Beklentilerin çok aksinde bir maç izledik. Hücum gücü yüksek, savunma zaafları ise bariz iki takımın mücadelesinde gol değil, goller öngörüyorduk aslında. Ancak iki İtalyan hocanın Türkiye’deki kapışmasında İtalyanlar’ın savunma yönü ağır bastı. Gol açısından da pozisyon açısında da kısır bir 90 dakika. Üstelik Adana Demirspor çok erken 10 kişi kaldı. 44’te Belhanda orta sahadaki ikili mücadele esnasında Fatih’in profesyonel tahriğinde kırmızı kartı çok gereksiz bir şekilde yedi. O andan sonra maç daha hareketlenir dedik ama yine pek değişen bir şey olmadı. Lacivert-Mavililer’in hücumda bu kadar etkisiz kaldığı müsabaka azdır.

Top yine Alanya’da

Ligin en fazla topa sahip olan takımı Alanyaspor. Bunu içeride hücum üretkenliğine dönüştürebiliyorlar. Dün de top yine ev sahibindeydi, isabetli şutlar da izledik. Birçok rakamda üstündü Farioli’nin takımı. Ancak Samet ve Semih duvarı gole izin vermedi. Deplasmanda zaten kabus yaşayan bir Alanya var. İçeride de 10 kişi kalan rakibe karşı bu kadar çaresiz kalınıyorsa hücum aksiyonları olarak düşünülmesi gereken şeyler az değildir demek. Hâlâ Faroli’ye hasta olanlar vardır mutlaka fakat ne oyun ne de oyuncu istikrarı var. Alanyaspor onun yurt dışı pazarını düşünerek sabrediyor.

Farioli planı

Bir teknik adamdan bonservis kazanan ilk Türk takımı olmak istiyorlar muhtemelen. Ancak daldaki kuşu beklerken eldeki kuş da kaçacak gibi duruyor. Çünkü ne kadar mütevazı olursa olsunlar. Alanyaspor kulüp organizasyonu bu ligde her sene Avrupa’da olmayı hak ediyor. Adana Demir’e gelince... 10 kişi kalınan deplasmanda 1 puan elbette kötü değil. 3 haftadır yaşanan kayıplar pozitif olsa bugün liderle eşitlemişlerdi puanları. Forvetsiz bu kadar tabii. Devre arasında golcü şart.

Fatih Tekke, kendisini anlatmayı sevmeyen bir hoca. Yakında tanıma fırsatı bulduğum için sadece şu kadarını ifade etsem yeterli bence. Taç organizasyonları dahil olmak üzere oyunun her alanını ve saniyesini planlı oynamak istiyor. Sporcu psikolojisine dair bulabildiği her şeyi okuyor. Bugüne kadar hak ettiği şansı bulamamıştı. İstanbulspor’da büyük fark yaratacağı kesin. 2 idmanla çıktığı Fenerbahçe maçı elbette ölçü değildi. Ancak dün Giresun deplasmanında etkilerini fazlasıyla gördük. Çok da güzel bir hücum setiyle Valon Ethemi golü de geldi. Tekke için her şey istediği gibi giderken 30’da Mehremic’in basitçe gördüğü kırmızı kart tüm planları alt üst etti. Bu kez baskı ev sahibine geçti ve soyunma odasına girmeye ramak kala Alper Uludağ’ın cılız şutunu kaleci Jenssen kötü bir şekilde içeri aldı. Devreden sonra ise kontrol tamamen Çotanaklar’a geçti. 48’de Campuzano, 56’da ise Mejia’nın golleri maçı kopardı. Son bölümde İstanbul farkı 1’e indirse de maç dönmedi.

Tribünler bomboş

İki takımın da kazanmaya çok ihtiyacı vardı. Mücadelenin kaderini kırmızı kart tayin etmese seyir zevki çok daha yüksek bir maç izleyecektik. Yine de 8 maç sonra kazanan Hakan Keleş için adeta hayat öpücüğü oldu bu 3 puan. Bu arada böyle bir güzel stadın, böyle güzel bir havada bu kadar boş kalması Giresun’un yalnızlığının göstergesi. 44 yıl aradan sonra Süper Lig’de ikinci sezonunu geçiren bir takımın çok daha coşkulu tribünler önünde oynaması gerek.

Emre Belözoğlu’nun bir açıklaması vardı, “Her takımla başa baş oynarız” diye. Yener, yenilir. Sonuçtan bağımsız olarak oynadığı her maçta futboluyla bu izlenimi rahatlıkla veriyor Başakşehir. Ve dün gece de bir kez daha gösterdiler ki Konferans Ligi Grupları’na da fazla bu futbol.Hearts kompakt oynamaya çalışan derli toplu bir takım olsa da kalite farkı çok bariz.Daha 4. dakikada sezonun starı Ndayishimiye sahne aldı, perdeyi açtı. Çıktığı son 4 maçta 4. golü bu. Kalitesinin hakkını verircesine oyunu tamamen 3. bölgeye yıkan İstanbul ekibi, Serdar’ın golüyle de daha soyunma odasına girmeden maçı kopardı. Berkay Özcan da son düdüğü çaldı. Emre Belözoğlu büyük iş yapıyor. Büyük takımlar pek dillendirmese de şampiyonluk için yarışacak her takımın en ciddi rakibi Turuncu-Lacivertliler...

Avrupa onu konuşacak

3 ön eleme oynayıp tırnaklarıyla kazıyarak gruplara kalan genç hoca, Fiorentina gibi Avrupa kültürü yüksek bir takımın önünde son 16 biletini aldı.Ülke puanına katkı muazzam. İtalyanca ve İngilizce basın toplantısı yapıyor. Yeni nesil hocalar için adeta bir önder rolü üstlenmiş durumda. Bir gün İnter yedek kulübesinde kesin izleyeceğiz zaten ama en kısa sürede Avrupa’ya adım atmaya en yakın isim olduğunu da bize her defasında gösteriyor. Tebrikler Emre Belözoğlu.

Başakşehir’e karşı bekleyerek oynamak çoğu zaman intihar gibi. Çünkü ne kadar kapatırsanız kapatın fırsatı buluyorlar bir türlü. Hücumdaki çeşitliliği en yüksek iki üç takımdan biri. Oyunu ceza sahasına yıktığında mutlaka kilidi açıyor. Ligin en az gol yiyen takımına karşı en az gol atan ekibinin bu mantalitesi de gole davet adeta. Ndayishmiye’nin çok güzel golüyle öne geçip devreyi üstün kapadı ev sahibi. Soyunma odasına giderken yüzde 71 topa sahip olma, 9 şut ve tek gol vardı Başakşehir adına. Giresun rakip sahada sadece 14 pas yapabilmiş. Yani topu tamamen bırakıp, sadece karşılayarak puan alma şansınız sıfır. Bir kez hızlı geldiler, atamadılar. Hakan Keleş’in kadrosu kısıtlı, kabul ediyoruz. Ancak cesaretin sınırı olmamalı. Galatasaray’ı yendikleri maç hafızalarda. Onun dışında ligde yoklar sanki, öyle bir performans izliyoruz. İkinci yarıya değişiklikle başlayarak risk alma düşüncesi anında pozisyonu getirdi, Bajic’in kaçırdığı bir de gol var.

Mesajı net veriyorlar

Sonrası ise skor üstünlüğünü eline alan Emre Belözoğlu’nun kontrolünde devam eden ve 65’te Keny, 76’da ise Ömer Ali’nin golleriyle biten bir müsabaka. Sonlarda gelen Serginho golü teselliden öte değil. Transfer yasağı, ekonomik problemler ve dar kadronun getirdiği dezavantajla Giresun’un bu lige tutunabilmesi gerçekten hiç kolay görünmüyor. Başakşehir ise zirve yarışında işin sonuna kadar ‘Ben de olacağım’ demeye devam ediyor. Bunu maç önü ve sonu söylemleri değil, sahadaki oyun söylüyor

Ankaragücü için en rahat oynadıkları maç diyebiliriz. Bu sezon ilk kez bir müsabakayı 4 gol atarak kazandılar. Erken gelen Beridze golü, Volkan Demirel’in tüm planlarını daha maçın başında yerle bir etti. Biraz daha bekleyerek baskı altındaki Ankaragücü’nün zaaflarının peşinden gitmek isteyen genç teknik adam geriye düşünce oyuncularını öne çıkarmak zorunda kaldı. Bu da; sabırlı bir oyunla attığı golün değerini bilen ev sahibinin arkada büyük boşluklar bulmasını sağladı. Devreye gidene kadar fark en az 5-6 olabilirdi. Erce çoğu pozisyonda devleşti. Rahat çıkarması gereken ilk golden çok daha zorlarında takımının dağılmasını önledi ama arkadaşlarının ona uymak gibi bir çabası yoktu. Volkan hoca erken hamlelerle oyuna müdahale edip takımını şoklama istedi ama oyuncu grubu gerçekten demoralize bir görüntü içerisindeydi. 61’de gelen Taylan golü ise maçın fişini çekti. 69’da da Ali Sowe farkı getirdi.

İşkence gibiydi

Son 25 dakikalık kısım tamamen ‘bitse de gitsek’ havasında geçerken Hatay adına kazanılan penaltıyı ‘Panenka’ vuruşuyla gol yapan El Kaabi en azından konuk takıma küçük de olsa bir teselli izletti. Son sözü iseDiack söyledi veHatay adına işkence bitti. Ankaragücü başından sonuna hak ettiği bir oyunla, rakibine göre çok daha organize setlerle kazanırken Hatayspor’un işinin kolay olmadığı bir kez daha netleşti. Volkan hocanın onarması gereken çok şey olduğu kesin.

Alanyaspor son haftaların en şanslı takımlarından biri. Çok kötü oynadıkları derbi de kendilerinden çok daha kötü olan Antalya’yı yenerek ayağa kalkmışlardı. Ardından Galatasaray deplasmanı... İlk yarı tarihi fark yemeleri gerekirken 10 kişi kalan rakibe karşı neredeyse 2-0’dan maçı alacaklardı. Dün de Gaziantep FK maçında aynı. Dengeli bir başlangıç, vasata yakın bir Alanya. Ancak futbol şansı dediğimiz şey yine devrede. Sezonun en iyi kalecilerinden Günay, yapılan ortayı elinden kaçırıyor ve Leroy Fer golü atıyor. Gaziantep zaten bekleme müptelası bir takım. Erol Bulut’un oynattığı sıkıcı futbolla çıkmaya mecali yok oyuncuların. İki kere tehlikeli gelebildiler koca ilk devre.

Yine Balkovec!

İkinci yarıda yine senaryo aynı. Konuk takım neyi beklediğini bilmeden beklerken bu kez Alanya daha akıllı hücum setleriyle yokladı kaleyi. Nitekim çok güzel bir paslaşma sonucunda sezon yıldızlarından Balkovec golü attı, farkı 2’ye çıkardı. Golden sonra Antep’in hareketlenerek şuursuzca hücum yaptığını gördük ama sonuca yansıyan bir şey olmadı .

Sezonun flaş takımı Konyaspor taraftarı önünde Gaziantep FK’yı ağırladı. Maç başından sonuna ev sahibinin üstünlüğünde geçti. Çizgiden çıkan toplar, kaçan penaltı ve net fırsatlar... Tüm bunların içinde ise konuk takım adına tek aktör vardı. Günay Güvenç kurtarışlarıyla geceye damga vurdu. Penaltı çıkaran Günay takımını ayakta tuttu, 85’te Arda’nın golü Antep’i zafere taşıdı.

Müsabakanın öne çıkan anları şu şekildeydi:

25. dakikada Konyaspor’un sağ kanattan kullandığı kornerde Adil’in kafayla indirdiği topa arka direkte Soner vurdu, kaleci Günay topu çizgiden çıkardı. Pozisyonun devamında Muhammet kale önünde meşin yuvarlağı filelere yollamak istedi ancak kaleci Günay yine başarılı oldu. 28. dakikada Bytyqi ile verkaç yaparak ceza sahası içi sağ çaprazında topla buluşan Muhammet’in dar açıdan yaptığı vuruşta kaleci Günay topu çelmeyi başardı. Günay’dan seken top üst direğe çarparak auta çıktı.

Guilherme yıkıldı

34. dakikada ceza sahası içi sağ çaprazında topla buluşmak isteyen Michalak, rakibi Sagal’ın müdahalesiyle yerde kaldı ve hakem Çağdaş Altay penaltı noktasını gösterdi. 38.dakikada penaltı atışında topun başına geçen Guilherme’nin şutunu kaleci Günay soluna uzanarak çıkardı. İkinci devre iki hocanın da skoru değiştirmek adına hamleleri vardı, ancak sonucu bulan konuk takımdı. 85’te Arda attı, Antep kazandı.

Maçın ilk yarıdaki istatistikleri Antalyaspor’un ne kadar felaket bir süreç yaşadığını gösteriyor. Kazanmak zorunda olduğu müsabakanın ilk 20 dakikasındaNuri Şahin’in takımın en çok topla buluşan ismi kaleci Alperen 14 kezle... Buna karşılık devre sonunda yüzde 71’lik top oynama üstünlüğü Alanyaspor’da. Yani topu kazanmaya dahi arzusu olmayan bir Antalya vardı sahada. Wright ve Ghacha bu anlamda biraz arkadaşlarından ayrılsa da onların da çabaları nafile. Ahmed Hassan’ın soyunma odasına giderken attığı gol ev sahibinin üstün oyununun tabeladaki karşılığı oldu.Nuri Şahin çaresizce ne yapacağını düşünürken ikinci yarıya da golle başlayan yine Farioli’nin takımıydı. Lusamba skoru 2-0 yaptı. Wright’ın istekli oyununun 57’de farkı 1’e indirip süslemesi dahi uyandırmadı Antalyaspor’u.

Uyku koçu yanlış anlaşılmış!

Sezon başındaki uyku koçu yanlış anlaşılmış belli ki. Oyuncular saha dışında uyumak yerine yeşil zemin üzerinde tercih ediyor adeta gözlerini kapamayı. Nitekim kulübe hamlelerinden de sonuç alan taraf yine Alanya oldu. Akdeniz derbisinde sonucu Doumbia belirledi. Son anlarda gelen Wright golü sadece teselli. Nuri Şahin 6 maçtır kazanamıyor, 5’ini kaybetti. Bu artık kredisinin tükendiği anlamına geliyor.