıyı bitirir.
Beklediğimiz Gomez bu
Şampiyonluk yolunda Beşiktaş’ın her oyuncusuna ihtiyacı var. Yaptığı etkili presle rakibi hataya zorlayan Olcay’ın rakip alanda kaptığı toplar büyük avantaj sağlayabilir. Sadece iyi oynayarak hedefe ulaşılamıyor. Rakibi de oynatmamak galibiyetin gereklerinden. İyi bir Olcay çok iş yapar.
Beklediğimiz Gomez bu. İlk golünde, kafasını kısarak topa vurması, golcülüğünün kanıtı. Başka bir vuruşla Quaresma’nın o muhteşem ortası heba olabilirdi. Son goldeki plasesi de çok şık. Kaleci çaresiz. Bu performans Süper Mario’yu gol kralı, Beşiktaş’ı da şampiyon yapar. Arkadaşları servis yapsın yeter.
‘’Doğru tepkinin faydaları...‘’
İleride çoğalmak için Çinli olmak gerekmiyor. Bekler bindirdiğinde kanatlar içeri girecek. Eğer bekinin önünü açamıyorsan ya da duvar olamıyorsan ivedilikle ceza sahasına gireceksin.
Bunların hiçbirini yapmıyorsan kanat oyuncusu olma. Aç bir kanatçı dükkanı keyfine bak. Başakşehir ilk golünde dört, ikinci golünde beş, son golünde ise yine dört oyuncu rakip ceza sahasının içinde. Kanatlar Visca ve Doka içerde. Forvet arkası Mossoro beyefendi de teşrif etmişler. Mehmet Battal zaten ceza sahasının içinde olmak zorunda.
Vaziyet böyle olunca mutlu son kaçınılmaz. Topun düştüğü yerde yada dönen toplarda ne kadar çok oyuncun varsa topla buluşma olasılığın o kadar yüksek. Cim Bom’un bekleri de bindirmeyi seviyor. Orta yapmayada muktedirler. Ancak Olcan orta yapıyor, ceza sahasında sadece Umut var. Topla buluşamazsa bütün çabalar çöpe. Yasin ilk yarıda bir kez ceza sahasına girmeyi düşündü, golü çizgiden Bekir çıkardı.
Galatasaray’a faydası yok
Galatasaray kanat akınlarında daha çok adamla ceza sahasına girmeli. Podolski veya Yasin ters kanattan gelen ortalar için mutlak arka direkte olmalılar. Sneijder ve hatta orta sahadan birisi de ceza sahasına girmeli. Umut Bulut’u şamar oğlanı yapmanın Galatasaray’a faydası yok. Yasin, Podolski ve Sneijder’ın kaç kere Umut’un yanında olduklarına dikkat etmek şart. Uzaktan şutlarla kaleyi yoklamak yetmiyor.
Fazla medet ummasınlar
Beklenen oldu. Tribünlerin tepkisi artık oyunculara yöneldi. Futbolcu kardeşlerimiz teknik adam değişikliklerinden fazla medet ummasınlar. Ve unutmasınlar. Sıra onlara da gelecek. Yönetime olan tepkiler ise uzun süredir devam etmekte. Taraftar her zaman haklıdır. Futbolun değiştirilemez kuralıdır bu. Unutmamakta fayda var.
Esas olan niyettir
İkinci yarının başındaki taraftar protestosu Sarı-Kırmızılılar’ı ateşledi. Yasin rakip ceza sahasına girmenin faydasını Cim Bom’un ilk golünü atmakla gördü. İkinci golünde de mesafe tanımıyor. Çok adamla hücum eden ve oyunu rakip alana yıkan Galatasaray’la maç ikinci yarıda çok daha keyifli. Esas olan niyettir. Camia’lar kazanamasa da mücadele eden takımını alkışlar. Çünkü onlar herkesten büyüktürler.
‘’Batalla farkı!‘’
Batalla on numaradan daha fazlası. Frikikleri malum. Pozisyona girme becerisinin yanı sıra arkadaşlarına pozisyon hazırlamakta da usta. Oyun kuruluşlarında defansına yardımı, devamlı boşa çıkarak top ayağındaki arkadaşına alternatif olma alışkanlığı da mevcut. Bir de mütevazılığı var ki değme gitsin. Hakemle ya da rakiple gereksiz diyaloglara da girmiyor. Onun gelişiyle takımın havası değişti. Pas yapamayan, tedirgin takım gitti, yerine özgüveni tam, ne yaptığını bilen güçlü bir Bursaspor var. Bursa artık daha yeşil.
Deniz hak ediyor
Deniz Yılmaz istekli oyununun karşılığını alıyor. Gezgin oyunuyla gole çok yakın. İlk golünü atması çok önemli. Bu golün güveniyle daha çok sorumluluk alacak. Batalla ile uyumu büyük avantaj sağlıyor. Aynı kontağı diğer arkadaşlarıyla da kurması lazım. Etkin bir forvet oluşturabilirler. Zaman her sorunu çözer.
Harun milli takıma
Harun’a ayrı bir parantez açmak, hatta parantezi kapatmamak lazım. Uzun zaman yedek kalmasına rağmen formunu koruması ve görev geldiğinde de gereğini yapması alkışı hak ediyor. Yan toplarda iyi. Pozisyon almada becerikli. Topu oyuna sokmakta da başarılı. Daha ne olsun. Basit gol yemedikçe kaleyi bırakması mümkün değil. Milli takıma bile düşünebilir.
Rize’nin derdi Kweuke
Rizespor yorgun. Kadro çok alternatifli değil. Kweuke’nin yokluğu başka bir dert. Tüm olumsuzluklara rağmen iki kulvarda yola devam etmeleri büyük başarı. Hikmet hoca tecrübesiyle saha içi sorunları çözüyor. Yetmez. Rize, takımını bağrına basmalı. Trübün desteğiyle her şey mümkün..
‘’Son düzlük‘’
Beşiktaş’ı çözmüşler. Kimse ‘kendi futbolumu oynayacağım’ demiyor. Biliyorlar ki futbol oynamakta kimse Kartal’la boy ölçüşemez. Oynatmamaya çalışıyorlar. Atiba, Oğuzhan ve Sosa’ya yakın markaj. Gökhan ve Quaresma’ya da nefes aldırma. Top oynamaya ve pas yapmaya soyunmuş Konyaspor bile Beşiktaş karşısında bambaşka. Topa sahip olmak önemsiz. Alanı daralt, Beşiktaş pas yapamasın. Nasılsa zaman Yeşil-Beyazlılar’ın lehine işliyor.
Rakip dirençli
Uzun zamandır oynamadığından Serdar Kurtuluş taç atmayı unutmuş. Doğru pozisyon aldığı, ataklara destek verdiği de söylenemez. Tosic’in bindirmeye niyeti var ama rakip dirençli. Beşiktaş orta sahasının farklı bir şey yapması lazım. Rakip seni oynatmıyorsa tek çare var. Sen de aynısını rakibe yapıp kaptığın toplarla avantaj sağlayacaksın. Atiba dışında rakibi rahatsız eden yok. Oğuzhan ile Sosa top ayaklarındayken varlar. Top rakipteyken paydos. Oyunun hakimiyetini rakibe verdiğinde Beşiktaş sıradan bir ekip. Kartal, orta sahasındaki oyun anlayışını tekrar gözden geçirmeli. Quaresma’nın istekli futbolu ve top kullanma becerisi yetmiyor.
Mevzu topa vurmaksa...
Konyaspor’da mücadele etmeyen oyuncu yoktu. Holmen önde presi nerede başlatacağını çok iyi biliyor. Ali Çamdalı’nın desteğiyle kapılan toplar, Ömer Ali’nin hareketliliği ve Mbamba’nın bireysel yeteneğiyle kontratağa dönüştü. Rangelov sağa sola deplase olarak bu kontraları etkin hale getiriyor. Boşalttığı alanlara giren Meha’ya ise tek şey kalıyor, şut atmak. Mevzu topa vurmaksa Meha’dan iyisi bulunmaz.
Deplasmanda ve dolu tribünlere karşı yemeden iki gol atmak tabii ki çok zor. Kartal ilk maçta kaybettiği turu geri getirme çabasındaydı. Olmadı. Avrupa Ligi’nde gruptan çıkamadık. Ziraat Türkiye Kupası’nda yarı finali başkaları oynayacak. Tek kulvar kaldı. Şampiyonluktan öte yol yok.
‘’Şampiyonluk ortada‘’
Süper Mario bu aralar keyifsiz. Tabii ki kredisi var. Her girdiği pozisyonu gol yapan yok ki dünyada. Ancak gol ortalamasının bu kadar düşmesi garip. Şenol hocamız onunla dertleşmeli. Henüz kaybedilmiş çok şey yok. Derbinin rövanşı verildi ama şampiyonluk hâlâ ortada...
Gençlerbirliği maçında attığı gol, moral olur diye düşündük. Yanılmışız. Süper Mario bu aralar keyifsiz. Yakaladığını atan, atmadığını derin dondurucuda sonraki maça saklayan adam gitti, yerine auta vurup gol savuran, pozisyon hovardası bir adam geldi. Tabii ki kredisi var. Her girdiği pozisyonu gol yapan yok ki dünyada. Ancak gol ortalamasının bu kadar düşmesi garip. Arkadaşlarının form durumu da iç açıcı değil ama pozisyona girmeye devam ettiğine göre diğerlerinin durgunluğu Gomez’i pek etkilemiyor. Sorun son vuruşta... Bitirici noktada... Golcüde...
Golcülerde böyledir...
Bir dinlemekte fayda var. Hani icraatten düşünce çeneye vurur ya... Golcülerde de durum aynen böyledir. Tez vakitte dertler dinlenip sorun giderilmeli. Geçici bir durum da olabilir. Özel problemler ya da mevsim değişikliği gibi. Lakin, “Ne goller atmışım ben” demeye varmadan Şenol hocamız evladı Mario ile dertleşmeli. Henüz kaybedilmiş çok şey yok. Derbinin rövanşı verildi, şampiyonluk hâlâ ortada...
‘Pasaport sormuyorlar!’
Virüs mü var topta. Neden kimse boşa çıkmıyor. Pas açısından kaçıyor. Defansta oyun kurmanın, topla rakip alana katetmenin idmanları yapılmıyor mu? Biliriz futbolcular bu çalışmaları sevmezler. Beşe iki ile çift kaleye bayılırlar ama günümüz futbolunda bu antrenmanlar yapılacak. Driller çizilip, alternatifler sunulacak. Topu kaybetmeden rakip alana geçişin yolları gösterilecek. Sınır yok ki orada. Pasaport sormuyorlar rakip alana geçerken...
‘Gereğini yapma zamanı’
Bu idmanları yapmayan takım, yaptırmayan hoca kaldı mı günümüzde. Önde presin yaygınlaştığı çağımız futbolunda uzun topla rakip alana geçmiyorsan oyun kuruluşunu çalışacaksın. Bu yükü bir oyuncunun
sırtından alıp tüm takıma yayacaksın. Yoksa şampiyonluk hayal olur. Artık şen olma zamanıdır Şenol hocam. Gereğini yapma zamanıdır. Camia, tahammül sınırlarını zorluyor...
‘Önümüzdeki maçlara bakalım’
Sosa’nın halleri de bir garipti. Rakibi bozmakla kafayı bozmuş gibiydi. Oysa beklenti oyun kurması. Kartal’ın ataklarını yönlendirmesi. Pozisyonlar yaratıp, neticelendirmesi... Yapamayacağı şeyler olsa beklenti olmaz. Maçın atmosferine yoralım. Önümüzdeki maçlara bakalım. Olcay’ın durgunluğu, Oğuzhan’ın top almaması, Atiba’dan beklenmeyen pas hataları... Beşiktaş defansı çoğu kez pas verecek adam bulamadı.